Muammer Keskin Yurt'a konuştu: Katılımcı demokrasi ve şeffaflık gelecek!

Muammer Keskin Yurt'a konuştu: Katılımcı demokrasi ve şeffaflık gelecek!

CHP’nin Şişli Belediye Başkan adayı Muammer Keskin, Şişli’de mevcut durumu, gerçekleştirmek istediği projelerini Yurt’a anlattı. Keskin, “Belediyenin her kuruşunu en verimli şekilde harcamak için ortak aklı kullanmak en etkili yoldur” dedi.

Süleyman Karan

Şişli’de Belediye Başkanlığı için CHP ile DSP adayları arasında nefes nefese bir yarış sürüyor... DSP’nin adayını zaten tanımayan yok! Şöyle diyelim; DSP adayı neyi temsil ediyorsa, CHP adayı bambaşka bir şeyi temsil ediyor. CHP’nin adayı Muammer Keskin, katılımcı demokrasi ve şeffaflık vurgusu, mahalle meclislerini kurmak ve işletmek iddiasıyla geliyor. Aynı zamanda bugüne kadar Şişli’de sokakta demokrasi mücadelesini de yıllardır sürdüren bir sosyal demokrat olan Muammer Keskin ile projelerini ve yerel yönetime bakış açısını konuştuk.

> Seçimi kazanırsanız, ‘Açık Kapı Halkla İlişkiler ve İletişim Projesi'ni hayata geçireceksiniz... Bunun belediye ile Şişlililer arasındaki en şeffaf ve geri dönüşü en hızlı sistem olduğunu belirtiyorsunuz… Nasıl işleyecek bu sistem?

Belediyenin kapısı komşularımıza her zaman açık olacak. Yüzümüzden gülümseme eksik olmayacak. Açık Kapı Projesi ile komşularımız tüm istek, öneri ve şikâyetlerini bize kolaylıkla iletecekler.
Belediyemizin girişinde konumlandıracağımız başvuru masası, çağrı merkezi, sosyal medya, WhatsApp, e-posta, CİMER, dilekçe ve gezici ekipler de dahil olmak üzere tüm iletişim kanallarından gelen başvurular, bir koordinasyon merkezinde toplanacak.
Açık Kapı Projesi'nin temel farklarından biri olan koordinasyon merkezi, müdürlüklere ilgili konuları ileten ve yanıtlarını takip eden yapı olacak. Komşularımızın başvuruları en geç 48 saat içinde sonuçlandıracak.
'Gülümse, dinle ve çöz' yaklaşımıyla hizmet veren ekip arkadaşlarımız komşularımızı “Nasıl yardımcı olabilirim?” diyerek karşılayacak ve “Başka bir arzunuz var mı?” sorusunun yanıtını alarak görüşmeyi sonlandıracak.

> ‘Tek adam rejimi’ diye eleştirdiğimiz bir sistemde, ne yazık ki belediyeler de bir çeşit tek adam rejimiyle yönetiliyor ülkemizde. Siz ise sürekli ‘ortak akılla çözüm odaklı yönetimden söz ediyorsunuz. Belediyede ‘başkan ve adamları’ sistemini ortadan kaldırabilecek misiniz?

Her belediye başkanının tek adam yönetimi uyguladığını söyleyemeyiz; ancak sorunuzdaki gerçeğin inkâr edilir olmadığı da pek çok örnekle ortada. Ben ise en iddialı projemi belki de bu noktada ortaya koyuyorum. Ortak aklı kullanmaktan hiç bir zaman vazgeçmeyeceğim. Belediyede, hangi konuda karar alınırsa alınsın, paydaşları ile mutlaka görüşeceğim, uzmanların değerlendirmelerini alacağım, mahalle meclislerimizden gelen önerileri dinleyeceğim, belediye meclisinde konuyu enine boyuna tartıştıktan sonra nihai kararımı vereceğim.
Belediyenin her kuruşunu en verimli şekilde harcamak için ortak aklı kullanmak en etkili yoldur. Yoksa her şeyi ben bilirim, burası benim krallığım dediğiniz an hem kendiniz büyük hataya düşersiniz hem de yanlış üstüne yanlış yaparak halkın parasını çöpe atmış olursunuz. Evet, benim sadece ‘adamlarım’ veya bürokratlarım olmayacak, her Şişlili komşum karar verme ve karar alma sürecinde benim en etkili yardımcılarım olacak.

> Köy Enstitüleri’nden ilham alarak bir Kent Enstitüsü projesini hayata geçirmeyi planlıyorsunuz? Bu projenin hedefi nedir?

Evet, ilhamını Köy Enstitüleri’nden alan Kent Enstitüsü ile öğrenmeye odaklı, üretken, katılıma inanan, demokrasiyi hayat tarzı haline getirmiş kişiler kazanmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda; kamu, sivil toplum, üniversite ve özel sektör işbirliğiyle eğitim merkezleri oluşturacağız.

> Şişli’nin gündüz ve gece yoğunluğu çok faklı... Mevcut nüfusun çok daha fazlası geliyor her gün Şişli’ye... Gündelik hayatı kolaylaştırmak için, hem Şişlililer hem de Şişli’de günün yarısından fazlasını geçiren İstanbullular için ne gibi çalışmalar yapacaksınız?

Önceliğimiz Şişli'de yaşayan komşularımızın yaşamını kolaylaştırmak olacak. Bu amaçla gerçekleştireceğimiz çalışmalar da yetki alanımızla sınırlı kalmayacak. Farklı kurum veya kuruluşların uhdesindeki konularla ilgili çözüm odaklı işbirlikleri geliştireceğiz. Gerekli konularda kamuoyu oluşturarak, çözüm sağlayacağız. Komşumuzun sorunu bizim sorunumuz olacak.

> Çevreci projelere de özel bir vurgu yapıyorsunuz? Bu konuda neler yapmayı planlıyorsunuz?

Gelişen dünyada çevre koşulları gittikçe kötüleşiyor. Kaynaklar tükeniyor, çevre kirliliği had safhada. Özellikle bizim gibi iş yerlerinin ve yoğun trafiğin hâkim olduğu, ayrıca yeşil alanın neredeyse hiç bulunmadığı bir ilçedeyseniz belediye başkanı olarak çevre olaylarına kat be kat duyarlı olmak ve bu minvalde topluma yararlı projeler geliştirmek mecburiyetindesiniz. Öncelikle hedefimiz ilçemizi yeşillendirmek. İç bahçe düzenlemeleriyle 1.500.000 metrekare yeşil alan kazanacağız. Ayrıca ilçemizdeki tüm yeşil alanları yeniden ele alacak ve ihtiyaca uygun hale getireceğiz.

Bu sayede hava kirliliğiyle mücadele etmeyi de amaçlıyoruz. En önemli projelerimizden biri de Çevreci Komşu Kart. Her evin bir Çevreci Komşu Kartı olacak. Şişlililer, biriktirdikleri kağıt, plastik, metal, cam ve elektronik atıkları karşılığında puan kazanacaklar. Kartlarına yüklenen puanlarla ister anlaşmalı marketlerden alışverişlerini yapacaklar, isterlerse de bir öğrenciye burs desteği sağlayacaklar.

> Sizin kadar mahalle meclislerine vurgu yapan pek adaya rastlamadık. Mahalle meclisleri ve kent konseyi ile katılımcı demokrasiyi hayata geçirme hedefiniz nasıl işleyecek?

Gerçekten de çok önemli bir konu mahalle meclisleri, kent konseyleri. Kent konseylerini çoğu belediye etkili şekilde kullanamıyor. Bence bir yanıyla bu kurumları bürokratik kademe görüyorlar, bir yanıyla da dikkate değer bulmuyorlar.
Bence iki görüş de yanlış, eğer kurumları önemserseniz, onlarla birlikte çalışırsanız, karar süreçlerine katarsanız neden yararlı sonuçlar almayasanız ki? Ben bunu başaracağım. Bu kurumları çalıştıracağım; hem dinleyeceğim, hem de hızlı karar almanın yollarını açacağım. O zaman mahallelerden başlayarak, sokaklara kadar Şişli’de karar süreçlerine halkı katmış oluruz.
Bakın buralarda belediyemiz hâkim olmayacak, o sokağın, o mahallenin bileşenleri, muhtarı, STK temsilcileri, doğrudan halkın kendisi etkili olacak. Mahallenin sorunlarını, çözüm önerilerini, bütçe ihtiyaçlarını bu kurullar belirleyecek. İşte bu kurullardan çıkan görüşler, bütün halkın değerlendirmesini de içereceği için demokratik bir katılım oluşturacak. O nedenle yerel yönetimleri demokrasinin tam da merkezi gibi görmeli. Yani biz en alt birim olarak sokakları görüyorsak, her sokağın temsilcisi mahalle meclisi veya kent konseyi üyesi olarak bizim yönetimimize ortaklık edecek. Bundan daha iyi katılımcı demokrasi olabilir mi?

> Şişli, 25 yıldır şeffaf ve hesap verebilir bir belediyeciliğe hasret... Siz mesleğiniz gereği de hesap-kitaptan anlayan birisiniz. Bundan böyle belediye gelirlerinin nereye ve nasıl harcandığını görebilecek miyiz?

En iddialı olduğumuz bir başka nokta saydamlık. Belediyede ne karar alınıyorsa halkın gözü önünde olacak, ne harcanıyorsa halkın bilgisi olacak. Ben bir mali müşavir olarak her üç ayda bir belediye bütçelerini şeffaflaştırma sözü veriyorum. Herkes her kör kuruşun nereye harcandığını görecek. Şişli halkının birinci derecede hakkıdır o rakamları bilmek ve görmek. Bağımsız denetim kurumlarının belediyeyi denetlemesi de bizim bu anlayışımızın parçası olacak. Sonuç olarak bir mali müşavir olduğumu tekrar anımsatayım. Hem Şişli halkına hem de mesleğime saygı gereği, hesabı kitabı iyi yapılmış bir bütçe anlayışını hayata geçirmek zorundayım. Bunun sözünü veriyorum; çünkü bu alanda örnek oluşturmak istiyoruz.

> Belediye dendi mi, akla gelenlerden biri de ne yazık ki, eş-dost, hısım-akraba arpalığıdır... Şişirilmiş kadrolara gider belediye gelirleri... Başkan olursanız, Şişli Belediyesi’nde bu kez akılcı ve iş etiğine uygun bir istihdam politikası yerleşecek mi?

Belediye başkan adaylığımı açıkladığım ilk günden beri her fırsatta dile getirdiğim bir gerçek bu. Bakın bütün ailemin önünde Şişli halkına bir söz verdim. Belediye başkanı olarak yetkilerimi ve gücümü, ailemi, yakın çevremi, dostlarımı zengin etmek için kullanmayacağım. Şişli Belediyesi, eşin dostun güç devşirme alanı da, rant çevrelerinin kazanç kapısı da olmayacak. Mafyavari çeteler bilecek ki Şişli Belediyesi, bizimle kararlı ve samimi bir yönetim iradesi ortaya koyacak; bunu da akılcılığı, etiği, ehil kadroların kıymetini bilerek hayata geçirecek.

> Peki Şişlili yurttaşlar sizi nasıl denetleyecek? Bu denetim mekanizması nasıl işleyecek?

Stratejik planımız ve bütçemiz katılımcı yöntemlerle oluşturulacak. Mahalle meclisleri, mahalle meclisleri konseyi ve kent konseyi, karar süreçlerinin paydaşı olacak. Belediye meclisi ihtisas komisyonlarının çalışmalarına meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları dahil edilecek. Meclis toplantılarımız internet üzerinden de takip edilebilecek. Stratejik plan, bütçe, performans programı, faaliyet raporları yalnızca bürokratların değil tüm komşularımızın izleyebileceği versiyonlarıyla birlikte kamuoyuna sunulacak. Kararların paydaşı olan, faaliyetlerimizi ve bütçe harcamalarımızı izleyen herkes denetim mekanizmasının bir parçası olacak. Katılımcı, şeffaf, demokratik, hesap verebilir bir yönetim sağlamış olacağız.