teyit.org kurucusundan çarpıcı analiz: Yandaşların yalan haberini İmamoğlu destekçileri yayıyor

teyit.org kurucusundan çarpıcı analiz: Yandaşların yalan haberini İmamoğlu destekçileri yayıyor

Teyit'in kurucusu Mehmet Atakan Foça, Twitter hesabı üzerinden bir flood yaparak, çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

Yurt Haber Merkezi

teyit.org adlı internet sitesinin kurucusu Mehmet Atakan Foça, Twitter hesabı üzerinden bir flood yaparak, çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

Hükümete yakın medya organlarının sosyal medyada yeterli güçleri olmadığını ifade eden Foça, "Bu nedenle örgütlü trollere ihtiyaçları var. Bana kalırsa muhalifler arasındaki görünürlükleri, kendi kitleleri arasındakinden daha yüksek" dedi. 

"Bu seçimde öne çıkan yanlış bilgi trendiyse asimetrik propaganda. Siyasi aktörler birbirlerini taklit ederek, rakip seçmenin aklını karıştırmaya çalışıyor. Asimetrik propagandayı 2017 Nisan’ında yapılan referandumda Twitter’da fark ettik. Ancak son iki seçimde sahte broşürler aracılığıyla sokağa indi. Yerel seçimlerde de dozu yükseldi. Çok zararlı bir tür, dikkatli olmak gerekiyor" diyerek, 'asimetrik propaganda' olarak adlandırılan, yurttaşları yanılsamaya sevketmek üzere kullanılan propaganda araçlarına dikkat çekti. 

Gözlemleri arasında, muhalif sosyal medya kullanıcılarının, dokunulmadığı taktirde bir etki alanı oluşturamayacak hükümet yanlısı yalan haberleri paylaşıp dirilterek etkileşimini artırdıklarına dikkat çeken Foça, "Gel gör ki, bu 7 sahte haberin aldığı toplam etkileşim 3 bini ancak geçiyor. Diğer yandan sadece anonim ve muhalif bir Twitter hesabı, sadece tek bir yanlış bilgiye 60 bin etkileşim kazandırabiliyor. Yani, iktidara yakın bu haber sitesi ne kadar sahte haber yaparsa yapsın bunun sosyal medyada bir karşılığı yok. Ancak benim gözlemim, dalga geçme, ironi ve küfür yoluyla muhalifler bu haber sitesinin sahte haberlerini daha çok kişiye yayarak beklenmedik bir başarı kazandırıyor" ifadelerine yer verdi. 

İşte o açıklamalar: 

Son iki seçimde ortaya çıkan sahte haberlerin verisini tutup karşılaştırdık. 31 Mart’tan sonraki atmosferi, iktidara yakın medya, muhalif medya ve “yalan” haber kapsamında değerlendirmek istiyorum. Flood başlıyor.

31 Mart dönemi ile 23 Haziran’a giden süreçte ortaya çıkan sahte haberler arasında kesinlikle niteliksel ve niceliksel olarak büyük bir fark var. Bir ayda yanlış bilgi belirgin şekilde tek bir yönü hedeflemeye başladı. Öncelikle bunu belirteyim.

Fakat ben 31 Mart yerel seçimleri ile 24 Haziran genel seçimleri üzerinden bazı bulgular ve gözlemler aktaracağım. İBB Başkanlığı seçimiyle ilgili sahte haberleri incelemek için 23 Haziran’dan sonrasını beklemek daha iyi olur.

İnternette yanlış bilginin tek taraflı olmadığını, her kesimin sahte haberi yaygınlaştırmada iyi kötü rolü olduğunu söylüyoruz. Ancak not düşmekte fayda var: sahte haberi en çok üretenler doğal olarak interneti en çok kullanan kesimler.

Medyada aradığını bulamayıp sosyal medyaya göçen dev bir muhalif kitle var. Burada yazıyor, çiziyor, yorumlaşıyor, linç atıyor, linç yiyorlar. Kendi mikrokozmoslarını yaratıyorlar.

İşte 24 Haziran büyük oranda bu kitlenin ürettiği sahte haberlerin yayıldığı ve yanlış bilgilerin sosyal medyadan, medyaya sıçradığı bir dönemdi. Bunda Muharrem İnce heyecanının çok büyük de bir payı vardı.

Hatta hayal kırıklığı sahte haberi anında komplo teorilerine dönüştürdü: Kaçırılmalar, uçan mühürler… Bu komplo teorilerinin 31 Mart'ta el değiştirdiğinin altını çizeyim. Kaybeden taraf, kaybını açıklayacak komplo teorilerini üretmeye daha yatkın.

Diğer tarafta ise, muhalefet dominasyonundaki sosyal medyada organik olarak var olamayan, bu yüzden bu alanlara zorla sızmaya çalışan iktidara yakın bir medya ve troller var.

Çoğunluğu seçim gününden, 31 Mart’tan sonra ortaya çıkan sahte haberler arasında, rekoru iktidara yakın bir haber sitesi tutuyor. 7 sahte haber yayımlamış.

Gel gör ki, bu 7 sahte haberin aldığı toplam etkileşim 3 bini ancak geçiyor. Diğer yandan sadece anonim ve muhalif bir Twitter hesabı, sadece tek bir yanlış bilgiye 60 bin etkileşim kazandırabiliyor.

Yani, iktidara yakın bu haber sitesi ne kadar sahte haber yaparsa yapsın bunun sosyal medyada bir karşılığı yok. Ancak benim gözlemim, dalga geçme, ironi ve küfür yoluyla muhalifler bu haber sitesinin sahte haberlerini daha çok kişiye yayarak beklenmedik bir başarı kazandırıyor.

Özetle, 31 Mart’ta 24 Haziran seçimlerine göre sahte haber daha az etkileşim aldı. 24 Haziran’da birçok muhalif haber sitesinin sahte habere körük taşıdığını belgelemiştik. 31 Mart’ta da muhaliflerin sahte haber erişimleri çok yüksek ancak çoğunlukla anonim hesaplar devrede.

İktidara yakın medyanın sosyal medyada gücü çok zayıf. Bu nedenle örgütlü trollere ihtiyaçları var. Bana kalırsa muhalifler arasındaki görünürlükleri, kendi kitleleri arasındakinden daha yüksek.

Bu seçimde öne çıkan yanlış bilgi trendiyse asimetrik propaganda. Siyasi aktörler birbirlerini taklit ederek, rakip seçmenin aklını karıştırmaya çalışıyor.

Asimetrik propagandayı 2017 Nisan’ında yapılan referandumda Twitter’da fark ettik. Ancak son iki seçimde sahte broşürler aracılığıyla sokağa indi. Yerel seçimlerde de dozu yükseldi. Çok zararlı bir tür, dikkatli olmak gerekiyor.

Son not. Facebook ile yaptığımız işbirliği, Facebook’ta yanlış bilginin erişiminin düşürülmesini hedefliyordu. Bizim topladığımız veri, iki seçim arasında sahte haberin etkileşiminin %30 düştüğünü gösteriyor.