Bugün köşemi Ukraynalı meslektaşım Ardai Soramıyonko’nun milli maç yazısına ayırıyorum, kendisi futbol eleştirmeni. İşte Kiev’e yolladığı yazısı:
         Merhaba dostlar; Femenko’nun yanında 7 maçlık yardımcı hocalıktan sonra teknik direktör yaptığımız Andriy Shevchenko (Sheva) ve Ukrayna’yı izlemek için Türkiye’deyim.
         Biliyorsunuz Ukrayna olarak Euro 2016’da gol dahi atamadık, üç maç yenilip elendik. 2018 Dünya Kupası Rusya’da olacak ve katılmamız şart! Bu yüzden başından beri çömez Sheva’nın hoca yapılmasına karşıyım! Ama bugün burada 63’lük Fatih Terim’in performansını görünce 40’lık Sheva’mızın varlığına şükrettim. Sheva’yı ilk hocalık deneyiminde, İzlanda maçında çok eleştirmiştim takımı 5-5-0 dizilişi ile oynattığı için. Pişmanım. Beterin beteri var.
         Türkiye sürpriz bir 11 ile çıktı. Fatih Terim kesinlikle oyuncularının maçlarını izlemiyor. Mesela Twente’de 6 maçta 6 gol attı diye Enes Ünal’ı 11’e koydu. Hâlbuki maçlarını izlese halen net pozisyon kaçırdığını ve 19 yaşında olmasına rağmen 60. dakikada dilinin dışarda olduğunu bilirdi. Bize pres yapabileceğini sandı o çocukla.
         Bir de korner ve frikik için oynattıkları Hakan Çalhanoğlu’nu sol çizgiye koyması vardı ki anlaşılmaz bir durum! Euro 2016’da aynı hatayı yapmış, oyuncunun kendisi bile dile getirmişti bunun yanlış olduğunu.
         Fatih Terim’in başka hediyeleri de vardı. Artık liginde en çok koşan 5 oyuncu arasında olamayan ve rakip sahada pas yüzdesi kimi maçlarda yüzde 56’lara düşmüş Mehmet Topal kesilir, Tolga Ciğerci oynar sanıyorduk ama 11’deydi. Sağ olsun bu maçta yüzde 37 ile oynadı. Bizim önliberomuz Stepanenko rakip sahada yüzde 52 ile oynadı, Topal’dan 20 kez fazla topla buluştu ve 11 kez ikili mücadele kazandı. 5 kez ikili mücadele kazanabilen Mehmet Topal’ın yanında Fenerbahçe orta sahasını krize sokan diğer isim Ozan Tufan da 11’de idi. Bize kornerden gol attı ama iyi ki hep oynatıyor Fatih Hoca onu. 8 numara olabilir Ozan, 8 sene sonra.
         Dizilişi yüzünden adeta 9 kişi oynayan Türkiye karşısında 2-0 öne geçtik. İki de net pozisyon kaçırdık. İlk yarı biterken buldukları gol ve Sheva’nın yanlış değişiklikleri olmasa maç bizimdi.
         Maç sonu basın toplantısı skandaldı. Fatih Terim’e gerçekten soru sorulmadı, sorulanlara o cevap vermedi. Oyuna giren Kaan Ayhan adlı futbolcunun Schalke’de oynadığını sanan Türkiyeli gazetecilerle iddiaya girdim ve kazandım! Çocuk Almanya ikinci ligine şutlandı, bilmiyorlar. Maç sonundaki yakın frikiği neden Hakan kullanmadı, onu bile soramadılar. Barcelona ileri üçlüsünde oynayabilen Arda neden yok diye soracaktım, “sakın!” dediler. Fatih Terim’in mağduriyet edebiyatına inandınız mı diye sordum; “kendini her durumda mağdur ilan edebilen, milyonların sevgilisi olur bu ülkede” dediler…
(NOT: “Arda’yı Soramıyon+KO” hayali bir karakter olup içimizdeki Ukraynalı’dır.)