ÖZEL | Maden işçilerine bir engelleme daha: Biz bu yoldan dönmeyiz!

ÖZEL | Maden işçilerine bir engelleme daha: Biz bu yoldan dönmeyiz!

301 işçinin yaşamını yitirdiği Soma katliamının ardından hayatta kalan ve kazandıkları tazminat haklarını almak için Soma'dan Ankara'ya yürüyüş başlatan işçilerin önü jandarma tarafından bir kez daha kesildi.

Tolga Kaan Ateşli

Soma katliamının ardından işten çıkarılan 3 bin 500'e yakın işçinin tazminatlarının ödenmesi talebiyle Soma'dan Ankara'ya yürüyüşe geçen maden işçilerinin önü, Manisa Kırk Ağaç mevkisinde jandarmanın kurduğu barikat ile kesilmişti. Hukuksuz bir biçimde yürüyüşleri engellenen maden işçileri, barikatın kurulduğu noktaya çadır kurmuş, yağmur ve yoğun rüzgara karşı geceyi kurdukları çadırda geçirmişti. 

Eylemlerinin 4'üncü gününde maden işçilerinin önü bir kez daha kesildi. Dün Manisa Valiliği'ne dilekçe vermeleri gerektiği söylenen işçilere, sözlü olarak bir hafta içinde dönüş yapılacağı belirtilmiş, durum işçilerin tepkisiyle karşılanmıştı.

Sendika örgütlenme uzmanlarından Kamil Kartal, 4'üncü günde işçilerin önüne barikat kurulan alanda yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Bakın 2 gündür burada o kadar çok alttan alta provokatif işler yapılıyor ki; maden patronları devrede. Bu eylemi bitirmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Devlet güçleri devrede, eyleme katılmak isteyen işçi arkadaşlarımızın ailelerine baskı yapılarak eylemi kırmaya, gelen arkadaşlarımızı yılmaya, yıldırmaya, 'Lanet olsun' dedirtip eylemi bıraktırmaya zorluyorlar. Biz paramızı almak için buradayız. Paramızı alana kadar direneceğiz.

İşçiler, Kartal'ın konuşmasının ardından "Yağmur çamur bilmeyiz, biz bu yoldan dönmeyiz" sloganları attı. 

BU ÜLKEYİ PATRONLAR YÖNETECEKSE BİZE NE GEREK VAR?
Kamil Kartal'ın ardından söz alan Bağımsız Maden-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Başaran Aksu, konuşmasında "Tavra bakar mısınız? Bu aşağılamaktır işçiyi. Kardeşim biz bu yola çıkarken nasıl çıktık? Şunu dedik: Banka hesaplarımıza paralar yatmadan biz tek bir adım geri atmayacağız. Çünkü tam beş yıl boyunca elli bin yalan işittik, hikaye dinledik. Mahkemeyi kazandık, icraya başvurduk ama paramızı alamıyoruz; vermiyorlar. Peki kim verecek? Paramızı vermeyenleri kim soruşturacak? Belli değil! 30 Kasım'dan sonra pek çok arkadaşımızın ihbar süresi doluyor. Sonrasında zaten alamayacaklar... Tek çaremiz bu; yürümek! Devlet bizi duymazsa, o devleti ayakta tutan Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları sesimizi duyun! Böyle rezalet olur mu? Ey devlet, sen yurttaşına nasıl bunu yaparsın? Ya işçinin hakkını ver ya da kenara çekil! Bu ülkeyi otuz sene patron yönetecekse, onların dedikleri olacaksa bize ne gerek var?" ifadelerini kullandı. 

Ayrıca işçiler adına oluşturulacak bir temsilci heyetinin AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Enerji Bakanı Yardımcısı Bekir Gezer ve diğer siyasi parti yöneticileri ile görüşeceği belirtildi.