İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

Yabancı kelime kullanma hastalığı var. Tabi diyeceksiniz ki “sayın cumhurbaşkanım siz ne işe yarıyorsunuz?” Öyle bir berbat alışkanlık ki, ne dersen de...

Sigara kampanyamız gibi... En yakın arkadaşlarımız dahi konuşuyoruz, konuşuyoruz. ‘Söz’ diyor, bir ay sonra bakıyorsun yine affedersiniz leş gibi sigara kokuyor.

Bu da böyle bir alışkanlık. Gençler aranızda inşallah sigara içen yoktur. Gençler ben sizi çok seviyorum. Okulların önünde ellerinde sigara gördüğümde kahroluyorum.

Tabelalarda, yazışmalarda ve konuşmalarda şahit olduğumuz yabancı kelime kullanma hastalığı artık tahammül sınırını aşan bir boyuta ulaştı.

İnternet kafe. Kafe. Ya bizim kıraathanemize ne oldu? Kıraathane kumar oynama yeri değildir. Okuma evidir, okuma yeridir.

Oralarda hem kitaplarımızı okuyalım, hem çayımızı kahvemizi içelim. Ama şimdi evler bile adeta kafe house oldu. Böyle şey olur mu? Ancak bu konuda arzu ettiğim hassasiyeti göremediğimi de belirtmek durumundayım. Bu meselenin de üstesinden geleceğiz. Ben size inanıyorum.

Afrin harekatının talimatını verdik. Tabi teröristlerin hesabı farklıydı. Ama bilmiyor ki hesapların üstünde bir hesap var, o da Allah'ın hesabıdır. Ve ne oldu? Tüm kuzeydeki o terör koridorunu rabbimin lütfuyla temizlemeye başladık. Salona girerken sordum. Şu anda etkisiz hale getirilen terörist sayısı ne oldu? 3525. Artık her şey an meselesi. Bu iş bitiyor bitecek. Az kaldı.

Avrupa Parlamentosu’nda Afrin ile alakalı olarak bizim oradaki harekatı istenecekmiş, isteniyormuş vesaire. Genişlemeden sorumlu bayan var bir tane, böyle bir arzuda bulunmuş. Boşuna heveslenmeyin, işimiz bitmedikçe oradan çıkmayacağız. Bunu bilesiniz. Türkiye bir şamar oğlanı değildir. Dolayısıyla orada işimiz bitecek, 3,5 milyon Suriyeli kardeşim benim ülkemde şu anda misafir ediliyor. Ey AP, sen burada benden hangi yükü aldın da benden bunu istiyorsun? Türkiye’ye, AP’nin söyleyebileceği hiçbir söz yoktur. Bu sözler de bizim bir kulağımızdan girer ötekinden çıkar.

Zira biz geleceğine güvenle bakan bir Türkiye’yiz. Dün Balkan savaşlarında, Çanakkale’de Kutülamare’de ortaya çıkan ruh bize Kurtuluş savaşını kazanma imkanı vermişti. Pazar günü Çanakkale’deyiz. Çanakkale’de sadece zafer türküleri söylemeyeceğiz, köprünün temel atma törenini yapacağız.

Birisi de çıktı paralel devlet diye başladı. Ondan sonra da 99'da kaçtı gitti Pensilvanya'ya. Niye kaçtın gittin, kursaydın da devleti. Şimdi arkasını bir yerlere dayamış, oralardan aldığı güçle, Avrupa’nın değişik yerlerine yerleşmişler, oradan Türkiye'ye dünyanın değişik yerlerine mesaj veriyor.

Dedik ya inlerine gireceğiz. PKK'nın YPG'nin hepsinin inlerine girdik gidiyoruz.

Bugün buraya gelirken Hakkari'de 10 tane teröristi etkisiz hale getirdik. Sadece Afrin'de değiliz. Gabar'da Cudi'de buralarda da mücadelemiz devam ediyor. Çıkmış AP de karar alıyor. Sen ne yapıyorsun ya? Dürüst olun dürüst.

Birilerinin küçümseyen iğneleyen tavrını asla doğru bulmuyoruz. Gençlerimize diyorlar yok şöyledir, yok böyledir. Pırlanta gibi gençlerimiz var. Tam tersine ben şahsen gençlerimize daha önce hiç olmadığı kadar çok güveniyorum.