'Böyle bir çalışmayı daha önce görmediniz'

'Böyle bir çalışmayı daha önce görmediniz'

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Yargı Reformu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Feyzioğlu, "Bu, bir siyasi parti çalışması değil. Bu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ortak aklı bulduğu bir çalışmadır" dedi.

Çeşitli temaslarda bulunmak için  Siirt'e gelen Feyzioğlu, Yargı Reformu ile ilgili hazırlıkların tümünde başından sonuna kadar yer aldıklarını belirtti. Feyzioğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün FETÖ ile büyük özveri içinde mücadele ettiğini ifade ederek, "Ortak aklı bulalım diyen ve bulmak için canla başla çalışan Bakanımız ve Adalet Bakanlığı var. Bir taraftan FETÖ ile mücadelede Adalet Bakanı üzerine düşeni yaptı, diğer taraftan da Türkiye'yi bir daha FETÖ gibi bir bela teslim almaya kalkışmasın diye çoğulcu, katılımcı anlayışla yargı reformu ile buluşturmak istedi." dedi.

'İDEOLOJİK BAKANLAR SAHİPLENMEYEBİLİR'
Metin Feyzioğlu, açıklamasında "Bazı sürekli umutsuzlar ya da her çözüme bir sorun üretenler, 'Biz çok reform gördük, çok şey gördük. Hayata geçmedi, o olmadı, bu olmadı' diyor. İddia ediyorum, böyle bir çalışmayı, birlikte çalışmayı daha önce görmediniz" diyerek sözlerine şöyle devam etti:

"Çözümsüzlükten beslenenler sahiplenmeyebilir. Yani Türkiye'nin sorunlarından beslenenler, 'Türkiye hep sorunlar içinde olsun ve hiç çözmesin ki biz bunları suistimal edelim.' diyen ve dünyaya ideolojik bakanlar sahiplenmeyebilir. Bu, bir siyasi parti çalışması değil. Bu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ortak aklı bulduğu bir çalışmadır. İstediğimiz bu değil miydi zaten? İstediğimiz buydu."

'YARGITAY DENETİMİ GETİRİYORUZ'
İlk paketin ekim ayında yasalaşacağına söyleyen Feyzioğlu, konuşmasında "Ekimde çıktığında önemli sorunları çözülmeye başladığını göreceksiniz. Mesela neyi çözecek? Mesela bugün istinaf mahkemelerinde kesinleşen ama 'Keşke Yargıtay da inceleseydi.' denilen hassas konular var. Bu hassas konuların çoğunluğu düşünce özgürlüğüyle ilgili" ifadelerine yer verdi. "Türkiye'de düşünce özgürlüğü yok.' diye bir cümle kuruluyor." diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Düşünceyi ifade özgürlüğünde çeşitli sıkıntılar, uygulamadan kaynaklı yanlışlıklar olduğunu ben de söylüyorum. Kim düzeltecek bunu? Elin Alman'ı, Fransız'ı, İngiliz'i mi düzeltecek? Biz mi düzelteceğiz? Biz düzelteceğimize göre neyi getiriyoruz burada, Yargıtay denetimini getiriyoruz. Yani Türkiye'nin en üst mahkemesinin 'Düşünce özgürlüğü müdür yoksa örneğin terör propagandası mıdır? Düşünce özgürlüğü müdür yoksa hakaret suçu mudur? Yargıtayın yerleşik çok güzel içtihatları var. Bunları hayata geçirecek, bunları hakimlere, 'böyle uygulayın.' dedirtecek bir sistem getiriyoruz."