Sulama birliklerinin özelleştirilmesinden vazgeçilmesi planlanıyor. Orman alanlarından depolama ve yeni balık çiftlikleri açılmasına neden olabilecek maddelerin de değiştirileceği belirtiliyor. 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu tasarıya yönelik eleştirilerin anımsatılması üzerine, gerekli düzenlemelerin yapılması için yeniden değerlendirilmesini istedi. Bu tasarının komisyon görüşmeleri sırasında CHP’liler kadar, iktidar partisiyle seçim ittifakı yapan MHP’liler de eleştirilerde bulunmuştu. Tasarının geri çekilme kararında MHP’nin tavrının da etkili olduğu öne sürüldü.

TBMM Tarım ve Orman Komisyonu toplantısının iptal edilmesi de MYK toplantısında yapılan değerlendirmelerden sonra geldi. Edinilen bilgiye göre, tasarının en çok tartışılan birkaç maddesinde revizyon yapılacak. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan alınarak, Orman ve Su işleri Bakanlığı’na bağlı DSİ’ye verilen su birliklerinin, bir sonraki aşamada özelleştirilmesine olanak sağlanıyordu. Suyun üreticiye daha pahalı satılacağı iddialarına neden olan bu hükmün, değiştirileceği öğrenildi. Su birliklerinin DSİ bünyesinde kalacağı, çalışanlarının DSİ’nin kadrolu elemanı yapılacağı, ancak özelleştirilmesine yönelik adım atılmayacağı dile getirildi.

Tasarının eleştirilen diğer hükümleri ise ‘orman alanlarında yeraltı deposu açılması ve ormana kıyı olan yerlerde balık çiftliklerine benzer tesislerin kurulabilmesine’ ilişkin düzenlemeler olmuştu. Bu maddelerin revize edileceği ve buna ilişkin hükümlere sınırlama getirileceği öğrenildi. Orman alanlarında balık tesisi, yeraltı depolama tesisi açılmasına olanak sağlayan 18’inci madde, muhalefet tarafından nükleer artık bile depolanabileceği eleştirilerine hedef olmuştu.

Tasarının orman arazisinden çıkarılan bir alan yerine, başka bir yerde iki kat orman arazisi gösterilmesi düzenlemesini içeren 19’uncu maddesi de ormanlardan arsa ofisi yaratılacağı ve yeni rant kapıları açılacağına yönelik tartışmalara neden olmuştu. Komisyonda kabul edilen bu maddelerin, önergelerle değiştirilebileceği gibi tasarının tamamen geri çekilerek yeniden kaleme alınabileceği de dile getiriliyor. Bu tasarının tamamen askıda kalması da olasılıklar arasında bulunuyor.