1389 gün sonra Berkin Elvan

Gezi olayları sırasında polisin fişekle başından vurmasıyla yaralanıp komaya giren ve 269 gün yaşam mücadelesi verdikten sonra 16 kiloya düşerek hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın davası 3 yıl 8 ay sonra görülmeye başlandı. Mahkemeden adalet çıkmadı. Berkin Elvan davasının görüldüğü mahkeme heyeti, sanık polisin tutuklanma talebini reddedip davayı 6 Temmuz 2017 gününe erteledi.

Van İl Emniyet Müdürlüğü'nde görev yapan ve Sesli Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla Van'dan duruşmaya bağlanan tutuksuz sanık polis memuru F.D. ifadesinde, olay günü Okmeydanı'na belediye otobüsüyle götürüldüklerini, ancak Okmeydanı'na varmadan yolun kapalı olduğunu görüp indiklerini, kendilerine bu sırada bir grup tarafından molotoflarla saldırıldığını anlattı. E-5 yolunun paralel caddelerinde beklediklerini ifade eden F.D. başbakan oradan geçeceği için yolun açık kalacağı yönünde talimat verildiğini belirtti. F.D. "O gün 25-26 saat görev yapmıştık. Olayla ilgili detayları hatırlayamıyorum. Ama kimseyi yaralayacak şekilde gaz fişeği kullanmadım. Çevik Kuvvet'te çalıştığım 3,5 sene boyunca kimsenin yaralanmasına ya da ölmesine neden olmadım" dedi.

"ZET'İ KULLANMAYA YETKİLİ 4-5 KİŞİ OLUYOR"

Mahkeme Başkanı'nın ZET silahı kullanıcısı olduğuna ilişkin sorusu üzerine sanık polis F.D, "Her çevik kuvvet grubunda gaz fişeği silahı kullanmaya yetkili 4-5 kişi oluyor. Ancak bizim grupta kağıt üzerinde ben kullanıyordum. Ama kendi aramızda değişmeli kullanıyorduk" diye cevap verdi. Sanık F.D., E-5'in paralel caddelerinden iç kesimlere doğru hiç girmediğini ileri sürdü.

"GÖRÜNTÜLERDEKİ KİMSEYİ TANIMADIM"

Kendisine olayla ilgili görüntülerin izletildiğinin sorulması üzerine sanık F.D. "Görüntüler net değil. Hepsinin başında kask var. Görüntülerdeki kimseyi tanıyamadım" dedi. Mahkeme Başkanı'nın "Yüz tanıma sistemine göre ve bilirkişi raporunun boyuna yönelik görüntülerdeki kişinin sana uyduğu yönünde iki rapor var" diye sorması üzerine sanık F.D. "Ben kendimi teşhis edemiyorum. Bilirkişi raporunun da sağlıklı olduğunu düşünmüyorum" diye cevap verdi.

SAÇI VE BIYIĞININ TAKMA OLMADIĞINI SÖYLEDİ

Daha sonra Elvan ailesinin avukatı Murat Timur sanığa, bıyığı, saçının takma olup olmadığını sorması üzerine sanık F.D. takma olmadığını, gözlüğün de kendine ait olduğunu söyledi.

"SANIKTAN ŞİKAYETÇİYİM"

Duruşmada daha sonra söz verilen Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan, sanıktan şikayetçi olduğunu belirtti. Elvan, oğlu Berkin'e mezuniyet için kıyafet aldıklarını, oğlunun kız arkadaşlarına şaka yapmak için torpil alacağını söylemesi üzerine 5 lira verdiğini anlatarak "Bu bildiğiniz kızkaçırandır. Berkin daha sonra 'Anne bana 5 lira vermiştin, ben döner yedim' dedi. Oğlum 1 liralık da internet oynamış. Bu parayla hem internet oynayıp hem yemek yeyip hem de nasıl torpil alır?" diye konuştu.

"HALA O EKMEĞİ BEKLİYORUM, HALA O FIRINA GİDEMİYORUM"

Gülsüm Elvan, olay günü oğlunun ekmek almaya çıktığını belirterek "Dışarıda hiç olay yok. Hiçbir şey yok. Yoksa oğlumu gönderir miyim? Gaz kokusu gelmesin diye kapalıydı camlar. Oğlumun geciktiğini düşündüm. Daha sonra Berkin'in kafasının kırıldığını söylediler. Ben hala normal düştü biliyorum. Bir komşumuz bana sarılıp ağlayınca anladım" dedi. Gülsüm Elvan, "Hem vurdunuz, yetmiyormuş gibi kurtulma şansı yüzde 50 olduğu halde elinden aldınız. 5 dakika mesafe yol varken çocuğumu 25 dakika tutuyorlar. Bu suç değil mi? Bu yaştaki çocuğun elinde silah da olsa öldürmeyecektin. Utanın, çocuk katilleri bunlar. Oğluma aldığım kıyafetler hala evde duruyor. Hala o ekmeği bekliyorum, hala o fırına gidemiyorum. Siz bunları cezalandırmadığınız sürece daha çok katil çıkacak. Bu hakimler adalet getirmedikçe daha çok Berkin öldürülür. Dilerim Allah'tan katil, çocuğunu eline alamasın. Anlasın beni. Benim çocuğum ekmeğe gitti" diye gözyaşı döktü. Mahkeme salonundaki izleyiciler de ağladı. Gülsüm Elvan ifadesinin ardından fenalaşınca duruşmaya ara verildi.

SAMİ ELVAN OLAY GÜNÜNÜ ANLATTI
 
Gezi Parkı eylemlerine ilişkin kafasına gaz kapsülü isabet eden ve 269 gün sonra tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın öldürülmesine ilişkin davada konuşan baba Sami Elvan, ailesinin ölüm tehditi aldığını söyledi. 

İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada konuşan Sami Elvan, olay gününü anlattı. Olaydan bir gün önce eşiyle birlikte tekstil işçisi olarak çalıştığı işyerinden 13.00 sıralarında paydos ederek eve geldiğini anlatan baba Elvan devamında şunları söyledi; "Berkin yanıma gelip, Pazartesi günü mezuniyet töreni olduğunu ve törende giyecek kıyafeti almamı istedi. Ben de tamam dedim. Ancak yorgun olduğum için annesi ile birlikte elbise almaya gittiler. Akşam geldiklerinde Berkin dışarıda kalmak istemiş, gelmemişti. O sırada Gezi Parkı olayları vardı. Ablasıyla kardeşi de dışarı çıkmak istedi. Önce izin vermedim. Bana sadece hak arayacaklarını söylediler. Ben de anneleriyle birlikte gitmelerine izin verdim. Tekrar uyumuşum. Sabah küçük kızım uyandırdı beni. 'Baba, Berkin'in kafası kırılmış' dedi. Uyku sersemi olarak ayakkabılarımı dahi giymeden dışarıya fırladım. Ancak Berkin'i hastaneye kaldırmışlardı. Yollar kapalı olduğu için Kasımpaşa'yı dolanarak hastaneye götürmüşler. Biz de aynı yoldan hastaneye gittik. Önce kimseyle görüşemedik. Sonra ameliyatta olduğunu söylediler. Ameliyattan çıkardıktan sonra da yoğun bakıma aldılar. Doktoru iyi şeyler söylemedi"

"OĞLUM SANKİ DARBE YAPMIŞ GİBİ KARİKATÜRLERİNİ YAPIYORLAR"

Zaman zaman gözyaşarına hakim olamayan Sami Elvan, Berkin'i kimin vurduğunun görüntülerde tespit edildiğini ancak ortaya çıkarılmak istenmediğini söyledi. Elvan, "Çünkü dönemin Başbakan'ı şimdi ki Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan 'emri ben verdim' dedi" diye konuştu. Kendisinin ve ailesinin sürekli ölüm tehditleri aldığını belirten Elvan, "Sanki benim çocuğum 15 Temmuz darbesini yapmış gibi, tankın önünde karikatürleri çiziliyor. Ben adalet istiyorum. Benim çocuğum kimseye yanlış yapmadı" ifadesinde bulundu.

KARDEŞİ DE TEHDİT EDİLDİĞİNİ SÖYLEDİ

Daha sonra söz alan Berkin Elvan'ın kardeşi Gamze Elvan da tehdit aldığını belirterek, polisler tarafından iki kez gözaltına alınmak istediğini ancak mahallelinin buna izin vermediğini söyledi.

TANIK: POLİSLER KÜFÜR EDİNCE FOTOĞRAFINI ÇEKTİK 

Daha sonra tanık beyanlarına geçildi. Okmeydanı'nda özel bir klinikte diş hekimi asistanı olarak çalışan Perihan Kok, olay günü gaz atan bazı polislerin fotoğrafını çektiğini söyledi. Kok, olaylar sırasında yoğun gaz atıldığı için klinik önündeki polisleri 'hasta var' diye uyardık. Ancak polisler bize küfür edince ben de sinirlenerek fotoğraflarını çektim. Ertesi gün iş yerine gelince bir tane çocuğun polis tarafından vurulduğunu söylediler. Ben de bize küfür eden polislerden biri olabilir diye fotoğrafı savcılığa verdim" dedi.

TANIK: FOTOĞRAFINI ÇEKTİĞİMİZ POLİSLER BERKİN'İN VURULDUĞU YERE DOĞRU KOŞTULAR

Tanık olarak dinlenen Diş Hekimi Meltem Başbuğ da, yoğun gaz atmaları nedeniyle içeride astım hastası olduğu için polisleri uyardıklarını ancak kendilerine cinsiyetçi küfürler savurdukları için polislerin fotoğrafını asistanıyla birlikte çektiğini anlattı. Fotoğrafı 07.05'te çektiklerini söyleyen Başbuğ, polislerin ise 5-10 dakika sonra Berkin'in vurulduğu yere doğru koştuklarını söyledi. Duruşma devam ediyor. 

Güncel Haberleri

Benzin ve motorine zam geliyor!
60 bin kişiye tahliye geliyor! İşte detaylar...
Emekli ikramiyesi için 31 Mayıs uyarısı
TBMM Başkanı Kurtulmuş'tan Meclis Başkanvekili kararı!
Amasya'da peş peşe korkutan depremler!