Guardiola, Manchester City'le rekorları nasıl kırdı?

Guardiola, Manchester City'le rekorları nasıl kırdı?

İngiltere Premier Lig ekiplerinden Manchester City, konuk olduğu Swansea City'i 4-0 mağlup ederek en iyi sezon başlangıcı ve galibiyet serisi rekorlarını kırdı.

 Manchester City, İngiltere'de profesyonel ligin kurulduğu 1888'den bu yana en iyi sezon başlangıcı rekorunu Tottenham'ın elinden aldı. 

Mavi-beyazlı kulüp, üst üste 15'inci maçını kazanarak, Premier Lig'de bu alanda daha önce Arsenal'in elinde bulunan rekorun yeni sahibi oldu. Bu seri, daha önce Barcelona ve Bayern Münih'i çalıştıran Guardiola'nın kariyerinin en iyi başlangıcı oldu.  Namağlup liderlik koltuğunda oturan Katalan teknik adam yönetimindeki Manchester City, Aralık 1946 ile Şubat 1947 arasında yakaladığı 9 maçlık galibiyet serisini egale etti. Guardiola ise, Premier Lig'de 11 haftada 31 puan toplayan üçüncü teknik adam unvanını elde etti.

City şu anda en yakın ve aynı zamanda ezeli rakibi Manchester United'ın 11 puanla önünde. Peki bu başarı nasıl geldi? İşte Pep Guardiola ve Manchester City'nin evrimi: Pep Guardiola'nın başarılı olmasını istiyorsanız ona huzur sağlamalısınız. Otoritesini sorgulamamalı ve arkasında durmalısınız. Katalan teknik direktör, Barcelona'dayken Joan Laporta'nın yerine Sandro  Guardiola, Bayern Münih'in başına geçtikten sonra Alman devinde de sorunlar yaşadı. Takımda sık sık sakatlık yaşanmasından kulübün 38 yıllık doktoru Hans-Wilhelm Müller-Wohlfahrt'ı sorumlu tuttu ve bu süreç doktorun istifasıyla sonuçlandı! Yönetim arkasında durdu...  Ancak Bavyera'da işler yolunda giderken Karl-Heinz Rummenige'nin Temmuz 2015'te Çin'de yaptığı "liderleri" olmadan da başarılı olabilecekleri açıklamasıyla birlikte değişti. Pep istenmediği yerde durmazdı ve İngiltere'yi tercih etti!

TAKTİKSEL DEHASI GENÇ YAŞLARINA İNİYOR!

Guardiola, futbolda yeni dönem teknik direktörleri arasında en önemli isimlerden biri. Birçoklarınca futbolu değiştiren, yön veren insan olarak anılıyor. Bunun da altında tabii ki taktiksel dehası yatıyor. Katalan menajer, bu yetiye sonradan sahip olmadı, doğduğundan bu yana vardı! La Masia’nın eski patronu Oriol Tort, devre arasına 1-0 geride giren takımının 13 yaşındaki sıska orta saha oyuncusuna uygulaması pek de kolay olmayan şu talimatı vermişti: “Şimdi ‘sahte kanat’ olarak oynayacaksın!” Yine de Guardiola orta yuvarlak ve kanat oyuncusu arasındaki boşluğu başarıyla doldurmuştu. Guardiola o maç için "3-1 kazandık ve 15 dakikada ilk yarının toplamından bile fazla topla buluştum" diyor. O maçı otobiyografisinde şöyle anlatıyor: "İki adımlık bir pozisyon değişikliğiyle bile oyun ritmini büyük ölçüde değiştirebiliyordum. Tort, futbolu onu icat edenlerden daha iyi biliyor.” 13 yaşındaki bir çocuk bile yapabiliyorsa…

"RONDO" OLARAK BİLİNEN ORTADA SIÇAN METODU...

Guardiola antrenmanlarını "rondo" olarak belirttiği ortada sıçan oyunuyla başlatıyor. Oyuncular topu son sürat çevirirken bir yandan da yüksek sesle sayıyorlar ve 30 pasa ulaşınca bir gol sayılıyor. Topu kaptıranda herkesin bildiği üzere ceza olarak ortaya geçiyor. Rondo’nun bir diğer versiyonu ise fazladan üç oyuncu gerektiriyor. Bu oyuncular, dörde dört yapılan çalışmada top hangi takımdaysa oraya dahil olup egzersizi yediye dört haline getiriyor.  Burada kural, topu kaybeden tarafın hemen pres yapıp topu geri kazanmaya çalışması. Bu sayede hem topu kaybettikten sonraki refleks süresini geliştirmeye, hem de topu kazanan tarafın çok daha dikkatli davranmasına yönelik çalışması yapılıyor.. “Buradaki amaç, savunmada olan tarafın topun durumuna göre pozisyon alma becerisini geliştirmek” diyor Pep. “Bunu yaptığınızda, kanat değiştirip hücum etmeyi öğreniyoruz. İşte bu yüzden pası belli bir amaç doğrultusunda vermelisiniz. Rakibin pozisyonunu gözlemle ve sonra ani bir darbeyle yumruğu indir!”