Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

2014 - İzmir 'in aziz trajedisi

Çoban ateşini CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven YURT’tan Serkan Güler’e verdiği demeçle yaktı! 
Doğru da yaptı, tebrikler... 
Ne dedi? 
2014 yılındaki mahalli seçim adaylarına ilişkin yanlışlıkları anlattı.  
Nezaketinden, adres göstermedi... 
İzmir’in tamamı biliyor ki, adayları adeta Genel Merkezi tehdit ederek değiştiren siyasetin metal yorgunu olan Aziz Kocaoğlu ve Alaattin  Yüksel’di. 
CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na “mağdur edebiyatı” ile vicdan yapmıştı.
O da her zamanki gibi “munis ve demokrat” tavrı göstermiş, bu insani ve babacan tavrı da İzmir’in nev-i şahsına münhasır siyaset baronları tarafından istismar edilmiştir. Hatta onları partiyi tehdit etmeye  kadar götürmüştür. 
Had aşılmış, sınır aşılmıştır... 
İşte Asuman Ali Güven bu önemli noktaya parmak basmış, konuşulması gerekenleri çok zarif bir üslupla ortaya koymuştur. Ama anlayan kim? 
Bunlara “dur kardeşim” demeden asla durmazlar. 
CHP İzmir İl Başkanı bu demecinde çok ama çok önemli bir noktaya da parmak basmıştır. Evet, haksızlıklar vardır. Ama bu CHP karşısında aday olmakla, partiyi terk etmeyi masum kılamaz. 
CHP aleyhine çalışmak ihanettir. Aday olmadım diye bunu yapmak hem ahlaki hem de etik değildir. 
Çok doğru bir yaklaşım... 
İsterseniz bilmeyenler veya unutanlar için biraz geriye gidelim… 
İzmir’ de 2014 yerel seçimlerinde  8 ilçenin kaybedilmesi ve başta  Bornova, Karşıyaka, Çiğli, Konak, Karabağlar ve Çeşme olmak üzere birçok ilçedeki keyfi ve bilinmeyen hesaplarla yapılan belediye başkan atamaları Azizi Kocaoğlu ve etrafındaki ona kayıtsız şartsız bağlı 4-5 kişilik ekibin kendilerine göre keyfi operasyon yapmalarından kaynaklandı. 
Adnan Keskin örgütten sorumlu Genel Başkan Yardımcısıydı. 
Kemal Kılıçdaroğlu, Keskin’e sanırım geçmişteki tavrı ve emeklerini ve tecrübesini göz önünde bulundurarak örgütü teslim etmişti... 
Adnan Keskin 2011 seçimlerinden sonra TBMM İdare Amiri seçilmiş ve  Kılıçdaroğlu ile ilgili “Bizi tanımıyor, elimi bile sıkmıyor” diye serzenişte bulunmasına rağmen, Kılıçdaroğlu onu önce Şubat 2012’de 16. Olağanüstü Kurultay Divan Başkanı, Temmuz 2012’de gerçekleştirilen 34. Olağan Kurultay ardından da Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı yaptı. 
Keskin, Genel Merkez’de yerel seçimler için belediye başkan atamaları ile ilgili oluşturulan, Umut Oran, Bülent Tezcan, Gökhan Günaydın, Bihlun Tamaylıgil ile birlikte 5 kişilik komisyonun başıydı. 
Adnan Keskin Egeli  olması sebebiyle de özellikle İzmir’deki atamalarda önemli rol oynadı. Atamalarda karmaşık duygulara yol açan kararlarda sorumluluk taşıdı. İzmirlileri şaşırttı! Adnan Bey özellikle İzmir CHP üye ve seçmenleri tarafından 2014 felaketi nedeniyle pek iyi anılmıyor. 
O’nun  için kötü bir final oldu.  
Çok emek vermiş, sevdiğimiz, saydığımız insandı kendisi. 
Maalesef siyasette yüz doğru iş yaparsınız, ama sonuçta yaptığınız üç yanlış göze batar. Sirk aynası gibidir siyaset, günahı büyütür, sevabı küçültür... 
Ama bazen bunun gibi tersi de olur... 
Dünyanın en nankör işidir siyaset. İşte insanlık siyaseti meslek olmaktan çıkarmayı başardığı gün belki huzura kavuşacak. 
Yani siyaset ekmek kapısı olmaktan kurtarılmalıdır. 
Çok ağır ve ucuz hatalar yapıldı. Maalesef hizipçi anlayış egemen oldu. 
Ancak yine de Demokrat İzmirlilerin yaşam tarzlarını koruma içgüdüleri kaybın daha büyük olmasını ve metropol ilçelerin de kaybedilmesini engelledi. 
Adayların belirlendiği Şubat 2014’ün soğuk günleri, CHP İzmir için en azından siyasetin alacakaranlık günleri sayılır. 
İsimleri belirlenen, hatta açığa çıkan, dostları tarafından telefonlarla aranıp tebrik edilen birçok aday Genel Başkanın odasında adeta gece yarısı baskınıyla Aziz Kocaoğlu adaylıktan çekilir vb. baskısıyla çizilir ve sonuçta istedikleri kişileri adeta Genel Başkan’a ve genel merkeze  dayatırlar. 
Önümüzdeki günlerde diğer örnekleri anlatmaya devam edeceğiz. 
Orada bulunanlar önce kendilerini açıklarlar belki!

Önceki ve Sonraki Yazılar