Alev Çukurkavaklı yazılarıyla Yurt Gazetesi'nde

Alev Çukurkavaklı yazılarıyla Yurt Gazetesi'nde

Çukurkavak'lı yazılarıyla Yurt'ta...

Alev Çukurkavaklı, Kurumlar, Örgütler, Derin Siyaset, Politik Akımlar & İdeolojiler, Siyaset - Politika kategorilerinde eserler yazmış bir yazardır. Sabahattin Ali Olayı 2 kitabının yazarıdır.

Alev Çukurkavaklı tarafından yazılan son kitap "Sabahattin Ali Olayı 2", Tanyeri Kitap tarafından okurların beğenisine sunulmuştur.

İşte Alev Çukurkavaklı'nın ' ZAPTİYE EMİRNAMESİ… / I ' başlıklı yazısı;

Kafa büyük içi boş,

tut kulağından çifte koş!

*

Akıllara zarar bir yasa daha:
ZAPTİYE EMİRNAMESİ…
BEKÇİLER BEKÂR KADINI GÖZETLEYECEK!
*
Bu kafa ile başa çıkmak zordur.
Bu kafayı ancak ve ancak iktidar olup da sistemin yularını tuttuğunuz zaman yenebilirsiniz.
Yoksa nafile, sızlanıp durmayın!
*
Haberi okuduktan sonra bu toruncukların atalarına bakalım, kadına yönelik AKILLARA ZARAR ne işler yapmışlar, görelim dedik.
Eyvah ki eyvah!
*
BİRİNCİ KAFA…
1855 / Yaz ayları

Dolmabahçe Sarayı

Padişah Abdülmecid, borçla yapılan saraya yeni taşınmıştı.

Henüz tam anlamıyla yerleşilemeyen sarayda kendisi ne kadar acemi ise, hizmetkârlar da, cariyeler de, sadrazam da o kadar acemi idi.

Daha önce üç ay sadrazamlık yapıp da, Padişah’ın öfkesine maruz kalan fakat “Dediğim dedik, çaldığım düdük” deyip, devlet idaresinde ödün vermeyen Mehmed Emin Âli Paşa, o günlerde ikinci kez göreve getirilmişti.

Heyecanla girdiği sarayda duracağı yeri dahi bilmiyor, Padişah Abdülmecid tarafından huzura kabul edildiğinde ayaklarını sürüyerek yürüyordu.

*

“Anlat” dedi Abdülmecid.

Kekeleyerek anlattı Âli Paşa.

*

Fransız hayranı, Fransız dostu Padişah dinlerken kızardı, bozardı.

Paşa zaten mordu, daha bir morardı.

*

OLAY…

O sabah iki Osmanlı tebaası kadın Pera’daki Parisli genç bir kuaförün dükkânına girmiş ve bir şeyler alma bahanesiyle arka odaya geçmişti.

Esnaf  “avratların” durumundan “vazife” çıkartıp hemen zaptiye çağırmış; “Din – namus elden gidiyor” vaveylasına başlamıştı.

Heyhaaaaat.

Zaptiye gelene kadar Parisli delikanlı önce sefarete haber vermiş, ardından da dükkân ile bitişik ev arasındaki ince duvarı yıkmış, kadınları kaçırmıştı…

*

Padişah dellendi.

“Bizim fermanımız yok mudur?” dedi.

Getirdiler.

*

FERMAN…

29 Şaban 1259 / 1843

Kadınlar çok şeffaf yaşmak kullanmayacaklar.

Boyun ve saçlarını eyice örteler ve emirlerinde çalışan arabacılar ne genç, ne de yakışıklı ola!

*

ACİL KARAR…

Fransızlarla “papaz” olmak istemeyen Abdülmecid hemen bir ZAPTİYE EMİRNAMESİ yazdırdı.

“ Osmanlı kadınlarının Galata ve Pera’daki Frenk dükkânlarına girmeleri yasaktır.

Alış – veriş yapacak olanlar kapıda bekleyecek, istedikleri mallar dışarı getirilecektir!”

*
Efendiiiiiiim, bu konudaki yazılarımız önümüzdeki günlerde de üsttekinden beter aynı ile vakilerle sürecek…
Ben yazarken utanıyorum!
Şimdilik bu kadar.