2 Temmuz

Bilindiği gibi 2 Temmuz 1993 yılında şeriatçıların kalkışmasında Sivas’ta aydınlar canlı canlı yakılarak katledildi.
O gün, Sivas Madımak Oteli'nde çoğunluğu 33 yazar ve ozan ile iki otel çalışanı yakılarak öldürüldü. 
Bugün o alçak katliamın 28. Yıldönümü.
O günlerde Sivas belediye Başkanı olan Temel Karamollaoğlu, şöyle demişti: “Katliam olarak vasıflandırılamaz, üzücü bir hadisedir. Katliam demek insanları bilerek öldürmektir. Ama orada perdeler arabalar yakılmış, arakasından da ateş bacayı sarmış. İçeridekiler dumandan öldüler, cayır cayır yanarak ölmediler"
Yerseniz!..
Karamollaoğlu’nun bu katliamı öven sözlerini de duyduk.
Necmettin Erbakan’da olayla ilgili şunları söylüyordu:
“ Olaylar belli bir maksatla Sivas’a giden bir ekibin milletin inancına karşı nezaketsiz sözler sarf etmesi, tahrik etmesi yüzünden meydana gelmiş, halk galeyana kapılmıştır ”
Tansu Çiller, bakın neler diyordu.:
“ Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir ”
Süleyman Demirel’de katliamcıları neredeyse haklı görüyordu. :
“ Olay münferittir. Ağır tahrik var. Bu tahrik sonucu halk galeyana gelmiş. Olayları çok yakından izledim. Güvenlik kuvvetleri ellerinden geleni yapmışlar. Ortada halkla, halkın çatışması yoktur. Halkla güvenlik güçlerinin çatışması yoktur. Karşılıklı gruplar arasında çatışma yoktur. Bir otelin yakılmasından dolayı can kaybı vardır ”
Fehmi Koru’da konuşanlar arasındaydı:
“ Komik hikâyelere imza atan yazar Aziz Nesin, bu defa izleri uzun yıllar kalacak bir trajedinin kahramanı oldu. Sivas’ta ilk elde 35 kişinin ölümü, çok sayıda kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan arbede, onun merkezinde bulunduğu yoğun tahriklerle meydana geldi.”
Tabii ki, Mehmet Barlas’da:
“Laikliği, kitlelerin öfkesine sürmeyelim! Aydın olmak ve laik olmak inançlara saygısız olmak veya inanç sahiplerini küçümsemek değildir.”
Ertuğrul Özkök, olmadan olur mu?:
“Bir tahrik, başka bir tahrikle büyüyor. Aziz Nesin’in hassasiyet yaratan, tahrike varan sözleri, karşı tahrikle birleşiyor ve hepimizi ciddi şekilde endişelendiren bu sonuç ortaya çıkıyor… Ama bir gün tarih yazıldığı zaman, bu katliamı gerçekleştirenler kadar, buna psikolojik zemin hazırlayan insanlar da sorumlu tutulacaktır. Bu, elinde benzinle otel lobisini yakan için de geçerlidir, ne yazık ki, Aziz Nesin için de…”
Şimdilerde ortalığa çıkamayan Cengiz Çandar bakın neler söylüyordu.:
“Olayların tetiği Aziz Nesin’in provokasyonu ile çekiliyor ve başka provokatörlerin de olayların içine girmesi ve devletin acziyle beslenerek, Madımak Otelinin kundaklanmasına ve 35 kişinin yanarak ve boğularak can vermesine işler varıyor. Türk milletinin yüzde altmışından fazlasının aptal olduğu kanaatini her yerde tekrarlayan Aziz Nesin’in bu saptamasında doğru bir husus var: Eğer seksenine dayanmış Aziz Nesin bunak değilse, Türk milletinin bir aptal ferdi.”
Mehmet Gazioğlu (Dönemin İçişleri Bakanı):
“Aziz Nesin’in halkın inançlarına karşı bilinen tahrikleriyle halk galeyana gelerek tepki göstermiştir.”
İşte bu da, zavallı Erdal İnönü’nün açıklaması:
“Olaylara geç müdahale edilmesinde Cumhurbaşkanı Demirel, Başbakan Çiller ve Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş’in de benim kadar sorumluluğu var.
Katliamcıların bir kısmı tespit edilip tutuklandı ve yargılandı. Fakat cezalandırılmadı. Çünkü Mahkeme öyle emir almıştı. Ve sonunda dava zaman aşımına uğratılarak düştü. Tutuklu ve kaçaklar serbest kaldı böylece, 2012 tarihinde.
İşte o günlerde, davanın böyle bir oldu bitti ile ortadan kaldırılmasına ve tutukluların serbest bırakılmasına ilişkin karar verildi.
Ve Tayyip konuştu:
“Milletimiz için, ülkemiz için hayırlı olsun.”
Dün bir Sivas’ı yakmışlardı.
Bugün Ülke yanıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar