TBMM’de görüşmeye açılan 196 sayılı torba kanunla ilgili olarak söz alan CHP Milletvekili Kuşoğlu, şöyle dedi:

“Bu corona virüsü nedeniyle tam bir ekonomik kriz başladı; biliyorsunuz, petrol fiyatları birden bire düşürüldü virüs nedeniyle çıkan rekabette. Şu anda ekonomik krizi çok daha büyük bir şekilde yaşamaya başladık, sıkıntıları.

Şimdi, böyle bir ortamda, bu kadar sıkıntılı, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir ortamda bizim görüştüğümüz konuya bakın; getirilen bu 22 maddeye bakın; bu virüsle, dünyada olan bitenle, dünyada alınan tedbirlerle hiçbir ilgisi yok. Biz sanki bundan bihabermişiz gibi. Ya, burası Türkiye Büyük Millet Meclisi. Bu kadar sıkıntılı bir dönem, dünya tarihinde olmamış bir dönem bu dönem. Böyle bir dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemi bu mu olmalı?”

Torba kanun teklifi görüşülmesi esnasında hiçbir bakanın TBMM’de bulunmayışını da eleştiren Kuşoğlu, “Bizim, Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak bir görevimiz de yasa yapmak kadar denetlemektir yani ilgili kanunları burada masaya yatırmaktır. Bu 21-22 kanunla ilgili kurumları burada masaya yatırmamız gerekiyor ama burada muhatap olacağımız tek bir bakan yok, siyasi iradeye sahip tek bir kişi yok. Kime yapacağız bu eleştirileri, kime yapacağız?” dedi.

“Torba kanunda her şey var ama dünyanın harıl harıl uğraştığı konular yok çünkü bu sistemde, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde devlet aklı yok, devlet hafızası yok” diye sözlerine devam eden CHP Genel Başkan yardımcısı, dünyada çok önemli bir ekonomik savaş olduğunu vurgulayarak Türkiye’nin de başta turizm ve taşımacılık sektörünün koronavirüs nedeniyle ortaya çıkan küresel krizden etkileneceğini belirtti.

Rusya’da 7 milyon, İran’dan da 2 milyon turist aldığımızı, Almanya’dan da çok sayıda turist geldiğini ifade eden Kuşoğlu, turizm sektöründe 600 bin kişilik bir istihdam olduğunu ve bu insanların işsiz kalma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu belirtti.

Türkiye’nin ihracatta da daralma beklemesi gerektiğini vurgulayan Kuşoğlu şöyle dedi:

“Şöyle bir görüş var: "Efendim, Çin'den artık mal alınmayacak dolayısıyla alternatif olarak Türkiye ortaya çıkacak. Büyük bir avantajdır bu." deniyor ama öyle değil; Çin birçok malda aynı zamanda hammaddeye de sahip olduğu için -mesela kâğıtta- onun çıkışı olmadığında biz de üretemiyoruz. Bizim ihracatımız yüzde 80 ölçüsünde ithalata bağlı, ithalat yapamadığımız ölçüde de ihracat yapamıyoruz dolayısıyla sıkıntılı hâle gelecek demektir bu.”

Bu şartlar altında üretimde de genel anlamda bir düşüş söz konusu olacağına dikkati çeken Bülent Kuşoğlu bunun daha fazla işsiz anlamına geleceğini belirtti.

Kuşoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Üretimin düşmesi demek, işsizliğin artması demek; öbür taraftan da daha az vergi toplaması demek devletin, daha az vergi toplayacak devlet. Daha az vergi toplanması piyasadaki hareketliliği azaltacak, daha büyük sıkıntılara sebep olacak. Bunları görmemiz, buna göre tedbir almamız gerekirdi. Yani bugün bizim burada tartışmamız gereken konu -bu torba yasa madem gündeme geldi, ekonomi konuları gündeme geldi- bunlar olmalıydı; piyasada hareketlilik nasıl sağlanır, bunları gündeme getirebilmeliydik.”

2020 için bütçe açığının 139 milyar olarak öngörüldüğünü ifade eden CHP Milletvekili, bu açığın daha da artacağını vurgulayarak şöyle dedi: “çünkü üretimde azalma olacak, çünkü toplanan vergilerde bir düşme söz konusu olacak ve maalesef diğer taraftan da harcamalarda bir artış söz konusu olacak. Dolayısıyla da bütçe açığı daha da artacak böyle görünüyor. Bütçe açığının artması demek enflasyonun da artması demektir. Normalde, Amerika bir petrol ihracatçısı olarak en fazla etkilenmesi gereken ülkelerden bir tanesi ama Amerikan doları düşüyor, Avrupa eurosu düşüyor, değer kaybediyor, buna rağmen Türk lirası onlar karşısında değer kaybediyor buna rağmen bakın; böyle bir sıkıntı da ayrıca var. Dolayısıyla, cari açıkta da bir sıkıntı söz konusu olacak.”