'Altıncı bayramda da tecritte siyasi esir'

'Altıncı bayramda da tecritte siyasi esir'

CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, bu bayramı da 'siyasi bir esir' olarak Maltepe Cezaevi’nde geçiriyor. Dokunulmazlık kazanmasına rağmen 15 aydır tutsak edilen Berberoğlu'nun tutukluluğuna eşi Oya Berberoğlu sitem etti: 'Hep hak hukuk adalet dedik güvendik. Ama benim artık güvenim erezyona uğradı.'

Maltepe Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, dört dini iki resmi bayramını cezaevinde geçirdi. Berberoğlu'nun tutukluluğunu 'tecritte siyasi esir' olarak nitelendiren Oya Berberoğlu, adalet duygusunu kaybettiğini dile getirdi. Eşinin bu bayramını da cezaevinde geçirmesine sitem eden Berberoğlu, 'Hukukta aslolan tutuksuz yargılamadır, o dahi uygulanmadı. Tekrar milletvekili seçilmesine rağmen anayasal dokunulmazlığı Yargıtay 16. Daire kararında hiçe sayıldı. Koğuşta tek başına, tecritte, siyasi esir olarak on beşinci aya girildi... Hep hak hukuk adalet dedik güvendik. Ama benim artık güvenim erezyona uğradı. Maalesef siyasi rüzgara göre değişen bir yapı. Böyle adalet hukuk sistemi olmaz. Ne  hukukun üstünlüğü ne kuvvetler ayrılığı kaldı, hepsi yerle yeksan! Anayasa ayaklar altında çok üzülüyorum. Bu hapiste altıncı bayramı Enis'in. Dört dini iki resmi bayramımız geçti.' diye konuştu.

Oya Berberoğlu bugün (Pazartesi günü) öğle saatine kadar adaletin tecelli etmesini beklediğini, maalesef yanıldığını, hukuksuzluğun kendi özellerinde iki buçuk yıldır sürdüğünü belirterek şu açıklamayı yaptı:

'Adalete iyi bayramlar, tatiller dilerim. Kaza çokça oluyor da ne demokrasi ne adalet treninden ölürüm de inmem'

'Her zaman sadece kürsü dokunulmazlığını savunan gazetecileriz. İlkemiz belli.

Enis'in hiç bir suçu yok. Bir eski haberi verdiği 'kanısı, iddiası' ile delil olmaksızın müebbet hapse çarptırıldı. İstinaf mahkemesinde yirmi beş yıllık ceza beş yıl on aya indirildi. Hukukta aslolan tutuksuz yargılamadır, o dahi uygulanmadı. Tekrar milletvekili seçilmesine rağmen anayasal dokunulmazlığı Yargıtay 16. Ceza Dairesi kararıyla hiçe sayıldı. Koğuşta tek başına, tecritte, siyasi esir olarak on beşinci aya girildi...

Hep hak hukuk adalet dedik güvendik. Ama benim artık güvenim erezyona uğradı. Maalesef siyasi rüzgara göre değişen bir yapı mevcut. Böyle adalet, hukuk sistemi olmaz. Ne  hukukun üstünlüğü ne kuvvetler ayrılığı kaldı, hepsi yerle yeksan! Evrensel hukukun, Anayasa’nın hükümleri ayaklar altında. Ülkem adına, bir vatandaş olarak çok üzülüyorum.

Bu hapiste altıncı bayramı Enis'in.

Dört dini iki resmi bayramımız geçti. Umarım önümüzdeki Zafer veya Cumhuriyet Bayramı'ndan önce anayasal hakları teslim edilir.

Son tahlilde, süreçte ne olursa olsun, ben önce kızım, gençler ve ülkemin bekası için adalet treninden de demokrasi treninden de ölürüm de inmem, gidebileceğim kadar giderim.

Ülkemin hukuk ayıplarından kurtulması için vatansever bir yurttaş olarak elimden geleni yapmaya devam edeceğim...'

.