Yandaş Dilipak: Siz kim oluyorsunuz ve neyi kazanıyorsunuz?

Yandaş Dilipak: Siz kim oluyorsunuz ve neyi kazanıyorsunuz?

Yandaş yazar Abdurrahman Dilipak, köşesinde '“Zafer kazanmak” ya da “muvaffakiyet” üzerine' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Yandaş Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü köşesinde '“Zafer kazanmak” ya da “muvaffakiyet” üzerine' başlığıyla bir yazı kaleme alarak, "Hemen herkes “Başarı” ve “Kazanmak”tan söz ediyor. Durun hele bir, siz kim oluyorsunuz ve neyi kazanıyorsunuz" dedi.

"Okuyan ve düşünen kaç kişi kaldı! “Bel’am”ı hatırlayın. Onun kazandıkları kendi aklı ve çabalarının ürünü idi değil mi!? Promete de Tanrıdan ateşi çalmıştı!? Mitolojiyi hatırlarsanız, sonra “Pandora’nın Kutusu”nu açınca olan olacaktır" diyen Dilipak, "Bakın bu konu sadece siyasetle ilgili değil, iş dünyası, okul, sporcular, herkesi ilgilendiriyor" dedi.

Dilipak yazısında '"Kitapta yazmıyor mu: “Allah size yardım ederse, size galip gelecek kimse yoktur. Eğer sizi yardımsız bırakırsa, ondan sonra size kim yardım edebilir? Müminler ancak Allah’a tevekkül etsinler”' sorularını sordu. 

Başarı ve başarısızlık kavramlarına islami açıdan değinen Dilipak'ın yazısından bazı bölümler şöyle: 

"Daha önce de yazdım: Hz. Lut, Hz. Nuh başarısız mı idi? Ebazer acından öldü, karısı da. Yezid, İslam toplumunu zenginleştirdi. Allah’ın arslanı, ilmin kapısı ehli beytin kaynağı Hz. Ali başarısız mı idi! Hz. İsa da başarısızdı değil mi!? Hz. Yusuf 7 yıl başarılı gitti, 7 yıl başarısız!?. Evet, Allah bizi mallarımız, canlarımız, sevdiklerimizle kimi zaman artırarak, kimi zaman eksilterek imtihan edecektir. Allah serveti ve iktidarı halklar ve ülkeler arasında evirip çevirecektir. Her toplum layık olduğu gibi idare olunacaktır. Biz kendi hakkımızdaki hükmümüzü değiştirmeden, O bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecektir. Hayır da, şer de O’nun rızası içindedir. Biz O’nun rızasını isteyeceğiz. Bize hayır gibi gelen şeylerde şer, şer gibi gelen şeylerde O, hayır murat etmiş olabilir. Biz bilmeyiz Allah bilir. Eğer biz O’nun rızasını ister ve o yolda ilerlersek, yaptığımız hiçbir şey kaybolmayacak, karşılığını bulacaktır. Değilse “Allah işlerimizi sarp dağlara sardıracak”. Bu arada Allah, cahil ve zalim topluluklara yardım etmeyecek. O’nun ipini bırakanların O da ipini bırakacaktır"

"Eğer Allah’ın emirlerine muhalif hareket eder ve Allah ile Resulüne itaatten uzaklaşırsak, Allah, bizi “hızlân”da bırakır. Yani yardımını keser ve bütün mahlûkat toplansa da bizlere yardım edemezler. Allah’ın “hızlân”da bırakması ise helak olmak demektir. “Zafer” ve “başarı” tamamen Allah katındandır. Allah’ın yardım ettiği kimse için yenilgi söz konusu değildir. “Hızlân”da bıraktığı kimseler ise zafer ile tanışmaları mümkün değildir"

...

"Siyasete soyunanlar usul ve esas olarak keşke bu kuralları okuyup, anlayıp, ona göre çalışsalar. Yoksa Allah’ın rızasına adanmamış hiçbir eylem sebebi ile sonuç ne olursa olsun, size hayrı yoktur. Şüphesiz O’nun rızasına ancak O’nun gösterdiği yolda gidilir. “Kem alat ile kemalat olmaz”. Eğer böyle yapıyorsanız, tekrar söylüyorum, seçim sonucu ne olursa olsun, siz kazanacaksınız! Tekrar hatırlayalım: Bize hayır gibi gelen şeylerde şer, şer gibi gelen şeylerde Allah hayır murat etmiş olabilir.

Bize düşen adil şahidler olmaktır. Verdiğimiz sözde durmaktır. Bir topluluğa olan düşmanlığımızın bile bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevk etmemesidir

Bu uyarılarım yarın da devam edecek. Dikkat: Ramazan ayıdır. Bugün de, bu işte yine imtihan oluyoruz. Unutmayın, tek başına “iyi niyet” sizi kurtarmaya yetmez. Cehennemin yolları iyi niyet taşları ile döşelidir. Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana, zalime karşı olacağız. Zalim babamız da olsa, mazlum düşmanımız da. Bu konularda yapıp yapmadıklarımızla ya kendi cennetimize sırtımızda tuğla taşıyacağız, ya da kendi cehennemimize odun! 

Allah’ım, bize Hakkı Hak, batılı batıl göster, sıratı müstakime ilet, nimet verdiklerini yoluna, gazaba uğrayanların değil. Bizi rızanın tecellisinin vesilesi kıl! (Amin) Selâm ve dua ile"

Tamamı için