Ülkenin en önemli sorunu Topçu Kışlası!

Cuma akşamı ve sonrasındaki birkaç gün, hem ülke hem de tanıklık eden herkesin kişisel tarihinde çok önemli bir yer tutacak, hepimizin hayatına çok ciddi etkileri olacağı da ilk günden görülmeye başlandı. 200’ü aşkın can kaybının yanı sıra onbinlere yaklaşan gözaltılar, tutuklamalar, işten atılmalar, soruşturmalar devam ediyor. Asker, polis ve yargıda başlayan tasfiye süreci, kamunun her kademesine yayıldı. Maliye, İçişleri gibi bakanlıkların yanı sıra özerk kurumlarda da işten çıkarmalar, soruşturmalar, açığa almalar yaşanıyor. Bu satırları yazarken Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nda 25, Borsa İstanbul’da 40 kişi işten çıkarılmıştı. Aslında kamuda “temizlik” iki yıla yakın bir zamandır sürüyor, araya cemaatle ilgisi olmayan hükümetin “muhalif” olarak gördüğü isimler de katılmıştı. Şu sıralarda birçok kurumda yöneticilik yapacak yeterlilikte kadro olmadığı için “vekalet” sistemi yürütülüyor. Hükümet, bu sorunu da aşmak için 2013 yılında 657 sayılı yasada değişiklik yaparak kamuda yönetici olma koşullarını büyük ölçüde değiştirip hiçbir kamu deneyimi olmayanların da kamuda müşteşar dahi olmalarının yolunu açmıştı buna karşın kalifiye eleman sorunu yaşanıyor. Kısaca kamu yönetiminde yeni bir dönemin başlıyor!
Darbe girişiminin sonuçları sadece bu değil maalesef…

Halkın el üstünde tuttuğu Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yerle bir olan imajı, sokaklarda “idam” isteriz diye dolaşanlar, provakatörlerin Alevilerin yaşadığı mahalleleri hedef göstererek toplumsal çatışmayı körükleme çabaları, AB ve ABD ile başlayan gerginlik, yabancı sermayede gözlenen tedirginlik…
Tüm siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, iş dünyasının darbe girişimi sonrası “parlamenter” sistem üzerinde hemfikir olduğu, yine her kesimin, ülke sorunları aşmak için birlikte hareket etme mesajları verdiği bir dönemdeyiz. Bu manzara, 14 yıldır ilk kez yaşanıyor, bu fırsatı bir şans olarak görüp iyi değerlendirmek gerekirken gecenin bir saatinde “Taksim’e Topçu Kışlası da yapacağız, opera binası da” açıklaması yapmak, “Siz ne derseniz deyin, ben bildiğimi okuyacağım”ın net bir göstergesi… Umarım bu fırsat kaçırılmaz!

“BANK ASYA SATILAMAYACAK” DEMİŞTİK

Darbe hengamesinin yaşandığı günlerde TMSF, Bank Asya’nın faaliyetlerinin geçici olarak durdurulduğu açıklaması yaptı. Bizim için bu açıklama sürpriz olmadı, zira birkaç kez bu köşede Bank Asya’nın satılamayacağını, kimsenin ileride yaşanabilecek yasal sorunları göze alamadığı gerekçesiyle talip olmayacağını yazmıştık. TMSF, satış sürecini 15 Temmuz 2016’ya kadar uzatmıştı. Her ne kadar kulislerde bankaya iki talibin olduğu konuşulsa da kimse bankayı almaya yanaşmadı ve Türkiye’nin önemli katılım bankalarından biri tarih oldu.


Önceki ve Sonraki Yazılar