Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargıtay ve AYM arasındaki hukuk krizi ile ilgili konuşmuş ve ağırlığın kimde olduğuna ilişkin yaptığı yorumda Yargıtay'ı işaret etmişti. Yaptığı açıklama üzerinden Anayasa değişikliği mesajı veren Erdoğan'a yanıt CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den geldi.
Özel, Hatay'da yaptığı açıklamada Erdoğan'ın sözlerine şu yanıtı verdi:
"BİZDE AYM'Yİ ZAYIFLATACAK BİR ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE GEÇİT VERECEK GÖZ YOK"
"Cumhurbaşkanı Erdoğan yine uçakta tamamen saçmalamış. Sözlerinin tutar tarafı yok. AYM'nin yetkisini yasa çıkararak sınırlayamazsınız. Anayasa değişikliğine lafı getirmeye çalışıyor ama onlarda bunu değiştirecek çoğunluk yok.
Ama bizde de Erdoğan ile birlikte oturup AYM'de bireysel başvurunun önünü tıkayan ya da AYM kararlarının uygulanma zorunluluğunu ortadan kaldıran bir Anayasa değişikliğine ya da AYM'yi zayıflatacak bir anayasa değişikliğine geçit verecek göz yok.
"ANAYASAYI ÇİĞNEYEN ZİHNİYET HANGİ ANAYASA MADDESİ OLURSA OLSUN ONUNLA UYUŞMAZ"
Asla ve asla ne yaparlarsa yapsınlar CHP'nin bu konuda en ufak esnemesi olması mümkün değil aksine çok açık yazmasına rağmen o anayasayı tanımayan, çiğneyen zihniyet hangi anayasa maddesi olursa olsun onunla uyuşamaz, bağdaşamaz. Çünkü anayasalar tek adamların yetkilerini sınırlarlar. Ama bizim başımızdaki tek adam yetkilerini sınırlayan herkesi düşman ilan ediyor.
"DEVLETİN TEPESİNDE CUMHURBAŞKANININ KRİZ ÇIKARDIĞI NEREDE GÖRÜLMÜŞTÜR?"
AYM üyelerinin 7'sini Erdoğan 3'ünü AKP atadı. Ahmet Necdet Sezer'den kalan AYM üyesi yok. Çünkü gemi azıya aldı. Dur durak bilmiyor. Anayasa tanımıyor. Bundan sonraki süreçte bu ülkenin adına demokrasi demezler. Şu an yapmaya çalıştığı Anayasayı ortadan kaldırmak için darbe girişimidir. Bu düpedüz sivil darbedir. Devletin tepesinde Cumhurbaşkanının kriz çıkardığı nerede görülmüştür. Ama bir partinin genel başkanı olduğu için kriz çözmek yerine kriz çıkartıyor. Yeni krizlerden de kendisine fırsat çıkarmaya çalışıyor. İzin vermeyeceğiz buna. Sokaklarda meydanlarda direneceğiz. Bu Erdoğan'ın dikensiz bir gül bahçesinde bu işleri yapacak gibi düşünmesine kesinlikle geçit vermiyoruz. Aklını başına alsın. Biz buradayız. CHP burada. Diri bir muhalefetle dimdik karşısındayız.
"MİLLETİN ÜZERİNE KAPADIĞI ZİNCİRLERİ TEKER TEKER KIRACAĞIZ"
AYM'deki 130 bin başvuru, geçtiğimiz günlere kadar övünç mevzusuydu kendisi için. AYM'ye başvuru hakkını biz getirdik diyordu. Şimdi ondan şikayet ediyor. Gezi olaylarına kadar Taksim'de 1 Mayıs kutlamalarını biz yaptık diyordu. Şimdi orada kuş uçurtmuyorlar. Değil işçiler... İstiklal Caddesi 8 Mart'ta kadınlara kapalı. Bu memleketin adına demokrasi demeye çalışıyor. Böyle bir aşırı baskı, böyle bir kısıtlama bundan sonraki süreçte kabul edeceğimiz bir şey değil. Ayağını bundan sonra denk alsın. Bundan sonra onun bu milletin üzerine kapadığı zincirleri teker teker kıracağız. Kapattığı meydanları özgürleştireceğiz. Yasakladığı sokakları özgürleştireceğiz.
"ERDOĞAN KENDİ ÇIKARAMADIĞI KRİZİ YARGITAY'A ÇIKARTTI"
Özel, “Yargıtay, MHP ile iş birliği içinde. Onların görüşlerini alarak böyle bir şey yaptığını düşünüyor musunuz” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Erdoğan, AYM üyelerinin 10 tanesini kendisi ve tamamı kendi iktidarı döneminde atandığı için Erdoğan kendi çıkaramadığı krizi Yargıtay’a çıkarttı. Taşeron kullanıyor. Yargıtay 3. Ceza Dairesi alt işveren olarak Erdoğan’ın talimatıyla devletin tepesinde yargı krizi çıkarmıştır. Kriz çıkarmak için taşeron kullanıyor. Çıkan krizin ve darbe girişiminin lideri Recep Tayyip Erdoğan’dır.”
"KENDİLERİNE GAZETECİ DİYORLAR"
Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklama yapana kadar konuyla ilgili bazı medya organlarının hiçbir şey yazmadığının anımsatılması üzerine de şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye’de havuz medyasının neye hizmet ettiği ortada. Pozisyon alacak, Cumhurbaşkanı ne diyecek? Yargıtay’ı desteklerse Yargıtay’ı destekleyecek. AYM’yi desteklerse AYM’yi. Bir de bu arkadaşlar Erdoğan konuşana kadar bekliyorlar. Sonra da kendilerine gazeteci diyorlar. Lütfen meslek onurlarına uygun şekilde gazetecilik yapsınlar. Cumhurbaşkanı’nın ağzından cümle çıkana kadar pozisyon almayı bırakın, haber yapamayanların gazetecilikle ne ilgisi var?”