İktidarın, baro seçimleri ve Avukatlık Kanunu'nda yapmak istediği değişikliklere tepki göstermek amacıyla 80 baro başkanı tarafından Ankara’ya başlatılan yürüyüş devam ediyor.

VATANDAŞA ÇAĞRI

İstanbul Barosu SEM eğitmeni avukat M. Ufuk Tekin, vatandaşın hakiminin veya savcısının olmadığının, avukatının olduğunun altını çizerek, halkı yaptıkları ''Savunma Yürüyüşü'ne karşı duyarlı olmaya ve destek vermeye çağırdı.

Av. Tekin konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ''Ey vatandaş, onlarca baro başkanı Ankara’ya yürüyor. Kafanı surviordan, toptan, diziden kaldır da bak “ne oluyor” diye. Kendileri için hiç değil, azca avukatlar İçin çokça senin için yürüyorlar. Unutma, vatandaşın savcısı olmaz, vatandaşın hâkimi olmaz, vatandaşın avukatı olur!'' dedi.

Tekin'in paylaşımı kısa sürede birçok meslektaşı ve vatandaş tarafından etkileşim aldı.

''BU BİR FETÖ PROJESİDİR, VAZGEÇİN''

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, Yurt Gazetesi'ne konuştu. Yücel konu ile ilgili Yurt'tan Mustafa Ülkü Caner'e yaptığı açıklamada, ''Bugün yargının tek bağımsız ve sivil ayağı olan Barolar üzerinde bir baskı kurulmaya, parçalanarak güçsüzleştirilmeye, sessizleştirilmeye çalışılıyor. Bu projeden vazgeçilmesini, bunun bir FETÖ projesi olduğunu, geçmişten beri meslek örgütleri üzerinde bu tür oyunların oynandığını da defalarca anlattık, ikaz ettik, ''vazgeçin'' dedik. Görüşme yollarını da denedik. Ama anlaşılan o ki görüşme sonuç vermiyor. Bu durumda bir eylemlilik kararı aldık. Türkiye'nin dört bir tarafından Barolar'ımız bugün aynı saat itibarıyla Ankara'ya doğru yola çıkmış durumda. Ankara'da hedefimiz, karar verecek olan ya da bu yasa değişikliklerini görüşecek olan Meclis'i protesto etmek için Meclis'in önüne gitmeyi düşünüyoruz. Başkanlarla birlikte ortak bir karar alıp, ortak bir eylemlilik sürecini gerçekleştireceğiz.

Bize ‘siyaset yapıyorsunuz’ diyorlar. Yanılıyorlar! Biz Kaz Dağları'nı, Salda Gölü'nü, Hasankeyf’i korumak için konuşuyoruz. Buna 'siyaset' diyorsanız, siyaset yapmaya devam edeceğiz. Biz istismara uğrayan çocukları korumak için, şiddete uğrayan kadınların yanında yer alıp onlar adına adaleti istemek için, hak ihlallerine karşı bütün yurttaşların yanında olmak için, dün mültecilerin bugün Roman yurttaşlarımızın haklarını koruyabilmek için, bütün yurttaşlarımızın sesi olabilmek için mücadele ediyoruz. Yaptığınız her yanlışı teşhir etmeye, buna karşı çıkmaya, bununla mücadele etmeye devam edeceğiz. Eğer buna 'siyaset' diyorsanız barolar siyaset yapmaya devam edecek.'' dedi.