Kılıçdaroğlu İstanbul'da: 17 yıllık iktidar dönemini sorgulamamız gerek

Kılıçdaroğlu İstanbul'da: 17 yıllık iktidar dönemini sorgulamamız gerek

Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Sancaktepe’de STK Temsilcileri, Meslek Odaları ve İş İnsanları Buluşmasında.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iş insanları, sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları temsilcileriyle bir araya geldi. 

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

Genç bir arkadaşımız, heyecanlı arkadaşımız Özgen Nama.. "Belediyeyi aldığımız taktirde" diye bir cümle kullandı sayın Nama... Alacaksınız sayın Nama

37 yıldır siz buradasınız, sizden daha iyi Sancaktepe'yi kim bilecek. Sançaktepe'nin de bu gerçeğin farkında olduğunu biliyorum. Sancaktepe'ye bölgenin önemli bir merkezine dönüştüreceksiniz. Her anlamda İstanbul'a yakışan bir merkez haline getireceksiniz.

80 ilden insanlar Sancaktepe'ye geldiler. Her ilçeden insanların olduğu bir yer. Burası küçük bir Anadolu. Anadolu'yu nasıl büyütmek istiyorsak, Sancaktepe'yi de öyle büyüteceğiz.

Nasıl çözeceğiz, birincisi belediye başkanı seçildiğin andan itibaren oy versin vermesin Sancaktepe'nin her metrekaresine hizmet götüreceksin. Bu bizim kültürümüzün emrettiği bir şeydir.

İkinci önemli nokta her bölgelde olduğu gibi Sancaktepe'nin de gelirinin yüksek ve düşük olduğu bölgeleri vardır. Yoksul mahallelere pozitif ayrımcılık yapacağız. Bir Sancaktepe kültürü oluşturmamız gerek. Beşiktaşlı ne diyor? Ben Beşiktaşlı'yım diyor.

Bu kültür aynı zamanda Sancaktepe'li olmanın bir ayrıcalığı olacak. Biz Sancaktepe'yi bölgenin en önemli merkezlerinden biri yaptık diyecek. Bunu yaratacak olan da öncelikle belediye başkanıdır. 

Bir başka önemli nokta, özellikle AKP'ye oy vermiş insanlarımıza seslenmek istiyorum. Hiçbir zaman şu partiye oy verdi diye bir vatandaşı suçlamadım. Bizim görevimiz oya saygı duymaktır. Şimdi Türkiye yeni bir sürecin içinde, ciddi sorunlarla karşı karşıya. Dışardan adam ithal edemeyeceğimize göre bu sorunu bizim aşmamız lazım. Neyle aşacağız demokrasi kültürüyle aşacağız. Sandığa giderken 17 yıllık iktidar dönemini sorgulamamız gerek.

17 yılın sonunda insanlar soğan kuyruğuna giriyorsa yurttaşlarımızın bir düşünmesi gerekiyor. Çoğunluk istediler verdiler, Anayasa değişikliği istendi oldu, vergi... Yurttaş vergiyi de verdi. Özelleştirme... Hepsi satıldı. Sıra silah fabrikalarına geldi. Borçlanma bırakın devletin borçlanmasını yurttaş da borcun içinde.

Yurttaşımız sorgulamalı bunları. Başarısızlığa ortak olmak gibi bir geleneğimiz yok. Adaletli güce ortak olmalıyız. Güç adaletsiz olursa zulüm doğar. Zülme karşı durmak hepimizin görevidir.

Genç bir arkadaşımız, heyecanlı bir arkadaşımız Özgen Nama, sizlerin kardeşi olan bir arkadaşımız. Bir fırsat verin, bir bakalım. Devasa bir yer Sancaktepe bir tane kreş olmaz mı! Bir anne çocuğunu bir kreşe bırakamayacak mı? Efendim para yok diyecekler, yerinde ve zamanında kullanırsanız para var.

O nedenle belediye başkanlarına söylediğim birşey daha var belediye başkanı para harcar bu hizmetler için. Yurttaşın parasını harcar, o zaman kul hakkı yeme geleneği yoksa her belediye başkanının yaptığı her harcamanın hesabını vermesi gerekir.

Özgen Nama'dan da bunu istiyorum, şeffaf olacak, hesap verecek. Saydam olacak ihale. Bir mahalle ile ilgili düzenleme yapılacaksa başkan muhtarı çağırmalı, görüşünü almalıdır. 

Muhtarlık konumuna her zaman önem verdim, vermeye de devam edeceğim. En demokratik şekilde seçilen aday muhtarlardır. O nedenle yerel yönetimlerde başkanın gücü olmakla birilkte, muhtarlarla işbirliği yaptığında bu gücü artar.

Sancaktepe'nin tapu sorunu var. bunun da çözülmesi lazım. Özgen Nama'ya oy veren her kardeşimin Ekrem İmamoğlu'na da oy vermesi lazım. İstanbul'un da kaderinin değişmesi lazım. Bizim Kartal, Maltepe belediyemiz tapu sorununu çözüyor diğer belediyeler niye çözemiyor.

Kentsel dönüşüm yapıyorlar bakıyorlar yerler iyi oradaki insanları kentin varoşlarına sürüp orada rant elde ediyor. Bizler ranta karşı değiliz. Sorun şurada rantı kim hak ediyor. Rantı doğuran kim o mahallede yaşayanlar, faydalananlar kim o mahallede yaşamayan ancak parası olanlar.

Bizim kentsel dönüşümden kast ettiğimiz de budur. İnsanlar daha iyi yerlerde yaşamalı. Evlerin etrafında parklar olur. Sancaktepe'ye bakıyorsunuz sınıflar 50 kişi. Sancaktepe İstanbul'un 3. sınıf yurttaşlarının olduğu bir yer mi? Ne eksiği var çocuklarımızın. Bizim Tekirdağ Belediye başkanımız böyle bir tablo ile karşılaştı, Tekirdağ'ın bütün ilçelerine okul yaptırdı. MEB'e bağışladı. Tekirdağ'da oturan çocuklara yatırım yaptı. Ekrem İmamoğlu İstanbul'u, Özgen Nama da burayı aldığı zaman göreceksiniz. MEB yapamıyorsa belediyelerimiz yapacak bu çalışmaları. Bakın ben A Partisi, B partisi kimseyi suçlamıyorum. Sorun var mı var, bu sorun çözülmeli. Peki bu sorunları çözeceğiz diye yola çıkanlar sorunları çözdü mü? Hayır.

Bütçe görüşmeleri sırasında 2019'da askeri ücret net 2200 lira olmalı dedim. Bizim belediyelerde net 2200 olacak dedim. Onlar toplandı asgari ücreti 2020 olarak belirlediler. Madem Kılıçdaroğlu iki tane 2 kullandı böyle yapalım dediler. Bizim belediyelerimizde Ocak ayından bu yana asgari ücret 2200 lira olarak ödeniyor. Özgen Nama başkan olacak ve asgari ücreti 2200 yapacak, işçileri işten çıkarmayacak, doğan farkı da ödeyecek.

Biz kimsenin aşıyla, işiyle, ekmeğiyle oynamayız. Herkesin başımızın üzerinde yeri var. 2200'e fazla diyecekler beyler otursunlar 2200 lira ile idare etsinler. Bir ay geçinsinler. Hayat pahalılığı almış başını gidiyor. Kriz reel sektörü yeni vuruyor. İşsizlik artacak. Ben bir fabrikayı ziyaret ettim. Bana şunu anlattı; "Biz burada işçilerle birlikte bir aile olduk, oluyoruz. Bir işveren için işçinin işine son vermenin ne kadar zor olduğunu biliyor musunuz"

Yani olay sadece işçi penceresinden düşünülecek bir olay değil. Bıçağın dayandığı yerde işveren ben ayakta duramam diye işçileri işten çıkarıyor. Peki sandığa giderken bu tabloyu düşünecek miyiz? bize yönelik suçlamalar yapılıyor.

Bunların hiçbir önemi yok. İnsan kendisini bilmeli, biz kendimizi biliyorsak ne söylerlerse söylesinler

İsraf haramdır diye bir kültürümüz var. Biz ittifakı sandıkta yapmak zorundayız. Her partiden arkadaşıma seslenmek istiyorum. Sancaktepe'nin yaşanabilir bir kent haline geldiğini görmek istiyorsanız önümüzde sandık var.

Sizlerin oyları ile Özgen Nama'yı başkanlık koltuğunda göreceğiz. Biz bir yola çıktık. Bu yol hakkı, adaleti savunma yoludur. Hiçkimseyi ötekileştirmeme yoludur.

Ekonomik kriz var biliyorum, nasıl çözüleceğini de 13 maddede açıkladım. Çıkıp şunu diyebilirlerdi 13 madde açıkladın ama eksik diyebilirlerdi. Vay sen bunu nasıl açıklarsın dediler. Elbette bu soruna çözüm bulmak hepimizin görevi. Yenileşmenin bittiği yerde gerileme başlar. Bizim ufkumuz Atatürk'ün gösterdiği çağdaş uygarlıktır. Hepimiz bunun için çalışıyoruz

Bizim ülkemiz cennet gibi. Peki bu cennet gibi ülkeyi neden cehenneme çevirdiniz. İnsanlar birbirine selam veremez hale getirdiler. Hizmet yarışı varsa sen de açıklarsın ben de açıklarım vatandaş seçer. Vatandaş neredeyse sokakta birbirini boğazlayacak, bundan da memnuniyet duyuyorlar. Bizim kültürümüz bu toprakların en zengin kültürü. Bizim kültürümüzde barış var. Bize Yunus Emre'yi, Karacaoğlan'ı unutturdular. Niye unutalım, aklımızı kullanıp sandığa gideceğiz. Biz huzur içinde yaşamak istiyoruz ben size bunun sözünü veriyorum.