TBMM Başkanı'ndan  'kadın oyuncuların sahneye çıkarılmaması'yla ilgili açıklama

TBMM Başkanı'ndan 'kadın oyuncuların sahneye çıkarılmaması'yla ilgili açıklama

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Meclis'te kadın tiyatro oyuncularının sahneye çıkarılmamasına ilişkin, "Bu bir tiyatro gösterisi değildi. Salona asker kıyafetleriyle çıkan sanatçılar, Çanakkale Türküsü ve Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale şehitlerine yazdığı şiiri okudu. Bunu hemen mal bulmuş mağribi gibi köpürtmenin bir alemi yok. Gerçekten söylüyorum, ısrar ediyorum; bu bir iftiradır, tezvirdir, yalandır." dedi.

TBMM Genel Kurulunun bugünkü birleşimini yöneten Kahraman, geçen hafta Çarşamba günü "Meclis Sohbetleri" programında kadın tiyatro oyuncularının sahneye çıkarılmamasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Kahraman, "Bu iddialar ar duygusunun dışındadır. Sahne var, eser var, oynanıyor ve kadınlar o sahneden çıkartılıyor... Yalan, iftira, asılsız ve tam bir provakasyon." diye konuştu.

İkincisi düzenlenen Meclis Sohbetleri programının konusunun "1. Meclis, Gazilik ve Şehitlik Ruhu" olduğunu anımsatan Kahraman, bu programda 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümü dolayısıyla katılanlara bir sürpriz yapmak istediklerini dile getirdi.

Bu kapsamda Kültür Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünden destek istendiğini, 16'sı kadın 29 kişinin programa katıldığını anlatan Kahraman, "Bu bir tiyatro gösterisi değildi. Salona asker kıyafetleriyle çıkan sanatçılar, Çanakkale Türküsü ve Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale şehitlerine yazdığı şiiri okudu. Ortada ne bir oyun ne bir rejisör ne senarist ne perde ne de yazar var. Sadece bir canlandırma ve 9 asker kıyafetli kişi var. Olay bir köpürtüldü ki, 'vay kadınlar sahneye alınmadı, sahneye konmuyor' bunlar çok ayıp. Bu ülkemize yakışmıyor." dedi.

'UFAK BİR GÜRUHUN PROVAKASYONLARINA EHEMMİYET VERMİYORUM' 

Kahraman, kendisinin Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptığını, birçok eseri ortaya koyduğunu, birçok eseri seyrettiğini, herkes gibi okul sıralarında piyeslere katıldığını söyledi. Tiyatroya yabancı olmadığını söyleyen Kahraman, "Kapanış konuşmasında kadın milletvekillerimiz Sema Kırcı ve Bennur Karaburun'un 15 Temmuz'da gösterdikleri kahramanlığı dile getirdim. Aman Allah'ım neler demediler. İftira, tezvir, yalan... Yakışmaz. Ben bu ufak bir güruhun provakasyonuna ehemmiyet vermiyorum. Çünkü ben kendimden eminim, kendimi biliyorum." dedi.

'O GECEYE İLİŞKİN HAZIRLIKLARIN GÖRÜNTÜLERİ VAR'  

Yerinden söz isteyen CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Kahraman'ın konuşmasının bütününün bir özeleştiri olarak kabul edilirse bunun bir aşama olacağını belirtti.

Olaya ilişkin iki şahitliğinin bulunduğunu anlatan Özel, şunları söyledi:

"Mecliste görev yapan ve o gün görevli olan birisi, 'orada hanımlar günlerdir prova yapıyorlardı ve bunu sahnede yapıyorlardı. Son anda onlara siz çıkmayacaksınız denmiş ve köşede ağlıyorlardı' dedi. Birisi onlara 'kadınlar çıkmayacak' demiş. Siz diyorsanız ki 'bu iş yanlış olmuştur, bu bir özeleştiridir, bu hem oradaki kadınlardan hem de Türkiye'ye yaşattıklarımız için bir pişmanlık ifadesidir'; eyvallah. Orası bir tiyatro değil ama o geceye ilişkin hazırlıkların görüntüleri var. Bu konuda 'sorumluluk benim değil, şunun' diyebilirsiniz. 'Biz bir karar verdik, niyetimiz bu değildi ama maksadını aştı' diyebilirsiniz. Özeleştiri yapabilir, özür dileyebilirsiniz. Ama her şeyi anlatıp 'orada hiçbir şey olmadı' derseniz göz göre göre bir hakikate de iftira demek doğru değil."

'ARAMIZDAKİ HUKUKU ZEDELEMEK İSTEYENLERİN OYUNUNA GELMEYELİM' 

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, ortada bir iftiranın, kara bir yalanın olduğunu söyledi. "Ortada çok kötü bir provakasyon" var diyen Kahraman, şöyle devam etti:

"Bu programda bir tiyatro oyunu, prova yok. Eğer yapmışlarsa kendi aralarında yapmışlar. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü de bu konuda bir basın açıklaması yapmıştır. Programda bir tiyatro gösterisi yoktur, Çanakkale Türküsü ve Çanakkale Şehitleri şiirinin seslendirilmesi var. Bunu hemen mal bulmuş mağribi gibi köpürtmenin bir alemi yok. Gerçekten söylüyorum, ısrar ediyorum; bu bir iftiradır, tezvirdir, yalandır. Yakışmaz. Bunların sayısının az olduğuna inanıyorum. Köpürtmelerine müsade etmeyelim. Aramızdaki hukuku zedelemek isteyenlerin oyununa gelmeyelim. Hadise bu şekildedir, kadına karşılık yoktur, tiyatroya karşılık yoktur. Yapılanlar tamamen yanlıştır. Herhangi bir kimseden özür dileyecek değilim. Bir hata yapmış değilim. Ortada bir hata yok, övünüyorum ve dolayısıyla tekrar ediyorum, bu hadise yanlış anlatılmaktadır."

'OLMAYANLAR ÜZERİNDEN MECLİSİN ÇALIŞMASINI SABOTE ETMEYELİM' 

AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, olayın çok farklı alanlara çekilmeye çalışıldığını, olayın ne olduğunun anlatılmasına rağmen doğrunun, CHP'nin işine gelmediğini öne sürdü.

Tartışmanın, CHP'nin istediği sonuç elde edilene kadar süreceğini söyleyen Muş, "Olayın başındaki Meclis Başkanı böyle bir şeyin olmadığını söylüyor. İşlerine gelmediği için şimdi yok 'şahitler bulduk, böyle bir şey geldi kulağımıza' demeye başlıyorlar. Lütfen olmayanlar üzerinden Meclisin çalışmasını sabote etmeyelim. Meclisin gündemi vardır ve milletin bizden beklediği çalışmalar vardır." diye konuştu.

CHP'Lİ VEKİLDEN KAHRAMAN'A PROTESTO

Meclis genel kurulunu İsmail Kahraman’ın yönetmesi üzerine Gülay Yedekci, başkanlık divanına yürüyerek İsmail Kahraman’a “Gerek laikliğe karşı duruşunuz, gerek Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün adını meclisten silmeye çalışmanız, gerekse kadın sanatçılarımıza sahnede yer vermemeniz nedeniyle sizi protesto ediyorum. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasının altında, onun kurduğu mecliste oturduğunuzu unutmayınız. Sizi protesto ediyorum” dedi.

'KADINLARIMIZ CUMHURİYET KAZANIMLARINA SIKI SIKIYA BAĞLIDIR'

Protesto sonrasında açıklama yapan Yedekci, “Kadın erkek eşitliğine inanmayan, kadını sahneden indirme anlayışına sahip olan, Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün adını ve resimlerini her yerden kaldırmaya çalışan, laiklik karşıtı tutumuyla tanınan kişinin meclis başkanlığı görevini yürütmesini kabul etmiyoruz. Türk halkı, atasının adını ve resimlerini meclisten kaldırmaya çalışan bir meclis başkanını o koltukta görmek istemiyor. Ülkemizde tüm siyasi görüşlerdeki kadınlarımız cumhuriyet kazanımlarına sıkı sıkıya bağlıdırlar. Ve asla bu kazanımlardan vazgeçmeyeceklerdir. İktidar partisine oy veren bir kadına sorsanız; seyahat özgürlüğünün kısıtlanmasını, tek başına araba kullanmasının yasaklanmasını, oy ve seçilme hakkının elinden alınmasını, mirastan eşit hak alamayacak olmasını, mülkiyet hakkının olmamasını ister mi? Asla istemez ve bunu kabul etmez. Meclisimizin verdiği bu hakları, mevcut meclis başkanı kadınların sahneye çıkmasını engelleyerek, kadınların haklarına müdahale ediyor. Kadınlarımız yaşam sahnesinde daima hak ettikleri kazanımlarla yürüyecektir. Kadın haklarının kısıtlanmasına asla izin vermeyeceğiz! Meclis başkanı elim hadisenin üzerini örtmeye çalışmaktadır. Ancak halkımız gerçekleri bilmektedir" dedi.