Cellatlar, Osmanlı Devleti'nde suçu olduğu belirlenen kişilerin infazı için görevlendirilen kişilerdi. 

CELLATLAR NEDEN SAĞIR VE DİLSİZDİ?

Cellatlar hem sağır hem de dilsiz kişilerden seçiliyordu. Özellikle Hırvatlardan ya da çingenelerden seçilen cellatların en önemli özellikleri olan sağır ve dilsiz olma durumlarının nedeni infaz edecekleri kişinin çığlıklarını duyup etkilenmemeleri, yalvarmasıyla merhamete gelmemeleri ve sır saklamaları içindi.

'KELLE KOLTUKTA' SÖZÜ NEREDEN ÇIKTI?

Cellatlar, infaz edilen Müslümanların kesik başlarını, ölen kişiyi sırt üstü yatırarak koltuğunun altına, gayrimüslimlerin cesetlerini ise yüzükoyun yatırarak, kalçalarının üzerine koyarlardı. Bu yüzden devletin üst düzey Müslüman görevlileri arasında, "Kelle koltukta geziyoruz" ifadesi çok kullanılırdı.

CESET, CELLADIN MALI SAYILIRDI

Öte yandan idam edilen kişinin üzerindeki kıymetli eşyalar, para ve giyecekleri cellâdın malı sayılırdı. Cesedini ise cellat ister atar, isterse ölünün yakınlarına satardı. İdam edilenlerin üzerinden çıkan eşyalar senede bir veya iki defa yapılan cellat mezarında satılır, geliri cellâtlar arasında paylaşılırdı.

OSMANLI'NIN EN MEŞHUR CELLADI KİMDİ?

Osmanlı tarihindeki en meşhur ve en korkunç cellatlardan biri Kara Ali’ydi. Sultan İbrahim’in de cellâdı olan Kara Ali, padişah cellâdı olarak tarihe geçti. İri yarı bir adam olan Kara Ali, yaz kış çıplak dolaşır, sağ omzunda çapraz takılmış yalın bir kılıç taşırdı. Kuşağından kement ve çeşitli işkence aletleri sarkar, bu görünümü ile etrafa dehşet saçardı.

CELLATLARIN MEZAR TAŞLARI NASILDI? 

Cellat mezar taşlarının üzerinde, isim, doğum tarihi, ölüm tarihi gibi hiçbir yazı ve işaret yoktur. Bu taşlar 2 metre yüksekliğinde 40-50 cm. genişliğinde dikdörtgen şeklindedir. Bu nedenle, Osmanlı cellatlar için İstanbul'un en ücra yerinde mezarlık yapmış ve cellatlar halktan ayrı olarak buraya gömülmüştür. 

Bugün yeni mezarların arasında kalmış bir cellat mezar taşı bulunmaktadır. Bu mezar Eyüp semtinin Piyer Loti tarafındadır.