Yurtdışı ve gümrüklerde oy kullanmanın 5’incisi olacak 24 Haziran seçimlerinde, Türkiye 27. dönem milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri için, gümrüklerde ve yurtdışında, 7 Haziran’dan itibaren oy verilmeye başlanacak.

Kurulacak sandıklar için partiler görevlilerini tespit etti ve YSK’ya gönderdi.

Dünyanın en önemli şehirlerden biri olan New York’ta da, Başkonsolosluk çalışanlarıyla birlikte, siyasi partiler seçime hazırlanıyor.

Hatırlanacağı gibi yurt dışı seçimleri, ilk 2014 yılında, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle başladı. Amerika seçmen sayısı 88.555 kişi olarak bildirilmiş ve bunun sadece %11.80’i oy kullanmıştı. Randevulu sistemle oy vermeye gelen TC vatandaşları. Amerika çapında %77.18 Ekmelettin, %15.90 Erdoğan, %6.20 Demitaş’a oy vermişti. Daha sonra 7 Haziran 2015 Genel seçiminde Amerika’daki TC vatandaşlarından %44.3 CHP’ye, %24 HDP’ye ve %16.4 AKP’ye oy kullandı. Ardından aynı yıl 1 Kasım’da tekrarlanan seçimde ise CHP %49.8, HDP %22.3, AKP %20 oy alabildi.16 Nisan 2017 Referandum oylamasında seçmen sayısı 100,065 olmuş ve çıkan oylar %84 Hayır, %16 Evet şeklinde olmuştu.

24 Haziran seçimlerinde oy kullanacak Amerika’daki TC vatandaşı toplam seçmen sayısı 106,312 şeklinde belirlendi. Yurt dışı tek bir seçmen bölgesi olarak kabul edilip, yurtdışı ikametgahına sahip toplam 3milyon 49bin 65 seçmen, gümrüklerde ve kendisine en yakın Büyükelçilik, Başkonsolosluk veya temsilciliklerde oy kullanabilecek.

TÜRK SİNEMASININ TANINAN YÜZÜ

Amerika’da en fazla oy kullanılan, Türklerin en yoğun yaşadığı şehir New York ve çevresidir. Her seçimde olduğu gibi 24 Haziran seçimini ve şartları en ciddiye alan, görev alacak gönüllü ekipler oluşturmasından titiz davranan, bütün hazırlıklarını eksiksiz yapan Yurter Özcan önderliğindeki CHP Amerika temsilciliği, Amerika çapında kurulacak olan 205 sandık için başvuran gönüllülerini, YSK’nın belirlediği son başvuru tarihinden 10 gün önce, genel merkeze bildirmiş, erken seçimin dezavantajını avantaja çevirmiş durumda.

Amerika’da, 9 ile 17 Haziran arası, sabah saat 9 ile akşam 9 arasında, kesintisiz oy verme işlemi yapılabilecek. New York oy verme işleminde sandıklarda görev alan CHP gönüllü ekibine destek olarak bu seçimde Türk sinemasının tanınan yüzü Tolga Savacı da katıldı.

Yazar Nermin Bezmen’le evil olan Tolga Savacı yaklaşık 2.5 yıldır Amerika’da yaşıyor. Türkiye’ye karşı hissettiği duyguları, olmasını arzu ettiği Türkiye için artık sosyal medyada veya benzer yerlerde hiçbir şey yapmadan, sadece konuşmanın veya paylaşmanın yeterli olmadığını düşünüyor. İnsanların değişim için harekete geçip bir şeyler yapması gerektiğini savunuyor. Sözlerine şu şekilde devam ediyor; “Bir sorumluluk hissettim, bir şey yapma ihtiyacı duydum, bu nedenle 9 ile 17 Haziran arasında bir gün sandık görevlisi olarak çalışacağım. Bu şekilde, bir vatandaşlık görevimi yerine getireceğimi düşünüyorum.”

“MUHARREM İNCE’Yİ BEĞENİYORUM, UZUN ZAMANDIR TAKİP EDİYORUM”

Türkiye’de sanat ve sanatçının şu anki durumu ile ilgili soruya ise şöyle yanıt veriyor:

“Türkiye’de sanata uzun zamandır baskı var ve sanatçıya müdahale öyle bir boyuta gelmiş durumda ki dizilerdeki kılık kıyafetten, neyi nasıl göstermesi gerektiğini söyleyen yöneticiler oluşmuş ve o insanlar sanatlara sınırsız müdahale etme hakkı görüyor kendinde. Yönetici ve politikacının isteği olur duruma gelince, sanat gelişemiyor. Sanatı gelişmemiş bir toplum, uluslararası platformlarda ciddi bir yeri olamaz. Sinemaya ilk başladığım dönemde 12 Eylül darbesi sonrasında bir sansür heyeti vardı. Onlar bile bu kadar karışmıyordu. Kuralları vardı, onun uygulanıp uygulanmadığına bakarlardı. Futbola da korkunç büyük bir müdahale var, çünkü futbol halk üzerinde bir uyuşturucu etkisi yapıyor, kontrol etmek amaçlı, ciddi bir baskı var. Şili, Brezilya ispanya gibi ülkelerde olduğu gibi. Siyasi yönetimin sanata spora müdahalesinin olmadığı bir Türkiye hayal ediyorum. Türkiye’deyken de, Türkiye’nin uluslararası konumuna da üzülüyordum. Dünya’yı gezen, İtalya’da yaşamış okumuş ve aynı zamanda 4 dil bilen birisi olarak, Türkiye’yi görmek istediğim nokta, doğal olarak şu anki konumu değil. Avrupada, Türklere karşı bir önyargı olduğunu söyleyebilirim fakat Amerika’da bu önyargı olduğunu söyleyemiyorum, çünkü görmedim, yaşamadım.”

Savacı bir başka soruya verdiği cevapla konuşmasına şu şekilde devam etti; “Hiçbir zaman aktif politika içerisinde olmadım, son sözü en önde söylediğim için pek içerisinde olabileceğim bir kurum değil işin açıkçası. Bir partiyi, takım tutar gibi tutamam. Partinin çoğunlukla doğru olan şeyleri yapması gerekir, doğru söylemler yapması gerekir işte bu yüzden Muharrem İnce’yi beğeniyorum, uzun zamandır takip ediyorum, meclis konuşmalarını dinlemeye çalışıyordum. Lafı dolaştırmadan, eğip bükmeden, direkt söyleyen bir insan, o yüzden de beğeniyordum. Şimdi Cumhurbaşkanlığında başarılı olacağını düşünüyorum.”

“Türkiye’de belki bazı insanlar içerisinde oldukları şartlarda çok mutlu, gayet iyi olduklarına inanıyorlar, inşallah da iyidirler, inşallah da ben yanılıyorumdur. Ben Türk halkının hak ettiği şartlarda yaşamasını istiyorum, hakaret, eziyet görmeden, eğitim haklarının en iyi şartlarda sağlandığı bir Türkiye diliyorum.”(odatv)