Zeynep öğretmen liseli kıza tecavüzü ortaya çıkardı

Zeynep öğretmen liseli kıza tecavüzü ortaya çıkardı

Bir okulda iki kez hamile kalıp düşük yapan öğrenciyle ilgili konunun üzerine gittiği için hakkında çok sayıda idari soruşturma açılan öğretmen, fiilen meslekten uzaklaştırıldı.

Artıgerçek yazarı Melis Alphan'ın aktardığı hikaye, okuyanların kanını dondurdu. Hikayenin detayları şöyle;

(Bu yazıdaki isimler kişilerin güvenliği nedeniyle değiştirilmiştir.)

Zeynep öğretmen 3 yıl önce, Ankara’nın batısındaki bir ilin küçük bir ilçesindeki Anadolu Lisesi’ne atandı. Mart 2019’da bir gece, Zeynep öğretmen lise yurdunda nöbetçi iken, iki kız grubu arasında kavga çıktı. Kavganın nedeni kızlardan birinin bir diğerine “Ayşe gibisin” demesiydi. Ayşe, aynı okulda 12’nci sınıfa giden ve o yıla kadar aynı yurtta kalan bir öğrenciydi.

O gece öğrenciler Zeynep öğretmene “Hocam biz artık dayanamıyoruz, anlatacağız.” diyerek, Ayşe’nin önceki yıllarda iki kez hamile kalıp iki kez düşük yaptığını, idarenin haberi olmasına rağmen hiçbir şey yapmadığını ve Ayşe’nin maruz kaldığı istismarların sürdüğünü anlattılar. 

Öğrencilerin iddiasına göre, hikaye aslında ilk başta akranlar arası ilişki olarak başlıyor. Ayşe 13-14 yaşındayken, 15-16 yaşındaki bir öğrenciyle ilişki sonucu hamile kalıyor ve düşük yapıyor. Diğeri de nihayetinde çocuk olduğu için korkuyor, ne yapacağını bilemiyor ve arkadaşlarına anlatıyor. İlçede herkes birbirini tanıdığı için kulaktan kulağa yayılıyor ve iddiaya göre, bu kez çok sayıda yetişkin erkek Ayşe’yi istismar ediyor. Hatta Ayşe’nin çıplak fotoğrafları, ilçedeki gençlerden birinin babasının eline geçiyor ve köy kahvesinde elden ele dolaşıyor. 

Yurttaki kavgadan sonra, Zeynep öğretmen ve çocuklar karakola gidiyor. Bu arada Zeynep öğretmen çocukların Ayşe’nin istismara uğradığına dair iddialarını da ekleyerek hazırladığı tutanakları polise vermek istiyor ama polis okumuyor bile, “Hocam biz olayın içeriğine karışmayız, yüzeysel anlatın. Siz önce okulda idari süreci başlatın, onlar gerek duyarsa bize başvurur” diyor. Zeynep öğretmen, “Bakın burada çok ciddi iddialar var, okuyun” dese de, “Hocam biz zaten buradayız, idare soruştursun, sonra biz inceleriz” cevabını alıyor.

Zeynep öğretmen o akşam Ayşe’yi koruma altına almak için uğraşsa da, okuldaki müdür yardımcısı “Hocam sen yurda görevinin başına git, biz hallederiz” diyerek konuyu geçiştiriyor. Ertesi gün okulda, Zeynep öğretmen tutanakları okul müdürüne teslim ediyor. O sırada odada İlçe Milli Eğitim Müdürü de var. 

Aynı gün yazılı ifadesini vermek için karakola gitmek istiyor ama dediğine göre, o gün dersi olmamasına rağmen okul müdürü “Karışmayın, ifade vermenize gerek yok” diyerek saat 18.00’e kadar ifade vermeye göndermiyor. Akşama doğru karakola gittiğinde ise yine “Siz idari süreci başlatın, biz sonra ilgileneceğiz.” deniyor. 

Zeynep öğretmen 15 gün bekliyor ama hiçbir gelişme olmuyor.

“Normal şartlarda yurtta kavga disipline tabidir” diyen Zeynep öğretmen şöyle anlatıyor: “O dönemde okuldaki disiplin dosyaları görülürken, yurttaki kavganın hiç olmamış gibi üstü kapatıldı. Ama kavgaya karışan çocuklara soruşturma-kovuşturma olmadan cezalar verildi. Ben de duruma böyle uyandım. Çocukların ara öğün hakkı 1 ay süreyle kesildi. Ve çocukların anlattığına göre cezanın ‘gerekçesi’ olarak müdür ve müdür yardımcısı kendilerine ‘Anlattınız, cehennemde yanacaksınız.’ dedi.”

Tamamını okumak için tıklayın