Clinton ile Trump ikinci kez kozlarını paylaştılar

ABD'de 8 Kasım'daki başkanlık seçimi öncesi Demokratların adayı Hillary Clinton ve Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump ikinci kez canlı yayında baş başa tartıştı. Trump'ın münazaraya saatler kala yaptığı basın toplantısı ise Clinton'a ağır darbe vurdu.

ABD Başkanı olmak için 8 Kasım'da yarışacak olan Demokrat Parti adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump, geleneksel başkanlık münazarasının ikincisinde karşı karşıya geldiler.

Washington Üniversitesi'ndeki kapışmanın, 27 Eylül'de yapılan ilk münazaraya göre tansiyonu daha düşüktü; kişsel meselelerden çok politika ve siyaset konuşuldu.

Adaylar, online ve stüdyodaki 35 kişiden gelen sorulara yanıtlar verirken, Donald Trump'ın kadınlara ilişkin ses kaydı yine gündeme geldi. Trump açık bir dille bir kez daha özür diledi ve "Kapalı kapılar ardında konuşulan bir konuydu. Üzerinde çok durulmamalı" dedi.

Clinton ise o ses kaydının Trump'ın kişiliğini ve karakterini yansıttığını söyledi ve "Kendi partisinden senatörler ve diğer başkan adayları da açık şekilde ayıpladılr" şeklinde konuştu.


"BEN BAŞKAN OLSAYDIM CEZAEVİNDEYDİN"

Trump'ın, email skandalını gündeme getirmesiyle bu kez özür dileyen Clinton oldu. "Böyle bir şeyi bir kez daha yaşarsam kişisel email adresimi de telefonumu da kullanmayacağım" diyen Clinton'a Trump'ın yanıtı oldukça sertti: "Başkan olursam yayınlanmamış 33 bin email için özel bir araştırma komisyonu kuracağım. Eğer ben başkan olsaydım sen şu an cezaevinde olurdun."

"RADİKAL İSLAM DEMİYORLAR"

Stüdyodan Müslümanlar ve İslamiyetle ilgili gelen soru üzerine, Obama ve Clinton'a yüklenen Trump, "Radikal İslam kelimesini kulanmıyorlar" derken, Clinton ise meselenin İslamiyetle ilgisi olmadığını söyledi. Ortaya çıkan şeyin sorumlusunun teröristler ve cihatçılar oldığunu söyleyen Clinton, "Radikal İslam kelimesi bu yüzden kullanılmamalı. Bu bir İslam savaşı değil" ifadelerini kullandı.

"KÜRTLERİ SİLAHLANDIRIRIM"

Suriye ve DAEŞ meselesinde Trump, "DAEŞ'i yok etmek için gerekirse Rusya'yla dahi ortak operasyonlar denenebilir, işbirliği yapılabilir" dedi. Clinton ise, uçuşa yasak bölge oluşturulmasını desteklediğini söyledi ve ekledi: "ABD askerleri oraya gitmeyecek."

Musul operasyonu konusunda Trump, "Neden Musul operasyonu apaçık şekilde tartışılıyor anlamıyorum, bunu gizli şekilde yapamaz mısınız? Kaçan kaçtı zaten" derken, Clinton ise şunları söyledi: "Orada en iyi partner Kürtler oldu. Kürleri ve Arapları silahlandırmaya devam edeceğiz. Onlar bizim oradaki gücümüz olacaklar."

İki adaydan Clinton, stüdyodaki bir katılımcının, "Birbirinizle ilgili iyi şeyler söyler misiniz?" sözleri karşısında, "Trump çocuklarını iyi yetiştirdi" derken, Trump da, "Asla vazgeçmiyor, savaşçı bir kadın" şeklinde konuştu.
İki isim arasındaki 3. ve son başkanlık münazarası 19 Ekim Çarşamba günü yapılacak.


ÖNCE EL SIKIŞMADILAR

Münazara öncesi Hillary Clinton ve Trump'ın birbirlerinin elini sıkmamaları, iki başkan adayı arasında yaşanan gerilimin boyutunu gözler önüne serdi. Ancak iki aday, tartışmanın sonunda el sıkıştı.

CLINTON ÇİFTİNE MÜNAZARA ÖNCESİ BÜYÜK ŞOK

Münazara öncesinde, Trump'ın, geçmişte eski Başkan Bill Clinton'ı geçmişte cinsel tacizle suçlayan kadınlarla beraber basın toplantısı düzenlemesinin de Hillary Clinton'ın tartışma sırasındaki gerginliğini artırdığı gözlemlendi.

Söz konusu kadınlarla Facebook'tan canlı yayın yapan Trump, "Bu çok cesur dört kadın, burada olmak istedi" dedi. Kadınlardan üçü, 1978 ve 1993 yılları arasında Bill Clinton'a yönelik cinsel taciz ya da tecavüz suçlamasında bulunmuştu.

Bill Clinton, daha önceden bilinen bu suçlamaların hiçbirinden yargılanmamıştı. Ancak suçlamaların birinden sıyrılırken, kadınlardan Paula Jones'a 850 bin dolar ödemeyi kabul etmek zorunda kalmıştı.

Dördüncü kadın ise 12 yaşındayken tecavüze uğrayan Kathy Shelton'dı. Shelton'a tecavüz eden saldırganı savunan avukat ekibinde Hillary Clinton da bulunuyordu.

Kadınların hepsi Hillary Clinton ile Trump arasındaki münazarayı en ön sıradan izledi. Geçtiğimiz günlerde Trump'ın kadınlarla ilgili aşağılayıcı ve küfürlü sözler sarf ettiği bir video kaydının ortaya çıkması ABD kamuoyunda büyük tepki yaratarak, Cumhuriyetçi adayı zor durumda bırakmıştı. Trump'ın münazara öncesi düzenlediği basın toplantısıyla bu rüzgarı tersine çevirmeyi başardığı yorumları yapıldı.

Dünya Haberleri

Rusya'dan ABD'ye tehdit gibi uyarı
Trump açıkladı!
Birim 8200 ve %700 Siber Hücum
İran füzeleri için erken uyarı vermekte zorlanabiliriz, halk sığınaklara yakın dursun
Yapay Zeka İran-İsrail Gerilimini Değerlendirdi: Savaşta Kim Üstün Gelecek?