Muharrem İnce'nin yeni partisi siyasi dengeleri nasıl etkiler?

Muharrem İnce'nin yeni partisi siyasi dengeleri nasıl etkiler?

Gazeteci Elif Ünsal, CHP'den ayrılıp parti kurmaya hazırlandığı iddia edilen Muharrem İnce'nin yeni partisini ve yeni partinin getireceği ihtimalleri değerlendirdi.

Yurt Gazetesinden Elif Ünsal'ın değerlendirmesi şöyle;

CHP’li Muharrem İnce’nin özdeşleştiği partiden kopması ve kendine yeni bir yol çizmesi gündeme geldiğinden beri İnce, son günlerde tartışmaların göbeğinde. CHP’liler Muharrem İnce’nin oy potansiyelini tartışırken, İnce partisinin iktidar olacağına emin olduğunu söylüyor. Peki Muharrem İnce’nin partisi gerçekten oyları böler mi yoksa Millet İttifakının oyları üzerinde bir etkisi olmaz mı?

İnce’nin yeni parti kurması ile oluşacak siyasi dengeler çok bilinmeyenli bir denklem gibi. Cumhurbaşkanlığı seçiminde arkasına aldığı rüzgâr, seçim gecesi fırtınaya dönüşmüş ve İnce kendi kitlesinin tepkisini çekmişti. Hayal kırıklığı yaşayan seçmen, yerel seçimde sandığa gitmemiş ve bu durum Ekrem İmamoğlu’nun kazandığı seçimin yenilenmesine neden olmuştu. Dolayısıyla kitlenin inancı İmamoğlu ile tazelense de İnce’ye olan kırgınlığın hala sürdüğü ihtimali unutulmamalı.

Konunun tahlili için henüz erken olsa da, İnce’nin partisi kurulduktan sonra üçüncü bir ittifak bloğunun oluşabileceği fikri de aklımızın bir köşesinde kalmalı. Şayet İnce’nin kuracağı parti Babacan ya da Davutoğlu ile bir ittifaka girerse; İnce’ye kesinlikle oy vermeyecek olan mütedeyyin kesim ile Davutoğlu ve Babacan’a kesinlikle oy vermeyecek olan ulusalcı kesim tek potada buluşabilir. Fakat Davutoğlu ve Babacan’a oy verecek mütedeyyin kesim, İnce faktörü ile tekrar uzaklaşıp tercihini AKP’den yana kullanabilir. Aynı şekilde bu ittifak bloğuna sıcak bakmayacak ulusalcı – Kemalist kesim de CHP tercihinde sabit kalabilir.

CHP’nin %20 kemik oyu düşünüldüğünde, bu %20’nin üstüne çıkan oyların bir bölümü İnce’nin partisine kayabilir. Fakat CHP’nin ne yaparsa yapsın nüfuz edemediği, müesses nizam karşıtı, liberal ve mütedeyyin kitlenin varlığını da unutmamak gerekir. Dolayısıyla bu kitlenin eğitimli, okumuş çocukları AKP’nin politikalarından rahatsız olsa da bir alternatifleri olmadığından bu periferide takılı kalmış olabilir. Bu kitle, CHP’nin hiçbir şekilde erişebileceği bir kitle değil. Ancak Babacan ya da Davutoğlu’nun bu kitleye bir alternatif olarak hitap edeceği gözden kaçmamalıdır. Bu çerçevede düşünüldüğünde Türkiye’nin yeni ittifakı liberal-mütedeyyin-Kemalist yakınlaşması ile tüm dengeleri alt üst edebilir.

Daha açık ifade etmek gerekirse kurulacak üçüncü bir ittifak AKP’nin de oylarını bölebilir. Ya da bu ittifak bloğu ile AKP tabanı “CHP bölünüyor” diye düşünerek daha da konsolide olabilir.

Her durumda İnce’nin yeni partisi şimdiden çok bilinmeyenli bir denklem gibi. Tüm siyasi dengelerin değişeceği bir ittifak bloğu ortaya çıkabilir ya da daha önce tecrübe edinilmiş bir Anadolu Partisi vakası yaşanabilir. Unutmayalım ki Türkiye’de 24 saat siyaset için çok uzun bir süre, bu nedenle bekleyelim ve görelim.