Dr. Aybars Akoğlu

Dr. Aybars Akoğlu

BU BİR SAVAŞ

Binalardan yüksek alevler sarmış dört bir yanı. Her yerde, her yere koşuşturan, ellerinden geldiğince doğanın yaralarını sarmaya çalışan savaşçılar elden ele hortum, kova taşıyorlar. Bir köşede gözyaşı döken yaşlılar. Dün orada yaşamını kazanıyorken, o an her şeyi yitiren, yarın için kaygılanan yürekler. Bunların hepsini birlikte yaşadık yanan orman ve orman köylerinde. Verilen emek, yaşanılan hasar, ve gelen görüntülerin bir savaştan farkı yoktu. Ülkemize, toprağımıza, canlarımıza açılmış bir savaştı bu.

Savaşları siyasetçiler başlatır ama bedelini halklar öder. İster Kürt halkı üzerinden siyaset yapıp terör yaratan odaklar bunu yaptı deyin, ister gözü doymayan orman arazilerine yeni oteller yeni yerleşimler açmak isteyen siyasal rantçılar bunu yaptı deyin, ister Atatürk’ün göz bebeği, her daim sahiplendiği, kurban derileri bağışlarıyla yıllarca bu savaşların en güvenilir kurumu olan Türk Hava Kurumu’nu kılı kıpırdamaz hale getiren Atatürk düşmanları bunu yaptı deyin. Şimdi kavga zamanı değil, siyasetten uzak birlik beraberlik ve bilimi rehber alarak kayıplarımızı nasıl yerine koyabiliriz bunu düşünme zamanıdır. Bu yaşıma kadar geldim. Şundan eminim sevgili dostlarım. Ne kadar birbirimizden uzak siyasi düşüncelere sahip olsak da aslında senin siyasetçinle benim siyasetçim arasında da çok fark yok aslında. Aynı yamyamlığı, aynı rantçılığı farklı renklerde devam ettiriyorlar. O sebeple siyasetten uzak, sadece hizmet vermeye gayret eden Haluk Levent ve dostlarının oluşturduğu platform gibiler bizlere samimi geliyor ve gerçek yardıma ihtiyacı olanlara ulaşmaya olanak sağlıyor. Bugün geniş bir anket yapılsa Haluk Levent ve dostlarının güvenirliliğinin tüm siyasetçilerden kat kat daha fazla olduğunu rahatça iddia edebilirim. Aksini söyleyen kör siyaset yapıyordur.

Yunus Emre demiş. İnsan; iyiliği kadar taşlanır, merhameti kadar dışlanır, kulluğu kadar da sınanır. Bu toplum adeta onlarca yıldır iyiliği savunanları taşladı ve taşlamaya devam ediyor. Doğaya saygıyı savunanları marjinal ilan eden bir siyasi anlayış doğaseverleri taşlamaktan beter etti. Merhamet sahipleri dışlandı, doğruları söylemeye kalkanlar görevlerden el çektirildi, vasıfsız merhametsiz, dilleri onu bunu yalamaktan şişmiş, başı öne eğilmekten gökyüzünü görmez olanlar makam sahibi olmuşlar. Kim nerede yönetemiyorsa eş dost sayesinde yönetici olmuş, toplumu tüketmişler. 

Sınanıyoruz sevgili dostlar. Sellerle, yangınlarla, felaketlerle sınanıyoruz. Ama bu savaşı biz kendimize açtık. Doğaya açtık. Birileri köşeye dönecek, dönerken bizi görecek diye ahlaksızlıklara, hırsızlıklara, yolsuzluklara göz yumarak bu savaşı kendimize açtık. En başta söylemiştim. Savaşları siyasetçiler başlatır diye. Sonlandıracak olan sen, ben, biz yani halk olmalıyız. 

Önceki ve Sonraki Yazılar