
Banu Güven: Seçimin iptali mümkün değil
Banu Güven, yarın karar vermesi beklenen Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) neden seçimi iptal edemeyeceğini yazdı.
Gazeteci Banu Güven yarın karar vermesi beklenen Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) neden seçimi iptal edemeyeceğini kaleme aldı. Güven, "Bugüne kadarki itirazlar üzerine yapılan yeniden sayımlarla değişmeyen sonuç, AKP'nin İstanbul'da 46 bin 426 kişinin usulsüz oy kullandığı iddiasıyla da değişmeyecek" dedi.
Banu Güven'in kaleme aldığı YSK yazısı şu şekilde:
Herkes nefesini tutmuş Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) Pazartesi açıklayacağı kararı bekliyor. İstanbul'u muhalefete bırakmamak için her yolu mübah gören bir iktidar varken, tedirginlik yaşamak normal elbette. Ama şunu diyelim: İSTANBUL'DA SEÇİMİN TEKRARLANMASI YÖNÜNDE BİR KARAR ÇIKMASI HUKUKEN MÜMKÜN DEĞİL. Bugüne kadarki itirazlar üzerine yapılan yeniden sayımlarla değişmeyen sonuç, AKP'nin İstanbul'da 46 bin 426 kişinin usulsüz oy kullandığı iddiasıyla da değişmeyecek. Çünkü AKP'nin İstanbul'daki 39 ilçede kısıtlı seçmenlerin, ölülerin, tutuklu, taksirli veya kasıtlı suçtan hükümlü, yerleşim yeri cezaevi olanların ve zihinsel engellilerin yoğun şekilde oy kullandığı iddiası boşa çıktı. AKP'nin itirazı üzerine arandı tarandı, incelemeye değer sadece 766 kişi tespit edildi. Bu kişiler arasında da tutuklulardan 59'unun seçimden önce tahliye olduğu, 13 kişinin de 31 Mart'ta cezaevine girdiği belirlendi. Ölü olup da seçmen görünenlerin sayısı ise sadece 8 olarak belirlendi. Yine büyük tartışma konusu yapılan Büyükçekmece'de bu kategoriye giren seçmen sayısı "4”, yazıyla "dört” olarak belirlendi!
Yani özetle, AKP olağanüstü bir gayretle her yolu tüketti. İtiraz hakkını elinde herhangi bir delil olmadan, politik saikle kötüye de kullandı. Yine de sonuç alamadı.
Ama AKP'nin ve onun ipine tutunanların hala ümidi var. En meşhur Gülenciler'den Hüseyin Gülerce'nin gönlünden bir ihtimal daha geçiyor mesela. Diyor ki, "Keşke İmamoğlu'nun mazbatası alınsa da seçim falan yapılmadan Binali Yıldırım'a mazbata verilse.” Gülerce ve benzerlerinin bu umuduyla muhalefetin duyduğu seçimin iptal edilebileceği endişesinin temeli ortak. Her iki taraf da bu ülkede hukukun ayaklar altına alınabildiğini biliyor.