Belediyeleri elinden alınan HDP'den ilk çağrı

Belediyeleri elinden alınan HDP'den ilk çağrı

Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediyelerinin gasp edilmesine ilişkin açıklama yapan HDP MYK, "Türkiye'nin her bir köşesinde 31 Mart ve 23 Haziran'da oy kullanmış, AKP-MHP ittifakının kaybetmesi ve demokrasinin kazanması için çalışmış olan herkese çağrımızdır. Bu sadece HDP'nin ve Kürt halkının sorunu değildir; tüm Türkiye halklarının, tüm demokrasi güçlerinin ortak sorunudur. Susmayın, susmak onaylamaktır" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu, Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanlarının İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak yerlerine kayyum atanmasına ilişkin açıklama yayınladı. "Susmayacağız, durmayacağız" başlıklı açıklamada, "Diyarbakır'da yüzde 63, Mardin'de yüzde 56 ve Van'da yüzde 53 oyla seçilmiş olan Belediye Eşbaşkanlarımız İçişleri Bakanlığı'nın yalanlara ve hukuksuz gerekçelere dayalı bir emri ile görevden alınmıştır. Belediye Meclis üyelerimize ve belediyelerimizde çalışanlara yönelik ağır bir gözaltı operasyonu halen sürmektedir" denildi.

BU AÇIK BİR SİYASİ DARBEDİR
Bunun yeni ve açık bir siyasi darbe olduğu vurgulanan açıklamada, "Bu aynı zamanda Kürt halkının siyasi iradesine dönük açık ve düşmanca bir tutumdur. İçişleri Bakanlığı hak ve özgürlüklerin gasp edilmesinin, provokasyonların, demokrasinin zerresini bile bırakmayan karar ve uygulamaların tetikçisidir ve bir darbe odağıdır" diye kaydedildi.

Kayyumlar döneminde bu 3 büyükşehir başta olmak üzere bütün belediyelerin kaynaklarının tüketilerek, bir enkazın geride bırakıldığına dikkat çekilen açıklamada, "İçişleri Bakanlığı ve iktidar, Sayıştay raporlarında da görüldüğü gibi, kayyumlar aracılığıyla yolsuzlukların ve hırsızlıkların odağı olmuştur. Bu iktidar ve İçişleri Bakanlığı geçmiş kayyum döneminde yapılmış olan yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin ortaya çıkarılmasını, halkın kaynaklarını çalıp çırpan kayyumların rezilliklerinin ortaya saçılmasını hazmedememiştir. Yerelde de asker ve sivil bürokrasi bu yolsuzluk düzeninden beslendiği için kayyumlar döneminin destekçisi olmuştur" diye belirtildi.

BU İKTİDARIN ZERRE KADAR MEŞRUİYETİ YOK
Bu iktidarın zerre kadar demokratik meşruiyetinin aklmadığını ifade eden HDP, "Halkın iradesini gasp etmek, seçim sonucunda sandıkta kazanamadıklarını devlet şiddeti, zoru ve hilesi ile gasp etmek bu iktidarın, AKP-MHP ittifakının bir olağanı olmuştur" dedi.

Bu uygulamaları halkın asla kabullenmeyeğini belirten HDP, "Daha önceden olduğu gibi iradesine, seçilmişlerine, partisine sahip çıkacaktır. Halkın iradesini gasp eden, sandık iradesini ve seçimleri tanımayan bir iktidar karşısında tüm demokrasi güçlerini, vicdan sahibi tüm yurttaşlarımızı, Meclis içindeki ve dışındaki tüm muhalefet partilerini, sivil toplum kuruluşlarını, sendika ve meslek birliklerini, demokratik dernekleri dayanışmaya çağırıyoruz" diye kaydetti.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Bu iktidara karşı bütün meşru ve demokratik mücadele yollarını kullanmak hem anayasal hem de evrensel hukuktan kaynaklanan tartışılmaz bir haktır. Demokrasiyi ancak demokrasi güçlerinin ortak ve kararlı mücadelesi ile kazanabiliriz.

Türkiye'nin her bir köşesinde 31 Mart ve 23 Haziran'da oy kullanmış, AKP-MHP ittifakının kaybetmesi ve demokrasinin kazanması için çalışmış olan herkese çağrımızdır. Bu sadece HDP'nin ve Kürt halkının sorunu değildir; tüm Türkiye halklarının, tüm demokrasi güçlerinin ortak sorunudur. Susmayın, susmak onaylamaktır."