ADANA'NIN YÜKSEK DAĞLARINA KAR YAĞARKEN... (4)

Konuşacak o denli çok konu, konuşacak o denli gündemi karalayan konu var ki… Yıllar önce okuduğum bir yabancı köşe yazarı, “Türklerdeki köşe yazarlarına şaşırıyorum, hergün yazabiliyorlar” demişti ya; bizdeki değişken gündemi bilmediğini düşünmüştüm o zamanlar…

“Kışın karası” yaşayanlar varken, her mevsim “kışın karası” düşen ocaklar varken, birini değil birkaçını birden yaşamının içine koyanların “sevgililer günü” çılgınlıklarını şölene dönüştürenler varken…

Bu ülkenin açlığı var mı, doyumsuzluğu var mı, üşümesi var mı, “kışın karası” vurulmuşluğu var mı?

***

Adına ne derlerse desinler, asıl aralarındaki “diyaloğu, dayanışmayı, ticari, siyasal-sosyal alanlarda etkinliği” arttırılmak için düzenlenen buluşmalarda unutulur gider!

Salonu dolduran kaç kişidir? On mu, yirmi mi, elli mi? Sayılarının hepsi o, hepsi de “seçilmişler”, hepsi birbirine “birader”…

“Birader” buluşmasının Adana ayağı, Güney Rotary Kulübü’nün geçtiğimiz günlerde yirmibeşinci yıl kutlaması vardı. Yapılan yıl dönümü gecesine üyeler eş ile çocuklarıyla katılmışlar!

Buluşmada, kulübün özelliklerinden, sosyal hizmet projelerine oldukları destekten, hizmet odaklı çalışmalarından, birçok başarılı etkinliklerde rol aldıklarından, Güney Rotary Kulübü’nün Adana’ya iki kez Guinness rekoru kazandırdığından söz ediliyor…

Anlatılanların ne anlama geldiği, ya da Adana’ya kazandırdıklarının Adanalıya ne denli yansıdığını değil de; gerek konuşmacının, gerekse toplu çekilen fotoğrafın arkasında duran…

Dört mavi çizgiden oluşan karenin “her köşesinden” dört ayrı renk olarak çıkan “kolların” ne anlama geldiğini öğrenmek isterdim doğrusu. Üstelik öğrenmek için, verilen telefon numaralarını aramama karşın yanıt alamadığımı da belirteyim!

***

Hemen altında “Rotary dünyayı birleştirir” diyor! Fotoğraftaki amblem, bildiğimiz “Nazilerin simgesi”, faşizm çağrışımlı gösteri yapanların taşıdıkları bayrak…

Bildiğimiz “gamalı hac” diye de tanımlanan, aslında “svastika” olarak kökleri Mayalara dek uzanan; Hinduizm, Budizm, Cainizm’e göre kutsal sayılan bir amblem…

Ayrıca Göktürkler öncesi Türk toplumu olan Ön Türkler (Proto Türkler) döneminde dört adet ters L harfinin birleştirilmesiyle oluşturulan bir çarkıfelek, “OZ tamgası” diye bilindiği Ön Türkler tarafından göç yoluyla Tibet ile Hindistan’a dolayısıyla tüm dünyaya yayıldığı bilgiler arasında…

Ancak “arı ırk” söylemiyle kendine sembol arayan Adolf Hitler’in “OZ tamgasını” gördüğünde çok etkilendiği, Nazi Partisi ile üstün ırk düşüncesinin sembolü olması gerektiğini söylediği belirtilir; olur da!

***

Rotary Kulübü’nün oluşturduğu amblemin ilgisi “eski” inançlara mı, “OZ tamgası” diye adlanan Ön Türkler’e mi, yoksa “üstün ırk” hayranlığı mı?

Gamalı Haç’ın (Svastika) dört kolu, dört kozmik gücü olduğu; bunların ateş, su, toprak ile havayı simgelediği belgeler arasında yer alıyor.

Adana’nın yüksek dağlarına kar, merkezinde soğuk, kırsal bölgelerinde “kışın karası” acılar yaşanmasına neden olurken, “birader” buluşmasında ortaya çıkan görüntü de “gönül karasıdır” aslında!

Amblemin karesinin “her köşesinden” dört ayrı renk olarak çıkan “kolların” ne anlam taşıdığı, “eksikliği” nasıl bir etki yapacağı, “üstün ırk” kavramıyla benzeşirliği nasıl açıklanacaktı acaba?

Önceki ve Sonraki Yazılar