Bahçeli: Soytarıları kaşıntı tuttu

Bahçeli: Soytarıları kaşıntı tuttu

İçişleri Bakanlığı'nın 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarına kısıtlama getirmesine muhalefetin tepkileri devam ederken; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yazılı bir açıklama yaparak, “Boyalı medyanın, köksüz bazı siyasetçilerin ‘Malazgirt’i kutladılar, 30 Ağustos’u yasakladılar’ iftiraları yalnızca ecdada hakaret değil, kesif olarak vatana ve millete ihanettir. Nankör ve namert koalisyonu zillete bulanmıştır” dedi.


İçişleri Bakanlığı'nın 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarına kısıtlama getirmesine muhalefetin tepkileri devam ederken; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yazılı bir açıklama yaparak, “Boyalı medyanın, köksüz bazı siyasetçilerin ‘Malazgirt’i kutladılar, 30 Ağustos’u yasakladılar’ iftiraları yalnızca ecdada hakaret değil, kesif olarak vatana ve millete ihanettir. Nankör ve namert koalisyonu zillete bulanmıştır” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Bahçeli, İçişleri Bakanlığı’nın 30 Ağustos genelgesinden Doğu Akdeniz gerilimine kadar değerlendirme yaptı.

“Soytarıları kaşıntı tuttu”

Türkiye’nin bir taraftan COVİD-19 salgını bir taraftan doğal afetler ile mücadele ettiğini belirten Bahçeli, “Tarihi kahramanlıklarla dolu Türk milleti için Ağustos ayı gecenin sisini dağıtan zafer meşalesi, geleceğin koordinatlarını çizen muvaffakiyet medarıdır. Zaferlerimizin yoğrulduğu bu ay içinde 98 yıl evvelki kuyruk yaraları tekrar kanayan müflis müstemlekeciler bir kez daha karşımıza çıkmaya yanılarak cüret etmişlerdir. Ağustos ayının ne anlama geldiğini, korkak dedelerinin hangi pespayeliklere mahkûm olduğunu en iyi bilen soytarıları bugünlerde tehlikeli bir kaşıntı tutmuştur” dedi.

“‘Yasakladılar’ iftiraları millete ihanettir”

İçişleri Bakanlığı’nın 30 Ağustos’un geniş katılımlı kutlamalarını yasaklayan genelgesini işaret eden Bahçeli, “Boyalı medyanın, köksüz bazı siyasetçilerin ‘Malazgirt’i kutladılar, 30 Ağustos’u yasakladılar’ iftiraları yalnızca ecdada hakaret değil, kesif olarak vatana ve millete ihanettir. Nankör ve namert koalisyonu zillete bulanmıştır” diyerek Millet İttifakı’nı suçladı.

“Aynı çanaktan beslenen kokuşmuşlar”

İstanbul Barosu binasına ölüm orucunda yaşamını yitiren Ebru Timtik’in fotoğrafının asılmasına da tepki gösteren Bahçeli, “İstanbul Barosu’nun önüne şehit savcımız Selim Kiraz’ın dökülen kanında parmak izi bulunan işbirlikçi teröristin paçavradan müteşekkil posterini asanlarla, tarihte husumet kazısı yapan odaklar aynı çanaktan beslenen kokuşmuşlardır. Tarih cahillerinin Türk milletinin zaferleri arasında nifak fidanlığı dikme amaçları, istismar ve inkar üslubuyla şerefli mazimizi, vatan kuran, vatan kurtaran elleri öpülesi aziz büyüklerimizi birbirinden ayırma ve koparma alçaklıkları ancak beşinci kol faaliyeti olarak değerlendirilecektir” ifadelerini kullandı.

“Yunanistan ve zalim destekçilerinin sonu kötü”

Bahçeli, Yunanistan'a da sert çıktı ve şu ifadelere de yer verdi:

“Yunanistan 1821 yılından beri Türk milletini rahatsız eden habis bir urdur. Bu ur mümkünse tedavi edilecek değilse bedeli ne olursa olsun koparılıp atılacaktır. Yunan zihniyetinin Türk ve İslam düşmanlığı ileri bir noktadadır. 30 Ağustos Zaferi’mizin 98’inci yıldönümünde Akdeniz ve Ege korsan dayatmaların, küstah provokasyonların, husumet gösterilerinin ana sahası olmuştur. İki ayrı blok ve siperde toplanan hak ile batıl, kahraman ile korkak, Türk milletiyle diğerleridir. Peşpeşe yapılan askeri tatbikatlar, Navtex ilanları, havada ve denizde vahim dalaşmalar sıcak çatışma riskini günbegün tırmandırmaktadır. Anlaşılan odur ki, Yunanistan’ın denize dökülme istek ve iştahı yeniden kabarmıştır. Türk milletinin sinir uçlarına basmanın şiddetli sonuçları olacağını görmeyen, göremeyen, görse bile önemsemeyen Yunanistan ve zalim destekçileri sonu çok kötü olacak bir tahrik kampanyasının orta yerindedir. Akdeniz ve Ege’de derinleşen ve mayına çarpması an meselesi olan cepheleşmenin süratle yumuşaması, çatışmasızlığın hakim olması, gerginliğin azalması, son tahlilde krizin yatışması elbette samimi beklentimizdir. Bu kapsamda Yunanistan’ın uluslararası hukuka muvafık ve müzahir hareketi kaçınılmaz bir mecburiyettir."

"Yunanistan sorunları içinden çıkılamaz hale geldi"

Yunanistan 98 yıl önce denize döküldüğü yerden tekrar vatan topraklarımıza çıkmanın ve tutunmanın hedefindedir. Karşımızda yeni bir işgal projesi bulunmaktadır. Bu durum sonu ve sonucu ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti adına var oluş yok oluş meselesidir. Yunanistan ile aramızdaki sorunlar hafiflemek bir yana giderek içinden çıkılamaz hale gelmiştir. ABD ile Almanya’nın Türkiye ile Yunanistan arasında arabuluculuk yapması mutabakat kapılarını şu ana kadar aralayamamıştır. Üstelik Almanya Şansölyesi Merkel’in tüm AB ülkelerini Yunanistan’ın yanında yer almaya daveti esasen bir Haçlı çağrısıdır. Dolduruşa gelen Yunanistan Navtex ilan ettiğimiz alanları en son altı savaş uçağıyla ihlal etmeye niyetlenmiş, Kıbrıs’ın güneybatısında bu hevesi kursağında kalmıştır. Ateşle oynayan Yunanistan, kışkırtan Fransa, kazanana oynamak üzere kurulan kumar masasına oturanlar ise tanıdık ve bildik ülkelerdir. Türkiye haklıdır, ne hakkından ne de hukukundan vazgeçmeyecektir. Yunanistan’ın 12 deniz mili dayatması bir savaş sebebidir. Yükselen tansiyonun kanamaya ve dehşet verici bir kapışmaya yol açıp açmayacağını tayin edecek husus Yunanistan’ın bundan sonraki tavır ve tutumudur. Milletimizin acil beklentisi Ege’de hakim olan statükonun sorgulanması; adil, eşit ve hakkaniyetli şekilde dengelenip değiştirilmesidir.”

30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlayan Bahçeli, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını andı.