Patlıcan, sofralardan eksik edilmeyen, birçok yemekte kullanılan lezzetli bir sebzedir. Ancak patlıcanın içeriği nedeniyle akıllarda çok sayıda soru işareti bulunmaktadır. 

PATLICAN UZUN SÜRE SÜS BİTKİSİ OLARAK YETİŞTİRİLDİ

Patlıcan uzunca süre zehirli sanıldığı için süs bitkisi olarak yetiştirilmiş bir bitkidir. Ancak patlıcan günümüzde çeşit çeşit yemeği yapılarak, lezzetle sofralarımızın misafiri olabilmektedir.

PATLICAN YİYENLERİN DELİRECEĞİNE İNANILIRDI

Saray sofralarına kadar giren bu lezzetli sebzeyle ilgili eski çağlardan beri, patlıcan yiyenlerin delireceğine dair yayın bir inanış bile varmış. 

İBN-İ SİNA PATLICANI BÖYLE ANLATTI

İran vasıtasıyla İslam dünyasına adım atan patlıcan ile ilgili İbn-i Sina, patlıcanın sivilceden sara nöbetine, uykusuzluğa ve bağırsak tıkanmasına kadar birçok hastalığa neden olabileceğini anlatmıştır. Fakat patlıcan pişirilmeden önce bir süre tuzlu suda bekletilirse daha sonra yenebileceğini ve hatta kulak enfeksiyonunun tedavisinde bile kullanabileceğini ifade etmiş.

PATLICANIN İÇİNDEKİ TOKSİN

Moden ve bilimsel araştırmalar sonucunda patlıcan "solamin" adında kuvvetli bir toksine sahiptir. Fakat patlıcan pişirildiğinde bu toksin kaybolur. Bu nedenle patlıcanı hayvanlar tüketmezler. Doğada patlıcanı besin olarak tek tüketen insanlardır.

SİGARAYI BIRAKMAK İSTEYENLER PATLICAN YESİN

Patlıcanla ilgili bir başka gerçek ise içindeki düşük miktarda nikotin oranı. Öyle ki sigarayı bırakmak isteyenlere gizlice patlıcanlı yemekler yedirilirmiş. Bu şekilde yavaş yavaş vücudun nikotin almasını sağlayarak yoksunluk hissinin önlenmesi sağlanırmış.