Bahçeli İmamoğlu'nu hedef aldı: Belediye başkanı olmayı rüyanda görürdün...

Devlet Bahçeli, MHP Grup Toplantısı'nda konuştu. Bahçeli konuşmasında, Kemal Kılıçdaroğlu, Ahmet Davutoğlu ve Ekrem İmamoğlu'nu hedef aldı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis'teki grup toplantısında konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu'nu hedef alan Bahçeli, "Dünya, Rusya- Ukrayna arasındaki cepheleşmeye kilitlemişken İBB Başkanı’ndan Münih’e gitmesi dikkat çekmiştir. Belediyenin işleri bitti de sırayı Münih Güvenlik Konferansı mı aldı? İBB Başkanı, hangi sorumlulukla bulunmuştur. Bu şahıs ne arıyor Münih’te" diye konuştu.

Davutoğlu'nun "28 Şubat'tan son bahsetmesi gereken Bahçeli'dir" sözlerini de değerlendiren Bahçeli, "Bak Davutoğlu, benim 28 Şubat 1997'de Başbakan Yardımcısı olduğumu ispat etmezsen namerdin önde gidenisin" dedi.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar:

 Dünya Rusya-Ukrayna arasındaki cepheleşmeye kilitlenmişken, Münih Güvenlik Konferansı'na katılanlar arasındaki bir isim de gözümüze çarpmıştır. Türkiye'yi temsilen Milli Savunma Bakanımız bu Konferans'a katılmışken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın da Münih'e gitmesi dikkat çekmiştir.

Belediyenin işleri bitti de sırayı Münih Güvenlik Konferansı mı aldı? İstanbul Belediye Başkanı Münih'te hangi sıfat, hangi görev, hangi sorumlulukla bulunmuştur?

Bu şahıs ne geziyor Münih'te? Ne arıyor Konferans koridorlarında? Neyin lobi çalışmasını yapıyor? Şayet bizim bilmediğimiz, sır gibi mahfuz tuttuğu bir görevi varsa söylesin de öğrenelim.

“HİÇ UTANMADAN YÜZÜ KIZARMADAN TÜRKİYE’Yİ KÖTÜ GÖSTERMİŞTİR”

Üstüne vazife olmayan konularda görüş bildirmeye meraklı bu belediye başkanı Rusya-Ukrayna arasındaki barışçıl diyalog için hazır olduklarını açıklamış.

Diğer yandan açık açık Türk demokrasisinin yetersizliğinden bahsetmiş. İstanbul'un demokrasiye aç olduğunu, Türkiye'de demokrasinin sakatlandığını, ama ölmediğini, kurumların yıprandığını, Avrupa değerlerine ve demokratik normlara özlemin arttığını ifade etmiş.

İstanbul Belediye Başkanı, hiç utanmadan, hiç sıkılmadan, hiçbir yüz kızarıklığı emaresi göstermeden Türkiye'yi kötülemiş ve kötü göstermiştir. Bu jurnalciliktir, köksüzlüktür, kimliksizliktir, skandal bir rezalettir.

Türk milletinin oyuyla seçilen bir belediye başkanının yabancı ülkelerde milletin irade, tercih ve takdirinden şikâyet etmesi kararmış ve fosilleşmiş zihniyetini ele vermiştir.

“CEM ÖZDEMİR DENEN ŞARLATANLA KUCAKLAŞMAK…”

Üstelik Türk ve Türkiye düşmanlığı aleni olan, PKK ve HDP sevdasını her fırsatta dile getiren devşirilmiş sözde siyasetçi Cem Özdemir isimli şarlatanla fotoğraf çektirip kucaklaşması soysuzluğun ete kemiğe bürünmesidir.

Bu Türkiye muhalifi çürümüşle aynı kareye girmek, beraberce gülücükler saçmak PKK'yla buluşmak demektir, HDP'ye zeytin dalı uzatmak demektir, haçlı emellerine ikram demektir, bölücülüğe hizmet demektir, şerefli bir davranış da sayılamayacaktır.

İstanbul sorun yumağı olmuşken, Münih'te gezen, siyaset cambazlığına heves eden, destek toplamaya çalışan, kulis yapmaya kalkışan İmamoğlu'nun İstanbullu kardeşlerimin iradesini hiçe saydığı, batının maşalığına talip olduğu ayan beyan ortaya çıkmıştır.

“İSTANBUL DEMOKRASİYE AÇ OLSAYDI…”

İstanbul demokrasiye aç olsaydı, sen ekmeğe muhtaç olurdun. İstanbul demokrasiye aç olsaydı, Münih'in yolunu zor bulurdun. Türkiye'de demokrasi sakat olsaydı, belediye başkanlığı koltuğuna oturmayı ancak rüyanda görürdün.

Gittiği yabancı bir ülkede, Türkiye aleyhine tezviratlar yapan bir işbirlikçiye aziz milletimizin ne yapacağını, nasıl bir demokrasi diyetini müstahak göreceğini, kabaran siyasi hesabı hangi vasıtalarla soracağını eninde sonunda herkes görecek ve şahit olacaktır.

Bizim gözümüzde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı mefluçtur. Dahası yediği ekmeğe, içtiği suya, soluduğu havaya, bastığı toprağa, aldığı maaşa, kullandığı devlet imkanlarına haksızlık yapmış, karşı duruş sergilemiştir.

Ümit ediyorum ki, bu haksızlığın, bu vefasızlığın, bu kadir kıymet bilmezliğin cevapsız ve cezasız bırakılmayacağı da mutlaka görülecektir.

“TERS ÇEVİRİNCE 9 RAKAMI ORTAYA ÇIKAR”

 6 rakamına lütfen dikkat buyurunuz, bu rakamı ters çevirdiğimizde tabiatıyla 9 rakamı ortaya çıkar. Mesele bakmak değil, görmek, görüleni tüm berraklığıyla göstermektir. Biz 6'ya bakınca gördüğümüz 6 oktur, yuvarlak masa çevresinde kurulan tuzaktır, tertiptir, tezgahtır, karamsarlıktır, kumpastır, Türkiye'nin sırtına bindirilmek istenen ağır külfettir.

 6'yı çevirip 9 rakamına bakınca da gördüğümüz huzurdur, havaya kaldırılan 9 tuğdur, parlayan 9 Işıktır, sosyal ve ekonomik sorunların süratle geçeceğinin müjdesidir, Cumhur İttifakı'nın 2023'te açık ara öne geçeceğinin simgesidir.

Gündem Haberleri

Hastaneden açıklama geldi
Kurban Bayramı'nın ilk gününde acı bilançoyu İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya duyurdu
'Terörsüz Türkiye' mesajı verildi
CHP ile AKP arasındaki fark herkesi şaşırttı
İmamoğlu’ndan videolu ‘mega proje’ paylaşımı