Erdoğan: Boyun mu eğelim?

Erdoğan: Boyun mu eğelim?

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul milletvekilleri ile Dolmabahçe Sarayı’ndaki çalışma ofisinde bir araya geldi.

“Suriye meselesi Türkiye için asla bir macera ve sınırlarını genişletme çabası değildir” diyerek İdlib'deki saldırıda şehit sayısının 36'ya çıktığını açıklayan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

“Terör örgütlerinin istismar ederek vatandaşlarımızın kafasını bulandırdığı sorun alanlarını çözmek için tarihi adımlar attık. Geniş bir yelpazede uzanan bu adımların olumlu neticesini de hamd olsun aldık. Milletimiz bu süreçte her zaman hayranlıkla ifade ettiğimiz derin irfanıyla oynanan oyunu gördü ve bizim yanımızda yer aldı.

‘4 MİLYON İNSAN SINIRLARIMIZA DOĞRU ŞU ANDA HAREKETE GEÇMİŞTİR’

İdlib meselesi ise diğer kazanımları elimizden almak için özellikle kurgulanan, kışkırtılan bir konu olarak önümüze geldi. Bölgede yaşayan ve diğer yerlerden kaçarak gelen 4 milyon insan rejimin kanlı saldırıları sebebiyle sınırlarımıza doğru şu anda harekete geçmiştir. Bunların 1,5 milyonu şu anda sınırımızdadır.

‘MERKEL’E DEDİM Kİ…’

Merkel’e dedim ki, bak böyle bir durum var. Sizin bana daha önce verilmiş büyük rakamlarla sözleriniz vardı, şuraya gelin siz de destek verin, bir an önce burayı yapalım. Söyleye söyleye en fazla 25 milyon avro ben de vereyim dedi. Biz ona da tabi kabul dedik. Aradım tekrar şansölyeyi. Verecekseniz verin, vermeyecekseniz, dün söylediğimi söylüyorum. O zaman bu mültecileri biz size gönderelim, o zaman biz size 25 değil 100 milyon Euro gönderelim. Ben, dedi, onu istemem dedi. Ben sizin pratik olmanızı istiyorum dedim. Biz ölüm kalım mücadelesini veriyoruz.

‘TRUMP DİYOR Kİ, PUTİN’İN NE BEKLENTİSİ VAR?’

Suriye halkı “tamam bu iş bitti” demeden bizim oradan çıkma niyetimiz yok. Dün sayın Putin’e de söyledim. Üs kuracaksanız, üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın. Biz gereğini yaparız. Ve dün gece Trump diyor ki, burada Putin’in diyor, ne beklentisi var, ne isteği var? Bunları söyledikten sonra Kamışlı’da bir petrol olayı bunların dedim. Orada petrol var mı dedi, orada petrol var dedim. Ondan sonra böyle bir tabloyla karşı karşıyayız.

Bugün Kamışlı’da Tel Abyad’da Cerablus’da Münbiç’de El Bab’da İdlib’de vermediğimiz savaşı Allah göstermesin yarın Şırnak’ta Hatay’da Gaziantep’te Şanlıurfa’da vermek zorunda kalırız. Karşımızdaki senaryonun asıl hedefi Suriye değil, Türkiye’dir. Suriye’deki mücadeleyi başarıyla sonuçlandıramazsak teröristlerin çoğu ülkemize yönelecektir. Öyleyse Suriye’de verilen mücadelenin hepimizin geleceğiyle ilgili olduğunu herkesin görmesi ve kabul etmesi gerekiyor.

"DÜŞMAN REJİME BOYUN MU EĞELİM?"

Milletime özellikle söylüyorum. “Türkiye’nin Suriye’de ne işi var” sorusu ile, aslında Türkiye terör örgütlerine ve kendine düşman bir rejime teslim olma önerisini bize tavsiye ediyorlar. Bölgemizde her yerde evinden yurdundan olanların gidecek yerleri var. En azından onları koyalım bir kenara, hiçbir şey olmasa bile Türkiye var.

Peki bizim evimizden yurdumuzdan olduğumuzda gidecek bir yerimiz var mı? Kimileri Avrupa’yı kimileri Amerika’yı aklından geçirebilir. Ama milletimin herhangi bir ferdinin gitmeyi düşünebileceği hiçbir yer olmadığını biliyorum. Değerli arkadaşlar şahsen benim yok. Sizlerin de olmadığına inanıyorum. Öyleyse ülkemize, devletimize, vatanımıza sıkı sıkıya sahip çıkacak bunların bekası için hangi mücadeleyi vermek gerekiyorsa vereceğiz, hangi bedeli ödememiz gerekiyorsa ödeyeceğiz.

"ŞEHİT SAYISI 36'YA ÇIKTI"

Şehit düşen her evladımızın acısı yüreğimizi dağlıyor. Bin yıldır bu topraklarımızı vatanımız kılmak için yürüttüğümüz mücadeleyi verdiğimiz sayısız şehitler kervanına bunu da ilave etmemiz gerekiyor. Ve şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmayacak. İdlib harekatımızda önceki gün vermiş olduğumuz şehit sayısı 36’ya çıktı. 20 günlük harekat boyunca vermiş olduğumuz şehitlerin ailelerine şahsım, milletim adına baş sağlığı dilerken milletimizin de başı sağ olsun diyorum.