ŞEYTAN neden içimizde?
Yazımın sonunda yıllardır aldatılıp,
Uyutulup,
Kandırılıp,
Sömürüldüğümüzü yaşanan bir örnekle
açıklayacağım...
.
Ama önce şu şeytana bir bakalım istedim.
Cennete yaşayan bir melek,
Yaradana itiraz eder.
Derki,
Âdem’i topraktan, beni ise ateşten yarattın.
Ateş topraktan üstün olduğuna göre,
Ben de Âdem’den üstünüm...
Yaradan,
Şeytanı cennetten cehenneme kovar ve kıyamet
gününe kadar,
İzin verir yapacaklarına...
Şeytan da,
Âdem’in soyundan gelecekleri kötü yollara
sevk edip öç alma yolunu tutar...
Yani,
Kötü ruhların başı olur.
İnsanın içindeki kötü niyetin Temsilcisi
olur...
.
Bir kısım insanlar,
Ayvalık tepesindeki “şeytan sofrasına” dilek
taşı bile atarlar...
Şeytanın ayak izinin olduğuna inanırlar...
Gece uğultularını dinlemeye çıkarlar...
Aslında burası,
Lav birikintisinin çukurudur...
.
Şimdi sıkı durun!
Hani her yıl binlerce insan Suudi Arabistan’a
“Hac” için gider ve orada şeytanı taşlar
ya!
Suudi’ler,
Şeytanı taşlamak için kullanılan taşları toplayıp,
Hacılara tekrar “parayla” satarlar...
Bu kazancı,
Asırlardır yapar ve helal olduğunu söylerler...
.
Yani,
Şeytanla adeta işbirliği yaparlar...
Bu kazanç yolu,
Herhalde şeytanın bile aklına gelmemiştir...
Hal böyle olunca,
Şeytan içimizde değil de nerededir?