'Fuhuş yasasındaki değişiklik, pezevenkleri güçlendirir seks işçilerini güvencesizleştirir'

'Fuhuş yasasındaki değişiklik, pezevenkleri güçlendirir seks işçilerini güvencesizleştirir'

Kırmızı Şemsiye'den Kemal Ördek, seks işçilerinin müşteri bulmak amacıyla reklamlarını yaptıkları her türlü yazılı, sözlü veya görüntülü aracı yasaklayan tasarının pratikte nasıl sonuçlanacağını anlattı.

Türk Ceza Kanunu’nda “Fuhuş” başlıklı 227. Maddenin değiştirilmesini öngören tasarı, Adalet Komisyonu’nda görüşülmeyi bekliyor.

Tasarı, seks işçilerinin müşteri bulmak amacıyla reklamlarını yaptıkları her türlü yazılı, sözlü veya görüntülü aracı yasaklıyor.

Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği Başkanı Kemal Ördek, tasarının pratikte doğuracağı sonucun seks işçilerinin daha güvenliksiz çalışma ortamlarına itilmesi, pezevenklerin ve kriminal ağların sayısının artması olacağını söyledi.

Ördek, “Tasarıdaki ifadeler o kadar muğlak ki, Kırmızı Şemsiye gibi seks işçiliği üzerine çalışan, seks işçilerine güvenli çalışma koşulları sağlanması için çalışan derneklerin de ‘fuhşun kolaylaştırılması’ kapsamında değerlendirilmesinden endişe duyuyoruz” diye konuştu.

Ördek, tasarının görüşüldüğü Adalet Komisyonu’na yaptıkları görüşme talebinin de “Gerekli sivil toplum kuruluşları arandı” denilerek reddedildiğini vurguladı.


Tasarı ne getiriyor?


22 Ekim 2016’da Meclis’e sunulan Ceza Muhakemeleri Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın (Esas No: 1/775) 19. Maddesi, TCK’nın Fuhuş başlıklı 227. Maddesi’nin “aracılık etmek, fuhşun yolunu kolaylaştırmak veya fuhşa teşvik etmek” fiillerini düzenleyen fıkrasında değişiklik yapıyor.

Şu anki TCK, tırnak içerisinde belirtilen fiilleri suç sayıyor. Tasarı ilgili maddeyi şu şekilde değiştiriyor:

“Fuhşu kolaylaştırmak veya fuhşa aracılık etmek amacıyla hazırlanmış görüntü, yazı ve sözleri içeren ürünleri veren, dağıtan veya elektronik ortam da dahil olmak üzere her şekilde yayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden iki bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.”

Buna göre,

* Seks işçilerinin müşteri bulmak amacıyla cadde ve sokaklara attıkları kartlar,

* Seks işçilerinin müşteri bulmak amacıyla reklamlarını yaptıkları web sayfaları (toplu siteler veya kişisel web siteleri)

* Müşteri bulmak veya reklam yapmak amacıyla kullanılan Facebook ve benzeri her türlü sosyal medya hesabı,

* Tüm diğer görüntülü, yazılı ve sözlü materyal ve araç seks işçilerine TCK üzerinden davaların açılmasına sebep verebilir.

Tasarı, 24 Ekim’de Meclis Başkanlığı tarafından Meclis Adalet Komisyonu’na sunuldu.


“Tasarı, seks işçilerini sokağa itiyor”

 

Ördek, seks işçilerinin internetten müşteri bulmaları yasaklanırsa sokakta çalışmaya başlayacaklarını, bunun da onlara yönelen şiddeti arttıracağını vurguladı:

“Kısa vadede şu anki gibi müşteri bulmaya devam edecekler ve davalarla, hapis cezalarıyla karşılaşacaklar. Bir süre sonra bu durum onların gelirini önemli ölçüde etkileyeceği için, evde çalışanlar daha güvenliksiz olan cadde ve sokaklarda çalışmaya başlayacak. Hatta bu yasanın etkisiyle, şu anda şehiriçi caddelerde çalışanlar, şehirdışı otobanlara, ormanlara itilecekler. Bu da şiddet oranını arttıracak.”


“Hem sokakta olmalarından şikayet ediyorlar hem de sokağa itiyorlar”


Ördek, seks işçilerinin sokakta çalışmasının her zaman bir şikayet konusu olduğuna dikkat çekerken, tasarıyla birlikte ise seks işçilerinin sokakta müşteri aramaktan başka şansı kalmayacağını söyledi:

“Kamu düzeni ve genel sağlığın tesisi idarenin sorumluluğudur. Ancak bu tasarı kabul edilince, seks işçilerinin sokakta çalışması teşvik edilecek. Hep ‘kızlar sokakta kavga çıkarıyorlar, fuhuş pazarlığı yapıyorlar’ diyerek şikayet ediyorlar ama bunu kendi elleriyle yaratıyorlar.”


“Amaçladıklarının tam tersi bir tablo ortaya çıkacak”


Tüm seks işçilerinin sokağa itilmesinin seks işçilerinin arasında da bir çatışma yaratacağını ifade eden Ördek, bunun sokakta daha fazla şiddet ve suça neden olacağını belirtti:


“Tüm seks işçilerinin (trans, natrans, erkek) yüzde 75’i kapalı alanda, yani evlerinde çalışıyor. Çok azı caddelerde çalışır. Siz hepsini caddeye iterseniz, bu hali hazırda belli bölgelerde çalışan seks işçilerine yenilerinin eklenmesi anlamına geliyor. Bu da onlar arasında bir çatışma anlamına gelir. Yani uzatmadan söyleyeyim, cinayet, gasp ve kriminal ağ sayısı artacaktır. İnsanların sokakta görmek istemediği başka görüntülerin de ortaya çıkmasına neden olacaktır.


“Siz içerideki insanı dışarı iterseniz ve dışarıdakileri istismar etmek isteyen çok sayıda insan varsa, bu muhtemelen dışarıda seks işçiliğiyle ilgisi olmayan birçok insanı da hedef alacaktır.

 

“Eğer görüşme talebimizi kabul etselerdi, tasarının kendilerinin iddia ettiği gibi çocuk fuhşunun önüne geçecek ya da kamu düzenini sağlayacak bir uygulama olmayacağını ve tam tersine neden olacağını anlatırdık.”


“Onları polisten koruyacak pezevenklere ihtiyaç duyacaklar”


Ördek, tasarının öngördüğü 40 bin liraya kadar para cezası ve üç yıl hapis cezasının çok orantısız olduğunu ve seks işçilerinin aracılara başvurmasının önünü açacağını da belirtti:

“Hem para hem hapis cezası öngörülmesi, aracıların yani kriminal ağların artmasına sebep olacak. Onları polisten ve tahkikatlardan koruyacak bir takım pezevenklere ihtiyaç duyacaklar. Bu da onlara yönelik fiziksel, cinsel, psikolojik istismarı arttıracaktır. ‘Polisle, hapis cezasıyla uğraşacağıma, şu anda aracıma günlük 50-100 lira veriyorsam, 300 lira vermeyi kabul ediyorum’ diyecekler.”


Neden genelevde çalışmıyorlar?


"Genel kadınlar ve Genelevlerin Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğü"ne göre, genelevde sadece T.C. vatandaşı kadınlar çalışabiliyor.

Trans kadınların da genelevde çalışabilmeleri için cinsiyet geçişlerini tamamlamaları ve pembe kimlik sahibi olmaları gerekiyor.

Ördek, “Pembe kimlikli olanlar bu başvuruyu yapabiliyor. Ama hem trans hem natrans kadınların başvuruları uzun yıllardır reddediliyor. Genelevlere girişler durdurulmuş durumda” diyor.