Elif Doğan Şentürk

Elif Doğan Şentürk

İkinci tur

İnce’nin aday olduktan sonra özellikle Demirtaş’la ilgili söylemleri ve cezaevinde ziyaret etmesi Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turuna yönelik hamleler bence.  Hemen hemen herkesin ortak kanaati, Cumhurbaşkanının ikinci turda seçileceği yönünde… 
Demirtaş’ın bu ziyareti siyasi değil insani bir çerçeveye oturtması da, HDP seçmeninde İnce’ye karşı bir yönelimin olmasına vesile olabilir. (Tabi bütün bu öngörüler ikinci tur için geçerli, ilk turda HDP oyları Demirtaş’a gidecektir.)
Nitekim İnce, bu görüşmenin akabinde Hakkâri’de miting kararı aldı.
Bu hamlelerin özeti şu: 
Eğer seçim ikinci tura kalırsa ki bana göre kalır, sonucu belirleyecek olan HDP seçmeninin kendisine yönelimini sağlamak. Kaldı ki İnce’nin bu hamleleri sadece stratejik değil aynı zamanda demokrasiye olan inancının dışa vurumu olarak da yorumlanabilir.
Dokunulmazlıkların kaldırılmasına hayır demesi, aday olduktan sonra Demirtaş’ın dışarda olması gerektiğini söylemesi, cezaevi ziyareti ve Hakkâri mitingini de üst üste koyunca, ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır.
Bu arada Karamollaoğlu’nun Demirtaş’la ilgili yaklaşımları da, bölgedeki muhafazakâr Kürt seçmen üzerinde olumlu etki sağlayacağa benziyor. 
Karamollaoğlu’nun “İnşallah biz gitmeden o çıkar bize de geçmiş olsun deme imkânı doğar” açıklamasından hareket edersek, AKP’nin bölgede oy deposu olarak gördüğü muhafazakâr Kürt seçmen üzerinde Saadet Partisi’nin çok ciddi bir çalışmaya yöneleceğini söyleyebiliriz.  Kısaca muhafazakâr Kürt seçmen artık AKP için çantada keklik değil.
Bu matematiğe göre seçimin ikinci tura kalması durumunda, Muharrem İnce’nin ipi göğüslemesi hiç de şaşırtıcı olmaz.

En itibarlı kelime: TAMAM

Sanırım adaylar isteselerdi bile böyle bir kampanya yapamazlardı. AKP’nin Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’ın bir anda ağzından “tamam” kelimesinin çıkmasının ardından sadece Türkiye’de değil dünyada “tamam” çığ gibi büyüdü.
Bence “TAMAM” şimdiden 24 Haziran’ın sloganı!

Önceki ve Sonraki Yazılar