Programda, kendisinin aday olma sebebini açıklayan Kani Beko, Türkiye’deki işçilerin ve emeklilerin sorunlarından bahsetti. Beko, ‘Ben Tayyip Erdoğan’ın yerinde olsam aday olmazdım. Şu manzarada neyin adayı oluyorsunuz? 16 yılda şu noktaya geldiyseniz ekibinizle birlikte alın ceketinizi çekin gidin.”’ dedi.

“SİZDEN KİM ALIŞVERİŞ YAPAR?”

Türkiye ekonomisini bir örnekle anlatan Beko, “Herkesin anlayabileceği şekilde söylüyorum. Diyelim ki, mahallenizde küçük bir bakkal dükkânı açtınız. Ama mahalledeki herkesle kavgalısınız. Sizden kim alışveriş yapar? Kimse yapmaz ve en fazla 6 ay sonunda bu dükkânı kapatırsınız. Türkiye bu noktaya geldi. Eskiden yaptığımız ihracatları artık yapamıyoruz. 52 ülkeyle maalesef küs haldeyiz. Cari açığımız çok büyük, bu da işsizlik, açlık ve sefalet demektir. Alışveriş merkezlerine gidip bakın, ürünlerin neredeyse tamamı ithal mallar. Ne oldu bizim terzilerimize, ayakkabıcılarımıza? Bu konuda kırılma noktası da 2002 yılında çıkarılan Kamu Yönetimi Temel Kanunu’dur. Ulusal Kurtuluş Savaşı sonrası dedelerimizin tırnaklarıyla oluşturduğu, kale dediğimiz fabrikalar tek tek satıldı. Karayolları, havayolları, Sümerbanklar, Tekel fabrikaları, şeker fabrikaları bunlar arsa fiyatına tek tek uluslararası sermayeye teslim edildi. Sonrasında tütüne, pamuğa, şekere kota getirdiler ve o güzel işçiler işsiz kaldı” şeklinde konuştu.

“EKİBİNİZLE BİRLİKTE ÇEKİN GİDİN”

Toplumun her kesiminin çok büyük sıkıntılar içinde olduğunu ve gerginliğin tüm topluma yayıldığını söyleyen Beko, “Türkiye çökmüş, bir enkaz haline gelmiş. Ben Tayyip Erdoğan’ın yerinde olsam aday olmam” diye konuştu. Beko, Tayyip Erdoğan’ın neden aday olmaması gerektiğini şu sözlerle anlattı: “16 yılda boşanmalar yüzde 38, fuhuş yüzde 790 artmış. Basın susturulmuş, Türkiye basın özgürlüğü listesinde özgür olamayan ülkeler listesine düşmüş. Adalet diye bir şey kalmamış. Halk yoksullaşırken, milyonerlerin sayısı 32 binden 127 bine çıkmış. Devlet 16 yılda 757 milyar faiz öderken, vatandaş 368 milyar faiz ödemiş. AKP Türkiye’yi faiz lobisine teslim etmiş, kaynaklar yatırım için kullanılmamış işsizlik tavan yapmış. 16 yılda tutuklu sayısı yüzde 185, uyuşturucu bağımlılığı yüzde 678 artmış. Çocukların cinsel istismarı yüzde 434, kadına yönelik şiddet yüzde 1400, adam öldürme yüzde 261, cinsel taciz yüzde 449 artmış. Son beş yılda 600 bin çocuk suça sürüklenirken, 700 bin çocuk maalesef mağdur olmuş. İşsiz 5 milyon genç ne eğitim görmüş ne de çalışıyor. 70 bin öğrenci cezaevinde. 2 milyona çocuk tehlikeli ve riskli işlerde çalışıyor. 22 bin işçi iş cinayetlerinde öldü. Cari açık 561,6 milyar dolar olmuş. Memleketin tüm rafları ithal mallarla dolu dev bir süpermarkete dönüşürken, cari açığın 13 kat yükselmesini sağlayacak politikalar uygulanmış. Bankaların yüzde 75’ini uluslararası sermayeye teslim edilmiş. Şu manzarada neyin adayı oluyorsunuz? 16 yılda şu noktaya geldiyseniz ekibinizle birlikte alın ceketinizi çekin gidin.”