Galatasaray'ın yükselişini anlamak için ilk devreye bakmak gerek. Transferlerin kamp görmemesi ligin başlangıcındaki puan kayıplarının temel etkeniydi.

Sistemsizliğin neden olduğu bir teknik ekip formsuzluğu, Fatih Terim'in 4 maçlık cezası, büyük umutlarla transfer edilen süperstar Falcao'nun sakatlığı, yavaş bir oyun ve yavaş futbolcular (Nzonzi, Babel, Nagatomo) Galatasaray'ın ligdeki ve Avrupa'daki başarısızlığının sebeplerini oluşturuyordu.

Şampiyonlar Ligi'ndeki grup sonunculuğunun ardından lige kanalize olan sarı kırmızılılar, Emre Akbaba ve Falcao'nun dönüşüyle kazandığı Antalya galibiyetiyle devre arasına moralli bir giriş yapmıştı.

G.SARAY NEYİ DOĞRU YAPTI?

El freni ve yaşlı futbolcularla vedalaşıldı ve Onyekuru, Sarrachi, Sekidika gibi genç olmasının yanında hızlı futbolcular da takıma katıldı. Yükselişin temel sebeplerinden biriyse ‘İmparator’un dönüşü. İlk yarıdaki tüm demeçlerinde Ocak ayını işaret eden tecrübeli çalıştırıcı, yaşanacakların fragmanını bizlere izletmişti.

Geçmişte şok baskı oyunuyla adını Avrupa'ya duyuran Terim, şimdilerdeyse oyunu geriden kuruyor. Bekler hücuma katıldığında defansı üçlemesiyle takımın bir numaralı oyuncusu Lemina. Riske girmeden oynayan vasat Nzonzi'nin yerine kendine güvenen oyunuyla Lemina iki stoperin arasında müthiş bir futbol sergiliyor. Oyun kuramayan stoperlere yardımcı olup, defansın orta sahayla bağlantısını sağlıyor. Böylelikle ataklar olması gerekenden çok daha hızlı ve güvenli şekilde olgun atağa dönüşüyor.

Bir parantez de Seri’ye açmak gerek. Vasat başlangıcının aksine pas yüzdesini yükseltti ve bu filmde orta sahanın yükünü çeken emekçi rolünde oynuyor. Kadıköy zaferi bunun en büyük örneği.

Sakatlıktan yeni transfer gibi dönen Emre Akbaba ve forvetlerin yokluğunda ikinci baharını yaşayan Adem Büyük, takımın gol yükünü sırtlıyor. Sezon başında gönderilmesi düşünülen Ömer Bayram orta sahada yıldızlaşıp, asist krallığında zirvede oturuyor. Gelir gelmez 2 asist yapan bir başka sol ayak Uruguaylı Sarrachi de takımı hızlandıran isimler arasında. Mariano'nun formu, Linnes'in yetersiz bir dönüş yapsa bile bekleri yedeklemesi, yükselişin başat etkenlerinden. Sıtmayı çabuk atlatıp Fenerbahçe’yi dağıtan Henry Onyekuru da kuşkusuz bu ivmeyi yükseltecek isim.

ŞAMPİYONLUK MÜCADELESİ

Yaşadığımız acı saldırı sebebiyle aslında 24. Hafta maçlarının ertelenmesi çok doğru olurdu. Ancak maçlar oynandı. Galatasaray evinde ağırladığı Stancu’suz Gençler'i 3-0 (Donk, Falcao(2)) gibi rahat bir skorla geçerek galibiyet serisini 8 maça çıkardı. Bu, aynı zamanda Fatih Terim’in 3. Dönemi olan 2011-12 sezonundan beri yakalanan en uzun galibiyet serisi.

Finalleri kazanma kültürüyle tanıdığımız Aslan'ın en büyük rakipleri 36 yıllık şampiyonluk açlığı yaşayan Trabzonspor ve Avrupa'da fırtınalar estiren Başakşehir. Trabzonspor'un en büyük silahları Norveçli gol makinesi Alexander Sörloth ve Anthony Nwakaeme. Başakşehirdeyse genç kurt Okan Buruk bizlere hırslı bir futbol izletiyor. Son düzlükte tecrübe mi, yoksa açlık mı kazanacak hep beraber göreceğiz.

30. haftadaki Galatasaray-Trabzonspor maçının şampiyonu belirleyeceğini düşünüyorum.

Galatasaray taraftarının 3 dakikalık sessiz çığlık eylemi ve Gençlerbirliği'nin formasındaki al bayrağımız maçın en güzel iki hareketiydi.

36 askerimizin ailelerine sabırlar diliyorum. Ulusumuzun başı sağolsun.

Burakhan BAŞARAN