Fenerbahçe, Eda Erdem'in heykelini dikti!

Fenerbahçe, Eda Erdem'in heykelini dikti!

Fenerbahçe Spor Kulübü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde başarılı milli voleybolcu ve takım kaptanı olan Eda Erdem'in heykelini dikti.

Fenerbahçe, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde önemli bir etkinliğe imza attı. 

Sarı lacivertliler, elde ettiği ulusal ve uluslararası başarılarla tüm Türkiye'nin göğsünü kabartan, örnek kişiliği ve duruşu ile herkesin sevgisini kazanan, adını Fenerbahçe ve Türk voleybol tarihine altın harflerle kazıyan Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol ve Milli Takımın efsane kaptanı Eda Erdem Dündar’ın heykelinin açılışını yaptı.

ekran-goruntusu-2024-03-08-185424.png

Heykelin açılış törenine; Fenerbahçe Başkanı Ali Y. Koç, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar, İstanbul Vali Yardımcısı Ünal Kılıçarslan, Kadıköy Kaymakamı Muhittin Pamuk, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Yönetim Kurulu Üyeleri, Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, eski yöneticiler ve sarı lacivertlilerin sponsoru Acıbadem Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi yetkilileri, heykelin yapımına ilham veren fotoğrafı çeken Mert Bülent Uçma, sporcular, üyeler, Amatör Şubelerin teknik ve idari kadroları, Eda Erdem Dündar'ın ailesi, kulüp çalışanları, siyasi parti temsilcileri, taraftarları ve davetliler katıldı.

ekran-goruntusu-2024-03-08-185443.png

"BEŞİKTAŞ'TA YÖNETİCİLERİMİ KIZDIRIYORDUM"

Heykeli dikilen Eda Erdem, törende şu konuşmayı yaptı:

"Biraz geçmişe giderek başlamak istiyorum. Annem babam ve 6 kardeşimle Bayrampaşa’da aile apartmanında yaşayan kalabalık bir aileydik. 2000’li yıllar her hafta sonu olduğu gibi amcamlarla, kuzenlerimle birlikte Fenerbahçe’nin maçlarını izlemek için toplanıyoruz. O yaşlarda en büyük heyecanım futbol ve mahalle maçlarından babam topluyor; ‘Kızım artık profesyonel olarak voleybola başladın, bu boyla sokakta futbol oynamayı bırak.’ diye. Ailecek en büyük tutkumuz Fenerbahçe. O çocukluk halimle öyle bir bağlılık yaşıyorum ki, bir röportajda ‘hangi takımı tutuyorsun?’ diye sorduklarında, Fenerbahçe yazıp yanına da parantez açıp ‘ölümüne’ diyorum. Yayınlandığında da bana kucak açan, benim voleybola başlamama vesile olan, takım kaptanlığını yaptığım Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nde yöneticilerimi kızdırıyorum. Beni voleybol ile tanıştıran ve sahip olduğum tüm becerilerin tohumlarını eken sevgili İsmail Şahin hocamı ve profesyonel kariyerimi başlatan Cengiz Göllü hocamı belki biraz da mahcup ediyorum. Gel zaman, git zaman 2008 yılında Sayın Başkanımız Aziz Yıldırım’ın amatör branşlara verdiği değer ve Sayın Mehmet Ali Aydınlar’ın Acıbadem sponsorluğu ile voleybola yaptıkları kıymetli yatırımlar sayesinde Fenerbahçe’den hep düşlediğim bir teklif geliyor. Mehmet Ali Bey beni alabilmek için tüm şartları sonuna kadar zorluyor. Ben de gidemezsem voleybolu bırakırım noktasına geliyorum ve rüya gerçek oluyor. Çocukluk aşkıma kavuşuyor, en büyük hayalimi gerçekleştiriyor ve çubuklu formayı sırtıma geçiriyorum. O gün bugündür bir kez bile çıkartmadan kalbimin en derinlerinde saklıyor, hep başımın üstünde taşıyorum o armayı, Fenerbahçe ile büyüyorum.

"MAHKEME SALONUNA AVRUPA'NIN EN BÜYÜK KUPASINI GÖTÜREN FENERBAHÇELİ KADINLARDAN BİRİ OLUYORUM"

Sabiha Rıfat Güraymanları, Ayten Salihleri öğreniyorum. Kulübün tarihinde müthiş başarılara imza atmış, branşlar kurmuş, erkek takımlarında forma giyerek şampiyonluklar yaşamış güçlü kadınların ayak izlerini takip ediyorum. Kulübün en zor günlerinde mahkeme salonuna Avrupa’nın en büyük kupasını götüren Fenerbahçeli kadınlardan biri oluyorum. 2011 yılına bu stadı doldurarak dünyada bir rekora imza atan 50 bin kadını gözleri dolu dolu izlemenin gururunu yaşıyorum.

"ATATÜRK'ÜN OMUZLAR ÜZERİNDE GÖKLERE YÜKSELMEYE LAYIK GÖRDÜĞÜ TÜM KADINLARIMIZIN 8 MART'INI KUTLUYORUM"
 
Cumhuriyetimizin 100. yılında 3 büyük kupayı da kazanan kadın milli takımımıza kaptanlık yapmış olmanın onurunu da yaşıyorum. Bu vesileyle vazgeçmeyen, değerlerine sahip çıkan, hayallerinin peşinden koşan Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layık gördüğü tüm kadınlarımızın da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.
 
Bugün buradayız. O küçük kız çocuğunun hayalini bile kuramayacağı kadar büyük bir anı yaşıyoruz. Kendimi bildim bileli voleybola maddi manevi destek olan Başkanımız Ali Koç’un başkanlığında kadınların toplumdaki yerini bir kere daha vurgulayacak, hedefleri olan küçük kız çocuklarına ‘ben yapabilirsem siz de yapabilirsiniz‘ mesajını en somut haliyle verecek olan bu heykelin açılışında sizlerin karşısındayım.
 
Kıymetli Başkanımız Ali Koç’a, Yönetim Kurulumuza, Yöneticimiz Simla Hanım’a, Federasyon Başkanımız Akif Üstündağ’a, rahmetli yöneticimiz Hakan Dinçay’a, heykeltıraşımız Pınar Öktem Hanım’a, bugünlere gelmemde emeği olan antrenörlerime, canım takım arkadaşlarıma ve aileme sonsuz teşekkürler.
 
Sizler sevgili Fenerbahçe taraftarları. Ne zaman hayatımda bir şeyler ters gitse, beni üzen bir şeyler olsa sahaya çıktığımda kafamı kaldırıp tribünlere bakmak yeterdi bana. Sizler hep oradaydınız. Bitmeyen desteğiniz ve sonsuz sevginiz bütün dertlerimin ilacı gibiydi. Varlığınız her şeyi unuttururdu. Benim de mücadelem, emanetiniz olan armayı en iyi şekilde taşımak, başınızı hiçbir zaman öne eğmemek içindi.

ekran-goruntusu-2024-03-08-185431.png

"ÖMRÜMÜN GERİ KALANINDA NE ZAMAN BİR ŞEYLER BENİ ZORLASA BEN BU HEYKELİN ÖNÜNDE DURACAĞIM"
 
Sizlerden aldığım güçle Fenerbahçe’ye her şeyimi adadım. İyi günlerimiz oldu, kötü günlerimiz oldu. Ama her zaman varımı yoğumu sahaya koydum. Salonlardan hep başımız dik ayrıldık omuz omuza. Bir gün profesyonel hayatım son bulacak, çok sevdiği 14 numaralı formama veda edeceğim. Sevginize ve desteğinize ihtiyaç duyacağım günler olacak. Bugün bana öyle bir armağan verdiniz ki; ömrümün geri kalanında ne zaman bir şeyler beni zorlarsa ben bu heykelin önünde duracağım ve kulaklarımda ‘ne kaptanlar geldi’ bestesi çınlayacak.
 
Bugünleri hatırlayacağım ve sizin sevginiz her şeye iyi gelecek. Yine bana mücadele etme gücünü vereceksiniz, yine içim umutla dolacak. Sizlere ne kadar teşekkür etsem az. Beni Eda Erdem yapan Fenerbahçe’ye olan aidiyetim ve Fenerbahçelilerin koşulsuz sevgisidir.
 
Her zaman başımın üzerinde taşıdığım bu armayı seven herkesi çok ama çok seviyorum. İyi ki Fenerbahçeliyiz, iyi ki Fenerbahçe’yiz. Saygı ve sevgilerimle.”