Anma etkinliğine Metin Göktepe’nin ailesi, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, Cumartesi İnsanları, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Berkin Elvan'ın ailesi, CHP ve HDP milletvekilleri, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, HDP İstanbul İl Başkanı Erdal Avcı ve çok sayıda gazeteci katıldı.
"Metin Göktepe ölümsüzdür”, “Evrensel yazıyor, Metin yaşıyor” sloganlarının atıldığı anmada Göktepe’nin mezarına karanfiller bırakıldığı görüldü. Metin Göktepe'nin kardeşi Meryem Göktepe, pandemi nedeniyle anmaya katılamayan Fadime Göktepe'nin mesajını okudu. Fadima Göktepe'nin mesajında "Metini unutmuyorsunuz. Sağ olun. Ben nerede bir gazeteci görsem Metin'i görüyorum sanki. Ben Metin'in acısı burnumun direği sızlayarak hatırlıyorum" ifadesinde bulundu.
Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan da "Berkin 14 yaşında vuruldu. Biz o günden bu yana hep adalet dedik, hep adalet diyeceğiz. Bugün Berkin'in haberini yapanlar ceza aldı ama vuranlar ceza almadı" dedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, "Yıllarca aynı gün aynı tarihte burada buluştuk. Bugün aydınlık bir gökyüzü var. Bugünün faşist iktidarı o kadar çok korkuyor ki. Çünkü Metin hakikat arayıcısıydı. Bizler hakikat arayıcıları hiçbir zaman korkmadık, korkmayacağız. Metin Göktep'nin gazeteciliğinden korkuyorlar" dedi.
NE OLMUŞTU?
Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe, 8 Ocak 1996’da, Ümraniye E Tipi Cezaevinde öldürülen tutuklular Orhan Özen ile Rıza Boybaş’ın cenaze törenini izlemek için gittiği Alibeyköy’e basın kartı olmadığı gerekçesiyle ilçeye sokulmamış, yüzlerce insanla birlikte gözaltına alınmıştı. Eyüp Kapalı Spor Salonu'na götürülen Göktepe, burada polislerin şiddetine maruz kalmış ve dövülerek öldürülmüştü. Metin Göktepe'nin duvardan düştüğü iddia edilmişti. Göktepe’nin ölümüne ilişkin açılan dava farklı illere nakledilmiş, dava sonucunda 6 kişiye 7 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.