TANIMADIĞIMIZ BİR VİRÜS BİZE NE ÖĞRETİYOR: AFRİKA DOMUZ ATEŞİ

Ülkemizde domuz yetiştiriciliği olmadığı için bu konu bizi ilgilendirmez diyebilirsiniz. Ama bu olay çok şey öğretiyor. Üç dört haftadır endüstriyel hayvancılık ile tehlikeli virüsler arasındaki ilişkileri yazıyorum. Büyük hayvancılık işletmeleri bu konuyu gözlerden uzak tutmaya çalışıyor. Olay sadece vahşi hayvanları yiyen Çinlilere fatura edilmeye çalışılıyor. Halbuki kuş gribi, domuz gribinde endüstriyel hayvancılık ciddi bir sorun kaynağı idi.

Afrika domuz ateşi (ASF) sadece domuzlarda yayılıyor. İnsanlara geçmiyor. Bunun da etmeni bir virüs. Şu ana kadar dünyadaki kültür domuzlarının dörtte birinin yok olmasına neden oldu. Zarar yüzlerce milyar dolar. Daha çok Doğu Avrupa, Çin, Vietnam, Endonezya, Kore dâhil Asya’nın birçok ülkesinde zarar yaptı. Domuzlarla, domuz ürünleriyle, yemlerle yayılabiliyor.

Bu hastalığın daha çok endüstriyel domuz işletmelerinde, yani güya çok modern, kapalı barınaklarda, otlamadan beslenen hayvanlarda yüksek düzeylerde görüldüğü izleniyor. Bu ülkelerin birçoğunda Danimarka’lı büyük şirketler çalışıyor. Çiftçileri hem bu şirketler hem de devletler bu sistemde çalışmaya zorluyor. Avrupa Birliğinde güya biyogüvenlik önlemleri ile bu gerçekleştiriliyor. Rusya’da, Vietnam’da Romanya; Bulgaristan’da hep endüstriyel domuz çiftliklerinde hastalık çok yoğun. Ancak devletler hastalanan hayvanlar için tazminatları hep büyük işletmelere yönlendiriyor. Avrupa Birliğinde düzenlemelere uyan küçük işletmelerin bile bazılarına bu tazminat ödenmiyor. Gerekçe olarak yerine getirilmesi zor bazı kurallara uyulmaması gösteriliyor. Çin’e hastalık 2018’de geldi ve 200 milyon kadar hayvanın katledilmesi gerekti. Birçok ülkede büyük işletmeleri korumak için çevrelerindeki küçük işletmelerin hayvanları sağlıklı olsa bile katlediliyor ve çoğu zaman da bir tazminat ödenmiyor. Birçok ülkede küçük çiftçiler bu durumu protesto ediyorlar.

Afrika’da ve Madagasgar’da yerel domuz ırklarında bu hastalığa karşı bir direnç gelişebildiği ve yerel çiftçi bilgisini de kullanarak daha başarılı sonuçlar alabildikleri gözlenmiş.

Genel olarak konuşursak virüsler örneğin önce yarasalarda yaşayabiliyor, koşullar olgunlaştığında (örneğin ormanların yok edilmesi) başka ara konakçılara atlayabiliyor. Bu tavuklar veya domuzlar olabiliyor. Endüstriyel hayvancılık bu virüslerin insanlara atlayarak tehlikeli olmasının koşullarını yaratıyor. Ancak büyük hayvancılık şirketleri bu gerçeklerin anlaşılmaması için ellerinden geleni yapıyorlar. En sonunda “halkın aç kalmaması için bu gereklidir” diyecekleri kesin ama bunun da büyük bir yalan olduğu biliniyor. Çünkü en azından şu anda milyara yakın insan zaten aç.

Daha geniş bilgi almak isteyenler şu kaynağa bakabilir:

-Grain, Building a factory farmed future, one pandemic at a time, 3.3.2020

https://www.grain.org/en/article/6418-building-a-factory-farmed-future-one-pandemic-at-a-time

Önceki ve Sonraki Yazılar