CHP Genel Merkezi’nde iç siyasette yaşanan gelişmeler hakkında açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, “Belediyelerimiz sürekli denetleniyor. Arkadaşlarımızdan denetçiler için her belediyede özel oda bulundurmalarını istedim. Gelip orada rahat rahat denetliyorlar” dedi.
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan denetimlerde bir kusur bulunamadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Buradan bir sonuç elde edemeyince, ‘Acaba yasal olarak nasıl müdahale edebiliriz, özellikle İstanbul’un rantını nasıl paylaşabiliriz’ diye düşünmeye başladılar. O rant İstanbulluya aittir, Saray’a değil” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “İstanbul’da kupon arazi bile satılırken benim haberim olsun” diyen bir anlayışa sahip olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Bunu diyen kişi, bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yapamaz. Çünkü kişisel çıkarı için rantı kontrolü altına almak istiyor. O rantı İstanbul için, İstanbullu için kullanacak. Yeni düzenleme henüz parlamentoya gelmedi. Nasıl gelir bilmiyorum. Parlamentoya geldiğinde bunu hep beraber göreceğiz. Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bazı gelirlerini kısma yönünde de bazı iddiaların olduğunu duyuyoruz. Bunlar yanlıştır. Saygın bir devlet yönetiminde bu tür kararlar iktidara da zarar verir yerel yönetimlere de. O nedenle bıraksınlar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı kendi görevini yapsın.”
SUÇLULARSA SUÇÜSTÜ YAPIN
HDP’li belediyelere “Belediye başkanları hakkındaki soruşturmalar” gerekçe gösterilerek atanan kayyumları da değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Biz, kayyum atamasını asla doğru bulmuyoruz. Bu belediye başkanları gittiler, savcılıktan iyi hal kağıdı aldılar. Yüksek Seçim Kurulu bunların seçime girebileceğine karar verdi. Vatandaşın oyunu aldılar, geldiler, belediye başkanlığı yapıyorlar. Varsa bir suçları, suçüstü yapın, soruşturma açın, sözde bağımsız mahkemelerin en azından karar vermesini bekleyin” diye konuştu.