Can Ataklı:  Seçim yenilgisinin faturası Suriyelilere çıkıyor

Can Ataklı: Seçim yenilgisinin faturası Suriyelilere çıkıyor

Korkusuz yazarı Can Ataklı, AKP'nin İstanbul seçimini kaybetmesinin ardından bunun faturasını Suriyelilere kestiğini yazdı.

Korkusuz yazarı Can Ataklı, 23 Haziran İstanbul seçiminde CHP'den 806 bin oy farkı yiyen AKP'nin faturayı Suriyelilere kestiğini iddia etti. Ataklı, "AKP yaptırdığı anketlerde 'Seçimden önce muhalefeti sindirmek için kullandıkları Suriyelileri kollama siyasetinin AKP seçmeninde tepkiye neden olduğunu' gördü. Şimdi durumu kurtarmak için Suriyeli operasyonu için düğmeye bastılar" dedi.

Ataklı'nın "AKP yediği 800 bin farkın tüm acısını Suriyelilerden çıkarıyor" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:

Sadece Suriye'deki iç savaş nedeniyle değil, ondan çok daha önce Türkiye'ye göç başlamıştı.
Genellikle doğumuzdaki Müslüman ülkelerden akın akın insanlar Türkiye'ye geldiler.
Afganlılar, Pakistanlılar, Türk Cumhuriyetleri'nde yaşayanlar Türkiye'nin dört bir yanına dağıldılar.
Sadece onlar değil, Afrika kıtasının birçok ülkesinden de gelenler oldu.
Bu göçlerle pek çok ilimizin görüntüsü bile değişti.
Ülkedeki yabancı sayısı arttıkça sorunlar da başladı elbette.
Özellikle Esat'tan kaçma bahanesiyle adeta ülkemize davet edilen milyonlarca Suriyeli sadece sınırda ve büyük kentlerde değil neredeyse 81 ilimizde görünür bir etkinlik sergiliyorlar.
Bu da birçok yerde olumlu/olumsuz tepkiler oluşturdu ister istemez.
Suriyeliler kalabalıklaştıkça güç birlikleri oluşturdular, suç oranları artarken kimi yerlerde iş, çatışmalara ve hatta linç girişimlerine bile vardı.
AKP iktidarının umurunda bile olmadı tüm bu gelişmeler.
Özellikle Suriyelilerden gelen yakınmaları “Irkçı faşist saldırılar” olarak nitelediler, bu zihniyette olanların muhalifler olduğunu, amaçlarının Suriyeli misafirlerimiz üzerinden Erdoğan'ı yıkmakolduğunu bile söylediler.
Seçimlerden sonra bazı CHP'li belediyelerde Suriyelilere yapılan yardımların azaltılacağının açıklamasına, Arapça tabelalarının sınırlanacağına yönelik girişimler de yine iktidar sözcüleri tarafından “İşte CHP'nin ırkçı faşist zihniyeti” olarak sunuldu kamuoyuna.
Ama şimdi durum farklı.
Suriyelilerin bazılarının davranışından rahatsız olanları suçlayanlar, bir anda “Suriyeli ve hatta tüm göçmenlere düşman” kesildiler.
Şu sıralar bu düşmanlığın bayraktarlığını İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yapıyor.
Soylu, İstanbul Valisi'ne talimat vererek “İstanbul'da kaydı olmayan Suriyelilerin 20 Ağustos'a kadar il dışına çıkarılmasını” istedi.
Buradan anladık ki meğer Suriyeliler bazı illere kayıt edilmişlerbir anlamda zimmetlenmişler.
Bakan bunu ihlal edenlerin saptanmasını istiyor.
Bunun da ötesinde “Suriyelilerin geçici koruma kapsamında” olduğunu belirterek “İstanbul'da 1 milyon 69 bin kaydı olan göçmen var. 547 bini Suriyeli. Kayıtsız Suriyelileri yakalayınca kamplara gönderiyoruz. Şu anda kamplarda 100 bin kişi kalıyor. Kontrol altında tutmamız lazım. Gitmiyorum derse gidecek” diyor.
Peki ne oldu da düne kadar başkalarına “Irkçı faşist” yaftası yapıştırmaktan çekinmeyen AKP bir anda Suriyeli düşmanıolmuştu?
Sanıyorum cevabı çok basit;
İstanbul'da 800 bin farkla sonuçlanan ağır seçim yenilgisinin faturası Suriyelilere çıkıyor.
Türkiye'ye getirilen milyonlarca Suriyeli'den rahatsız olanlar elbette sadece muhalifler değildi.
Hatta bu durumdan rahatsız olan ve AKP'ye oy verenlerinsayısının daha çok olduğu bile söylenebilir.
AKP yaptırdığı anketlerde “Seçimden önce muhalefeti sindirmek için kullandıkları Suriyelileri kollama siyasetinin AKP seçmeninde tepkiye neden olduğunu” gördü.
Şimdi durumu kurtarmak için Suriyeli operasyonu için düğmeye bastılar.
Ama galiba çok geç…