Ortaya çıkan skandalın yankıları bitmiyor: Eğer Fahrettin Koca istifa ederse...

Ortaya çıkan skandalın yankıları bitmiyor: Eğer Fahrettin Koca istifa ederse...

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın testi pozitif çıktığı halde belirti göstermeyen vakaların, günlük açıklanan tablolarda yer verilmediğine dair sözleri Türkiye'de şok etkisini sürdürürken, Bakan Koca'nın istifasına ilişkin Sözcü yazarı Çiğdem Toker kritik bir yazı kaleme aldı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın testi pozitif çıktığı halde belirti göstermeyen vakaların, günlük açıklanan tablolarda yer verilmediğine dair sözleri Türkiye'de şok etkisini sürdürürken, Bakan Koca'nın istifasına ilişkin Sözcü yazarı Çiğdem Toker kritik bir yazı kaleme aldı.

Bakan Koca'nın istifa beklentisi üzerinden Türkiye'deki istifa müessesesini irdeleyen Toker, istifanın ülkeyi yöneten siyaset anlayışında haysiyetli bir davranıştan ziyade zayıflık ya da itaatsizlik olarak algılandığı belirtti.

Çiğdem Toker'in Sözcü'de yer alan yazının ilgili bölümü şöyle:

"Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, Covid-19 testi pozitif çıktığı halde belirti göstermeyen vakaların, günlük açıklanan tablolarda yer verilmediğine dair sözleri bir skandaldır.

İstatistikleri manipüle ederek halk sağlığının nasıl hiçe sayıldığını, salgının başından bu yana kulak tıkanan çağrıların haklılığını ortaya koyması bakımından büyük bir skandal.

Salgının resmen ilan edildiği mart ayından beri bu gerçekleri dile getiren, bakanlığın uluslararası kodları kullanmadığını açıklayan Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) bağımsız bilim insanlarının ise ne vatan hainliği kaldı ne de teröristliği.

Covid-19 sebepli ölümlerin sıradanlaştırıldığı, salgın önlemlerinin aç/kapa yapa yapa oyuncağa çevrildiği, sayıların gizlendiği bu ortamda gerçekler en yetkili ağız tarafından açıklanmış oldu. (Bu hakikatin, defalarca sözü kesilmesi pahasına geri adım atmayan NTV muhabiri Öykü Tüccar'ın sorusuyla ortaya çıktığını da not düşmeli.)

İSTİFA YA DA İTAATSİZLİK

Tablo böyleyken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'dan istifa beklemekse, AKP'nin nasıl yönetildiğini bilmemek anlamına geliyor.  

Kamuyu zarara uğratan kusurlu tutum, işlemler ardından beklenen istifa müessesesi, ülkeyi yöneten siyaset anlayışında haysiyetli bir davranıştan ziyade zayıflık ya da itaatsizlik olarak algılanır.

18 yıllık AKP iktidarı, istifanın tek taraflı irade beyanı olmadığını gösteren örneklerle doludur. Bir bakanın, üst düzey bir yöneticinin kendi başına istifası AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a karşı cüret edilmiş bir girişim olarak değerlendirilir. Bir bakanın istifası onu oraya getiren iradeye karşı çıkmakla, sadakatsizlikle eştir.

Tüm bunlara rağmen istifa etmiş birini gördüğümüzde de anlarız ki; onun da istifası istenmiştir.

İşin en acıklı tarafı ne biliyor musunuz?

Aylardır Covid-19 vaka sayısı konusunda yanıltıcı veriler açıklanmasına karşın, bu sorumsuzluğun herhangi bir yaptırımının olmayacağını hepimizin bilmesi.

Tıpkı salgın nedeniyle uzaktan eğitime mecbur kalan çocukların tabletsiz ve internetsiz bu eğitimi alamayışının, edebiyat öğretmeni Aziz Serin'in internette yaşadığı sorun nedeniyle ders anlatabilmek için çıktığı tepede kalp krizinden ölmesinin hiçbir yaptırımı olmayacağını bildiğimiz gibi.

Ancak konuşulsun, etki gücü olmayan sorular sorulsun, süslü cümleler kurulsun."