Erdoğan Toprak'tan gündeme dair açıklamalar

CHP Milletvekili Erdoğan Toprak son dönemde yaşanan siyasi gelişmelere dair açıklamalarda bulundu

CHP Milletvekili Erdoğan Toprak bir değerlendirme raporu yayımlayarak son dönem siyasi gelişmelere dair açıklamalarda bulundu. Raporun satır başları şöyle;

1. Ülke gündemini gerçeklerin dışında oluşturma stratejisi izleyen iktidarın yeniden ortalığa sürdüğü Kanal İstanbul Projesi irdelendikçe gerçek niyet daha da somutlaşmaktadır: Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni delme!

O nedenle, yeni yılda siyaset gündeminin öncelikli maddesi, ülkemizin tek adam yönetiminden kurtarılmasının yolunu açacak, reformize edilmiş şeffaf ve dinamik parlamenter demokrasiyi yeniden tesis ederek hayata geçirecek ortak aklı, toplumsal uzlaşıyı ortaya çıkartacak zemini hazırlamak olmalıdır.

2. Sadece şu tespit bile yeni hükümet sisteminin başarısızlığı ve yönetim konusundaki yetersizliğinin kanıtıdır: 24 Kararname! 24’ünün yanlışlarını düzeltmek için 31 Kararname! Toplam 55 Kararname! 

Tek adamın tek başına her alanda yetkin olmasının insan doğasına aykırı olduğu gerçeğinin sistemdeki liyakatsizliğin, bürokratik dağınıklığın ve devlet aklından yoksunluğun ülkemizi ciddi badirelerle karşı karşıya bıraktığını göstermektedir. Kanun ve kararnamelerin genelliği ilkesi zedelenirse, Türkiye’de hukuka saygı ve güven tümüyle biter!

3. 2020 yılına oldukça hareketli gelişmelerle adım attık. Dış politikada büyüyen sorunlar, ABD ve AB ile ilişkilerden bölgede ağırlaşan süreçlere varana kadar Türkiye’yi daha sıkıntılı bir sürece doğru sürüklüyor!

2019 yılından devreden sorunlarla ağır bir dış politika sorunları yükü altında bulunan Türkiye açısından iktidar yanlışlarını terk etmedikçe 2020’nin de farklı olacağını söylemek doğru olmaz. Aksine sorunların daha da ağırlaştığı, açmazların ve çıkmazların yoğunlaştığı bir yıla girdiğimizi söyleyebiliriz.

4. ABD-İsrail ortak operasyonuyla İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Süleymani ve Iraklı Şii Milis Gücü Haşdi Şaabi komutanlarının öldürülmesi bölgede yeni ve yaygın bir savaşın kıvılcımını oluşturabilir!

Her ikisi de sınır komşumuz olan İran ve Irak’taki bu tablo ülkemizi de doğrudan ve yakından ilgilendirmektedir. Sınır komşumuz Suriye’de 2011’den bu yana yaşanan sürecin ülkemiz üzerindeki etkileri, yansımaları dikkate alındığında, her iki komşumuzun siyasi, ekonomik ve askeri istikrarı Türkiye için daha da hayati önem kazanmaktadır. Kasım Süleymani suikastı, tüm bu açılardan çok iyi analiz edilerek bir an evvel Türkiye kendi tavrını, duruşunu, stratejilerini oluşturmalıdır.

5. İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin yerine atanan Tuğgeneral İsmail Kaani: “Herkese Orta Doğu’nun dört bir yanında ABD'lilerin cesetlerini görmek için sabırla beklemesini söylüyoruz!”

Kasım Süleymani suikastı bölgedeki Amerikan askeri, diplomatik ve ticari varlığını muhtemel saldırılara karşı açık hedef haline getirdi. Misillemenin Devrim Muhafızları ya da İran milisleri tarafından yapılması gerekmiyor. Irak, Suriye, Lübnan, Filistin ve Yemen gibi İran’ın yönlendirebileceği, İran’a vekâleten bu saldırıları üstlenecek çok sayıda örgüt ve silahlı milis gücü mevcut.

6. Bir diğer olasılık: Ülkesinde Temsilciler Meclisi’nden azil kararı çıkan, Senato’da hakkındaki azil soruşturması devam eden ABD Başkanı Trump, bu saldırıyla iç politikaya yön vererek Başkanlık Seçimleri'ne hazırlanıyor!

Saldırıların Trump’ın ara seçim yılına girdikten 2 gün sonra ve Senato'da ifade vermeyi beklerken gerçekleşmesi, saldırı kararının “Siyasi Kazanım” elde etme amacıyla alındığına dair olasılıkları güçlendiriyor. Oysa Trump, 2011’de Başkan Obama’nın İran'a karşı savaş planını yeniden seçilmesini güvenceye almak için yaptığını söyleyerek eleştirmiş, Obama’ya “Zayıf ve Etkisiz Biri” demişti!

7. İsrail, GKRY ve Yunanistan arasında imzalanan EastMed doğalgaz boru hattı projesinin inşasına yönelik anlaşma, bölgedeki enerji işbirliğinde Türkiye’yi dışlama stratejisinin yeni bir aşamaya geçirildiğini göstermektedir! 

Türkiye ile Libya arasındaki anlaşma, Girit Adası'nın doğusunda kalan bölgenin iki ülke tarafından kontrol edilmesini öngörüyor. Dolayısıyla Türkiye bu mutabakat doğrultusunda boru hattının Girit çevresindeki geçişinin mümkün olamayacağını, bu karasularının Türkiye ve Libya’ya ait olduğunu savunuyor.

8. Mısır’ın çağrısı üzerine Kahire’de gerçekleşen Arap Birliği Toplantısı’nda alınan kararlar oldukça vahimdir! Türkiye’nin Katar dışındaki tüm Arap ülkeleriyle karşı karşıya gelmesi olasılığı yükselmiştir!

Önce Yeni Osmanlıcı şimdi İhvancı çizgiye bürünen bu dış politika, ilke ve strateji yoksunluğu nedeniyle ancak “Bukalemun diplomasisi” olarak nitelendirilebilir.

9. Suriye’de değişen dengeler, Rusya’yı Kürt gruplarıyla yeni işbirliği alanları oluşturmaya yöneltti. SDG varlığını korurken Rusya, alternatif bir Kürt gücü oluşturmaya başladı ve milis kayıt büroları oluşturuldu!

Suriye ve ardından Libya’da ortaya çıkan bu yeni gelişmeler, Türkiye-Rusya ilişkisinde Rusya’nın giderek bazı konularda tek taraflı adımlara ve hamlelere yönelmeye başladığını, iktidarın bunları görmezlikten gelme ya da sessiz kalma tutumunu benimsediğini gösteriyor. 

10. 2019 yılı enflasyonu açıklandı. TÜFE yıllık yüzde 11,84, Yİ-ÜFE yıllık yüzde 7,36 olarak gerçekleşti. Ekonomik gerçeklerden ve inandırıcılıktan yoksun bu veriler, TÜİK’in güvenirliğini tartışmalı hale getirdi!

Enflasyonda gerçeğe en yakın veriyi yansıtan oran 12 aylık ortalamalara göre enflasyon artışıdır. Nitekim 2019’da 12 aylık ortalamalara göre enflasyon yıllık yüzde 15,18’dir. Gizlenmeye çalışılan gerçek enflasyonun asgari düzeyi bu orandır. 

11. Yerli-Milli otomobilin 2022’de piyasaya çıkacağının açıklanması inandırıcı görünmemektedir. Yatırım tutarının benzer projelere kıyasla 2-5 kat daha yüksek olması bir başka soru işaretidir!

Anımsatmak gerekirse; yerli otomobil vaadini 2011 seçim kampanyasında yapan ve o dönemde Başbakan olan Erdoğan, iş insanlarına “aranızda yerli otomobil yapacak bir babayiğit yok mu” diye seslenmişti. Yani yerli-milli otomobil, AK Parti iktidarları tarafından her seçim döneminde farklı vaatlerle gündeme getiriliyor! 

12. Siftahsız işyerini kapatan 1 milyon 750 bin küçük esnaf ve serbest meslek erbabı, yılbaşından itibaren sigorta primlerinin üzerine aylık yüzde 2 “Ahilik Fonu Kesintisi” ödemeye başlayacak!

Küçük esnafın aylık yüzde 2 Ahilik Fonu kesintisinin başlamasını bir yıl daha erteleme talebini de reddeden ve 1 Ocak’tan itibaren kesintileri başlatan iktidarın mükellefler arasındaki ayrımcılığı ve özellikle küçük esnaf ve sanatkâra sergilediği tavır, kabul edilemez! 

13. 2019 ihracatı 180,5 milyar dolar, ithalatı 210,4 milyar dolar, dış ticaret açığı 29,9 milyar dolar oldu. Dış ticaret açığındaki iyileşme; üretim düşüşü, büyüme hızı ve istihdamın gerilemesi olarak ekonomiye yansıdı!

Yeni yatırım, üretim ve kapasite artışı olmadığı için, Türkiye’nin ihracatı ancak iç pazarda daralma, talepte ve tüketimde düşme olursa artmaktadır. Bu da uygulanan ekonomi politikalarının yanlışlığının en somut göstergesidir ve ihracata dayalı büyüme politikalarının sonuna gelindiğini göstermektedir! 

14. Bütçe dışı kuralsız ve denetimsiz harcama yapmayı temel ekonomi ve maliye politikası haline getiren iktidar, her biri 750 milyon liralık başlangıç kaynağına sahip İKİ YENİ FON daha kurdu!

Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) devredilen 60 milyar doları aşkın kamu varlıklarının Sayıştay denetim raporlarında açığa çıktığı gibi, yüz milyarlarca TL zararının Hazineye yıkıldığı bir ekonomi yönetimi ortamında kurulan bu iki fonla, hangi şirketlere girişim sermayesi sağlanacağı konusunda haklı endişeleri ve soruları beraberinde getiriyor!

15. IMF Türkiye Raporu’nda hızla yoksullaşan milyonlarca çalışanın ücretlerinin gerilemesi, üretim maliyeti içinde ücret payının azalması “Rekabet Avantajı” olarak değerlendiriliyor!

Oysa tam tersine IMF’nin ortaya koyduğu bu tablo, AK Parti iktidarlarının çalışanları, ücretlileri, dar gelirlileri nasıl yoksullaştırdığının, sefalete sürüklediğinin, yüzde 3-5’lik maaş zamlarıyla kandırıp, Bangladeşli, Vietnamlı işçilerle ucuz işgücü rekabeti düzeyine getirdiğinin tespitidir! 

Güncel Haberleri

Türkiye'nin en yaşanabilir 10 şehri belli oldu
Erdoğan Kılıçdaroğlu'na sahip çıktı
'Beni betona gömmek istiyor'
'Keşke 13 yıl halkı sevindirseydiniz'
AFAD duyurdu: Akdeniz'de deprem