Yeniçağ gazetesi yazarı Ahmet Takan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener hakkında açılan FETÖ soruşturmasıyla ilgili çarpıcı bir yazı kaleme aldı.
Ahmet Takan'ın "FETÖ'cü Meral Akşener" başlıklı köşe yazısı şöyle:
Soruşturma dosyası savcılıktayken Meclis'teki FETÖ komisyonu çalışmalarına devam ediyordu. Hiç kuşkusuz, Meral Akşener, komisyona çağırılarak kendisine yüzlerce soru yöneltilebilirdi. Kimsenin aklına gelmemiş miydi Akşener'i komisyona davet etmek?.. O zaman geçmişe dönelim. Perde arkasında kalan bir olayı kamuoyunun bilgisine ve takdirine sunalım;
Komisyonda gerçekleşen hararetli tartışmaların birinde MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, Meral Akşener'in komisyona çağırılıp ifade vermesini teklif eder. Erdoğan'ın bu önerisi kabul görür. Usul gereği, Akşener'in komisyona çağrılması için resmi yazı gereklidir. Toplantı dağıldıktan sonra odalara geçilir. Komisyon Başkanı AKP'li Reşat Petek, hazırlıklara başlar. O arada, komisyon yöneticisi olan başka bir AKP'li üyenin odasında garip işler olur.
O zamanın MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, komisyonun AKP'li üyesinin odasına telaşla dalar. Adan, "Ya siz komisyonda Meral Akşener'i çağırma kararı almışsınız, yazıyı da yazacakmışsınız, bunu yazdırma. Ya niye yani, yazalım çağıralım, Reşat Petek'e söyle de yazmasın" der.
Bu sözleri duyan AKP'li üye kısa bir şaşkınlık süresi geçirdikten sonra sorar, "Niye..." Celal Adan, duraklamadan cevap verir, "Allah Allah!.. Devlet Bey öyle istiyor".
Aradaki diyalog bir süre daha devam eder. AKP'li üye, Celal Adan'ın isteğine olumlu yanıt verir.
Hemen telefona sarılıp mesajı kelimesi kelimesine aktardıktan sonra, Reşat Petek'den de "Olur yazıyı yazmayız. Meral Hanımı da çağırmayız" yanıtı alır. Döner, Adan'a "tamam abi yazılmayacak" der. Sonrası daha da ilginç;
Yüzünde gülücükler açan Celal Adan, vakit kaybetmeden cep telefonuna sarılır. Aradığı kişi MHP Genel Başkanı Doktor Devlet Bahçelidir. Harfi harfine tüm yaşananları anlatır ve "... Bey de yanımda" deyip telefonu AKP'li komisyon üyesine uzatır.
Bahçeli ile AKP'li üye arasında konuşma kısa sürer, Bahçeli telefondaki şahsa teşekkür eder ve "böyle daha iyi oldu" der...
Meral Akşener'in avukatı değilim. Onun FETÖ'cü olup olmadığının ispatı gayreti içinde de hiç değilim... Gazeteciyim...Kamu vicdanı adına görev yaparım. Yazılarımı kaleme alırken de "şunun hoşuna gider, "bunu çok kızdırır"ı hiç ama hiç düşünmem!. Yıllardır avaz avaz bağırıyorum, FETÖ'nün siyasi ayakları kimse tek tek ortaya çıkarılsın. Kimsenin gözünün yaşına bakılmasın. Bu kirli yapının siyasi ayakları ortaya çıkarılmadıkça her şey fasa fiso!..