Dr. Aybars Akoğlu

Dr. Aybars Akoğlu

BİR GARİP DÜNYA KUPASI

Hafta içinde açıklanan sayılarla dünya nüfusunun resmi olarak sekiz milyarı aştığını öğrenmiş olduk. Beş milyar insanın Katar’da yapılacak olan Dünya Kupasını izleyeceğini tahmin edildiğini düşünürsek, Dünya Kupasının tartışmasız yeryüzünün en çok ilgi gören organizasyonu olduğunu kabul edebiliriz.

Ama şahsen, 1982 İspanya Dünya Kupasından beridir kırk yıldır yüksek kalp atışları ile takip ettiğim dünya kupası, bu yıl bana pek bir yavan geliyor. Bu yavanlık duygusu futbolu yaşam tarzı yapmış birçok şahıs ve kurumda da hissedilebiliyor. Peki neden bu yavanlık oluşmuş olabilir?

Her şeyden önce, futbolun da içinde para olan tüm diğer sektörler gibi kirlenmiş olması. Onun en büyük rekabetinin yaşandığı dünya kupasının yerini belirlerken Katar devletinin verdiği rüşvetlerin ayyuka çıkmış olmasına rağmen bu rüşvetle alınmış kararın uygulanması. Romantik futbol izleyicisinin mabedi olan dünya kupası ilk defa bu kadar göstere göstere kirletildi. Ayrıca turnuvanın, tarihinde ilk defa Katar’da yaz aylarında futbol oynamanın olanaksız olması sebebiyle kış aylarında oynatılması ve futbol sezonu döngüsünün bozulması da bir başka neden. Liglerin heyecanı yükselirken, herkes ulusal liglere konsantre olmuşken birden çıkan turnuva takvimi insanların heyecanını odaklamasını engelliyor.

Şimdi bunlara bir de maçların satın alınma ihtimalleri eklendi. Futbol icat edildiğinden beridir şike var. İlk bahis şikesi davasının 1910lu yıllarda İngiltere’de yaşanmış olması, şikenin, bahsin futbolun içine ne kadar yerleşmiş olduğunun bir kanıtı. Geçmiş dünya kupalarında da şike şaibesi olan maçlar mevcut. 1982 kupasında Cezayir’i saf dışı bırakmak için Almanya ve Avusturya’nın etik dışı şikesi, 2006 dünya kupasında Brezilya’nın Gana’yı 3-0 yendiği maçta bahis şikesi iddiaları, 1986 kupasında Brezilya-Fransa maçında Romen hakemin odasına gönderilen hayat kadınları, 1978 Arjantin’de yapılan dünya kupasında dikta rejiminin Peru maçını satın aldığı iddiaları. Tüm bunlar futbolun ruhuna ihanet etmiş, futbolu kirletmişken şimdi de açılış maçında Katar’ın Ekvador’lu oyunculara 7.4 milyar dolar şike teklifi dünya basını gündeminde. Baştan kirlenmiş bir kupaya yetkililerin hiçbir müdahalesi yok. Bu akşam oynanacak maçta dedikodular gerçeğe dönüp ilk yarı berabere gidip ikinci yarı maçı Katar kazanacak olursa, futbol tarihinde hiç almadığı kadar büyük bir leke alacak.

Ben 1982’de Paolo Rossi’nin golleri ve Dino Zoff’un gollerini hatırlamak istiyorum. 1986’da Maradona’nın tüm İngilizleri sıraya dizişini ve elbette Tanrı’nın elini. 2002 dünya kupasında milli takımımız Senegal’i altın golle yenip yarı finale çıktığında kucaklaşmalarımızı özlüyorum. Almanya’nın Brezilya’yı kendi sahasında 7-1 yendiğinde onlara duyduğum hayranlığı yeniden hissetmek istiyorum.

Bu turnuvanın tek can simidi var bana göre. Ronaldo ve Messi’nin beraber katılacakları son dünya kupası olacak olması. Onların futbol kariyerlerine uygun rekabeti ve başarıları bu turnuvaya renk katabilecek tek umut bana göre. Yoksa Alman, İngiliz formaları ile ücretleri ödenerek tribünleri doldurmuş Pakistanlı taraftarların önünde oynanacak futbol maçlarının bu turnuvayı futbol tarihinin en yavan turnuvası yapacağını ve tarihte futbolun düşüşe geçtiği turnuva olarak kayıtlarda olacağına inanıyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar