Erdoğan: Bağdadi'nin yakın çevresinden 13 kişi elimizde

Erdoğan: Bağdadi'nin yakın çevresinden 13 kişi elimizde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan ziyaretinde "Bağdadi'nin ablasını, eşi ile yakaladık, şu anda bizde. En son 13 tane en yakın çevresini da yakaladık, onlar da şu anda elimizde" dedi.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Macaristan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin dördüncü toplantısına katılmak üzere resmi ziyarette bulunduğu Macaristan'da Viktor Orban ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, burada yaptığı açıklamada “Bugün Mazlum Kobani denilen adamın Bağdadi’den bir farkı yok. Ve yüzlerce insanın kanına giren bir örgütün oda başındadır. Burada benim görüştüğüm terörist iyi, görüşmediğim kötü diyemeyiz” dedi.
Toplantıda açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek dar çerçevede, gerek heyetler arası yapılan görüşmeler ve 10 maddelik bir anlaşmayla görüşmelerin her iki ülke arasında hayırlara vesile olmasını temenni ettiğini belirterek, “Budapeşte’ye varışımızın ardından verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Sayın Başbakan ile de ifade ettiğim görüşmeleri yaptık. Gerek bakan arkadaşlarımızın birbirleriyle yaptıkları görüşmeler, gerekse bizim Sayın Başbakan ve Dışişleri Bakanlarımızla yaptığımız görüşmelerin gelecek için çok ciddi neticeler vereceğine inanıyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de 4 milyon mültecinin bulunduğunu ifade ettiği konuşmasında “Bunun 3 milyon 650 bini Arap ve Ezidi, 350 bini de Kürttür. Ve bunların ciddi bir sayıda, özellikle Avrupa’ya göç etmesi mümkün. Fakat biz bugüne kadar aramızdaki dayanışmanın gereği olarak hep bu süreci sabırla atlattık. Şuanda yine bir güvenli bölge ihdası için çalışmalarımızı yapıyoruz. Güvenli bölge ile de atmak istediğimiz adım bizdeki bu mültecilerin kendi evlerine, topraklarına dönmesini sağlamaya yöneliktir. Geçenlerde BM Genel Sekreteri İstanbul’daydı, görüşme yaptık. Ve bu görüşmede bir uluslararası dönorler toplantısı yapmak suretiyle güvenli bölge konusunda adım atalım, dedik. Ve kendileri de kendisine verdiğim evraklar, projelerden hareketle bunun üzerine çalışma sözünü verdi. Bundan sonraki süreci Dışişleri Bakanım yakından takip edecektir. Az önce Sayın Başbakanın ifade ettiği gibi bizler NATO’da beraberiz. Bizler aynı zamanda stratejik ortağız. Stratejik ortakların terör örgütleriyle beraber olması mümkün mü? Ama maalesef bazı stratejik ortakların terör liderleriyle yapmış oldukları ne yazık ki görüşmeler, onlarla birlikte yapmış oldukları dayanışmalar var. Bunlar bizi ciddi manada üzmüştür. Çünkü uluslararası teröre karşı mücadele vereceksek, o zaman uluslararası terörle mücadelede NATO üyelerinin böyle bir görüşmeyi yapması affedilebilir değildir” dedi.
Recep Tayyip Erdoğan, “DEAŞ’a karşı şuanda dünyada Türkiye’den çok daha güçlü bir tavır koyan ikinci bir ülke yoktur” diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü; “DEAŞ ile mücadelede şuana kadar aldığımız neticeler her şeyiyle ortadadır. Biz sadece El Bab’ta 3 bine aşkın DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdik. Cezaevlerimizde 1150’yi aşkın DEAŞ’lı var. En son Bağdadi’nin ablasını Azez’de eşiyle beraber yakaladık. Şimdi en son 13 tane en yakın çevresini yakaladık ve onlar da şuanda elimizde. Asla buradan taviz vermeyiz. Eğer bu mücadeleyi vereceksek kararlı vereceğiz, çünkü burada insanlığın huzuru yatmaktadır, menfaati yatmaktadır.”
Erdoğan “Bugün Mazlum Kobani denilen adamın Bağdadi’den bir farkı yok. Ve yüzlerce insanın kanına giren bir örgütün oda başındadır. Burada benim görüştüğüm terörist iyi, görüşmediğim kötü diyemeyiz. Kendini öldüren bir terörist, aynı şekilde Sayın Obama döneminde de Usame Bin Ladin bu şekilde öldürülmüştü. Demek ki sadece bu tür terör örgütlerinin başlarında olanları öldürmekle terör bitmiyor. Ortak dayanışmamız çok çok önemli. Hele hele stratejik ortak olarak da biz bu ortaklığımızın gereğini yerine getirmemiz lazım.”ABD ziyaretine ilişkin de konuşan Erdoğan, “ABD’de S400, Patriot, F-35 konularını da konuşacağız” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de, Avrupa'nın en kuzeyindeki Osmanlı dönemi eseri olma özelliği taşıyan Gül Baba Türbesi'ni ziyaret etti, okçuluk sergisini inceledi.