Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Güven kaybolunca..!

İçeride de, dışarıda da güven unsuru ilişkinin temellerinden biridir.
Ticari ilişkilerden aşk ilişkisine kadar zaten böyle değil midir?
Örneğin, ortağınız veya eşiniz size kandırırsa, aldatırsa veya örneğin sizin malınıza mülkünüze göz koyduysa, o ortaklık veya ortak yaşam sürebilir mi?
Tabii ki sürmez ve eninde sonunda bozulur!
Aslında canlılar arasındaki tüm ilişkiler de böyledir.
Güven yok olunca, hatta azıcık sarsılınca bile artık işiniz zordur.
Güven,  devletler arası ve uluslararası ilişkilerde ve diplomaside daha hassas bir kriterdir.

                           ***

Güven için, ne yapacağınızın genel anlamda, öngörülebilir olması gerekir.
Maalesef yurt dışında, veya ülkemizde bile güven ve öngörülebilirlik unsurunu büyük ölçüde kaybettiğimizi hissediyorum.
Sadece ben hissetsem iyi.
Doğrudan yüzüme defalarca söylendi.
Yurt dışında siyasi, ticari, sanat ve entelektüel çevrede.
Uluslararası medyadaki halimiz için ise söylenecek laf kalmıyor.
Keşke havuzdaki gereksizlerin en az bir bölümünün kaynağını yurt dışındaki imajımıza harcamayı bilebilseydik.
Ama hayır, biz daha çok kendi iç tribünlere oynamayı seviyoruz.
Zira bu daha kolayımıza geliyor.
Veya bu durum çocukluğumuzdan beri kendi kendimizi tatmin etme alışkanlığımızın sonucu olmasın?
Bilinçaltımız bizi yanlış yollarda oyalıyor olmasın?

                           ***

Son yıllarda her şey o kadar değişti ki,
Değerler o kadar eritildi, yok edildi ve hovardaca harcandı, dağıtıldı ve hatta aşağılandı ki,
Ülkede ne adalete, ne de siyasete güven kaldı.
Eğitim ve çocuklar hurafe kültürü veya kültürsüzlüğünün etki alanına neredeyse terk edildi.

Sadece milli ekonomik değerler çarçur edilmedi.
Gelecek nesillerimiz bile borç altına sokuldu ve gelecekleri  ipotek altına alındı.
Kredi kartı olmasa ekmek alamayacak duruma geldi milyonlarca vatandaş.
Kimin umurunda?
Ama insanlar artık kimseye güvenmemeye alışıyorlar.
İşte en tehlikeli olan durum da bu!

 

Önceki ve Sonraki Yazılar