Bakan Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerinin sorularını cevapladı. Yılmaz, 15 Temmuz’da yüksek rütbeli iki askerin olduğunu söyleyerek, “Birisi ikinci ordu komutanı, diğeri eski Hava Kuvvetleri Komutanı Adem Huduti. 1974 yılında Piyade Okulu’nda asteğmen rütbesini takmış. Paralel midir? 1987’de kara Harp Akademileri’nden mezun olmuş. 1999 yılında tuğgeneral olmuş. En önemli Dönüşüm albay rütbesinden general rütbesine geçiştir. Binlerce albay var. 30 kişiden birini seçiyorsun. Bir insan aklını, vicdanını teslim eder? Akın Öztürk, 1970’te Hava harp okuluna giriyor. 1973’te teğmen oluyor. 1985-1987 yıllarında Harp Akademisi’ne giriyor. 1999-2000 arasında 6. Ana Jet Üssü Komutanı oluyor. 2000’de general oluyor. Toplumsal bir sorun. Benim görevde olduğum sürede bunların kaydı, kitabı yok’’ ifadelerini kullandı.
“Milli Eğitim Bakanlığında 30 bine yakın öğretmenin ilişiği kesildi” diyen Yılmaz, şunları kaydetti:
“Sadece bankaya para yatırdı, okuluna gitti diye atmadık. Terör örgütü ile ilişiği yoksa görevine iade edilir. PKK’lıların kimi ihraç edildi, kimi iade edildi, kimisi de disiplin işlemi devam ediyor. Eğitim-Sen 120 bin üyesi var. Soruşturma konusu olan 10 bin kişi. Öğrencinin eğitim alma hakkı var. Öğretmenin yeri sınıftır.’’
Dindar nesil yetiştirilmesiyle ilgili soru üzerine Yılmaz, “Özgür insan istiyoruz. Vicdanı, Allah korkusu, hak, hukuk bilmekle alakalı eğitim her şey değildir, çok şeydir” şeklinde konuştu.
Askeri birliklerin taşınmasından sonra bu arazilerin ne olacağına ilişkin Bakan Yılmaz, “Taşınan silahlı kuvvetlerinin yerine ticari tesis değil kamu ve yeşil alan olacak. Bizde liselere talibiz” diye konuştu.